Olayların bilinçli şekilde planladığını vurgulayan Şenol, 'Mesele Boğaziçi değil, sen hala anlamadın mı?' pankartını anımsatarak, "Gezi'yle akraba olduğunuzu ifşa ettiniz, farkındayız." dedi.
Şenol, gençlere çağrıda bulunarak, "Gençlerimizi, aralarına sızmış bulunan kriminalize etmek isteyen terör örgütleri ile aralarına mesafe koymaya davet ediyorum." diye konuştu.
Eğitim-Bir-Sen olarak, her zaman yasakların ve sınırlamaların kalkması, özgürlük alanlarının genişlemesi için mücadele verdiklerini dile getiren Şenol, şöyle devam etti:
"Biz mücadele ederken, görüntüsü yerli, zihniyeti yabancı, istiklal mücadelesinin manasını bilmediği için istikbali müstemleke (sömürge) temsilciliği olarak hayal eden, kaosla beslenen bu zihniyetin milletimizin iradesine ket vurmasına, milli bağımsızlık idealimizin örselenmesine izin vermeyeceğiz. 28 Şubat'ta, 17-25 Aralık'ta, 15 Temmuz'da göstermiş olduğumuz azim ve kararlığımızdan bir şey kaybetmedik. Kurulduğumuz günden bugüne her türlü ayrımcılığa ve haksızlığa karşı mücadele ettik, milletin iradesine yönelik her türlü saldırıya karşı yekvücut olarak durduk ve durmaya devam edeceğiz."
Milli Akademi Derneği Koordinatörü İbrahim Çetin de bir araya gelen 400'ün üzerinde akademisyen ile olaylara ilişkin bir imza kampanyası düzenlediklerini söyledi.
Boğaziçi Üniversitesindeki olayların akademinin gündeminde olmadığını ve rahatsızlıklarını ifade etmek istediklerini aktaran Çetin, "www.milliakademi.org.tr adresinden duyarlı tüm bilim insanlarımız, öğrencilerimiz ve STK Yöneticilerimiz imzaları ile katkı sunabilirler." ifadesini kullandı.
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.
