Görüşmenin ardından basın açıklaması yapan Yılmaz, 101 yıl önce Afyonkarahisar'da Büyük Taarruz'un başladığını ve İzmir'in kurtuluşuyla Kurtuluş Savaşı'nı sonuçlandırıcı bir zafer olduğunu söyledi.
Kurtuluş Savaşı'nın Başkomutanı, Cumhuriyet'in kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını rahmet ve minnetle yad eden Yılmaz, Çanakkale ve Malazgirt ruhu gibi Büyük Taarruz'un ruhunun da diri tutulması gerektiğini belirterek, şunları kaydetti:
"Bugün de yaşadığımız depremler, bulaşıcı hastalıklar, savaşlar, iklim değişikliği gibi sorunlar, dünyanın hakikaten birçok meydan okumasıyla karşı karşıyayız. Aynı ruhla yine bunları aşma kararlılığındayız. 'Türkiye Yüzyılı' diyoruz. Cumhuriyet'imizin yüzyıllık birikimiyle geleceğe yürüyoruz. Demokrasimizi geliştirirken, kalkınmamızı artırırken, yine teknolojimizi, insan gücümüzü geliştirirken, bütün alanlarda aynı ruhla, aynı heyecanla hareket etmek durumundayız."
Malazgirt ile Kurtuluş Savaşı arasındaki bağlantının görülmesi gerektiğini ifade eden Yılmaz, "Malazgirt, Anadolu'nun kapılarını açtı. Afyonkarahisar'da ortaya konan irade ise bu kapıların hiçbir şekilde kapatılamayacağını ortaya koydu. Bu sürekliliği de görmemiz gerekir." diye konuştu.
"Elimizden gelen tüm imkanlarımızla Afyonkarahisar'ın yanında olacağız"
Zafer Haftası kutlamalarına katılmanın yanı sıra Afyonkarahisar ile ilgili bir dizi toplantı da yaptıklarını dile getiren Yılmaz, sanayide, tarımda, termal kaynaklarıyla ve birçok markasıyla büyük potansiyeli bulunan kıymetli bir il olan Afyonkarahisar'daki meslek ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve iş insanlarıyla bir araya geldiklerini anlattı.
Afyonkarahisar'ın son 20 yılda büyük bir dönüşüm yaşadığını ifaden eden Yılmaz, şöyle konuştu:
"Şimdi çok daha nitelikli bir hale gelmek durumunda. Döviz kazandırıcı faaliyetler anlamında, gerek turizm gerek madencilik gerek sanayi anlamında daha kullanılması gereken çok potansiyeli var. El birliğiyle kamu sektörü, özel sektör, meslek kuruluşları, akademik dünya, hep birlikte bu potansiyeli daha hızlı bir şekilde harekete geçireceğiz. O anlamda bazı somut kararlar da alma gayreti içinde olduk. Örneğin bir sağlık endüstri organize bölgesi vardı. Uzun süredir belli konuları karara bağlayıp başlaması gereken bir projeydi. Bu konuda özel bir toplantı yaptık. Güzel bir uzlaşmayla o konudaki sıkıntıları aşarak hızlandırma yönünde ortak bir irade oluşturduk. Bunu da önümüzdeki günlerde hep birlikte göreceğiz. Bundan sonra da Afyonkarahisar ile ilgili projeleri, gelişmeleri yakından takip etmeye devam edeceğiz ve elimizden gelen tüm imkanlarımızla Afyonkarahisar'ın yanında olacağız."
"Bütün buralardan gelen fikirleri süzerek yapısal reform gündemimizi oluşturuyoruz"
Yılmaz, eylülde Orta Vadeli Program'ı (OVP) ve ekimde 12. Beş Yıllık Kalkınma Planı'nı Türkiye Büyük Millet Meclisinin (TBMM) gündemine taşıyacaklarını söyledi.
"OVP'nin üç ana ayağı var." diyen Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Birincisi, para politikamızın ana çerçevesi, güncellenmiş haliyle OVP'de yer alacak. Detayları tabii Merkez Bankamızı ilgilendiriyor. İkinci husus, maliye politikamız, detaylı bir şekilde Orta Vadeli Program'da yer alacak. Oradaki temel prensibimiz de şu: Depremden kaynaklanan belli bir süreli harcamalar hariç olmak üzere bütçe açıklarımızın, milli gelire oranını Avrupa Birliği standartlarında, civarda tutmak. Bu perspektif içinde, bir taraftan gelir politikalarımızla bir taraftan da harcama politikalarımızla kamunun belli bir disiplin içinde ve uygun şartlar altında bütçesini yönetmek. Bunun detayları OVP'de kurum kurum tavanlarıyla birlikte yer almış olacak üç yıllık bir perspektifte. Diğer taraftan yapısal reformlar çok çok önemli. Biz, işte bu istişare toplantılarını bu yüzden yapıyoruz doğrusu. İş dünyasıyla, bugüne kadar işveren kesimiyle, sendikalarla, emek kesimiyle gerek memur sendikalarıyla gerek işçi sendikalarıyla görüşmelerimiz oldu. Yine TOBB'la bütün illerimizden gelen odalarla, borsalarla istişarelerimiz oldu. Yerelde yaptığımız Afyonkarahisar ve Diyarbakır'da, başka illerimizde yerel düzeyde de istişare toplantılarımız oldu. Pazartesi de tarım kesimiyle ilgili yine bir istişare toplantımız var. Bütün buralardan gelen fikirleri süzerek yapısal reform gündemimizi oluşturuyoruz."
OVP ile öngörülebilirliği sağlamayı amaçladıklarını, ekonominin düşmanının belirsizlik olduğunu vurgulayan Yılmaz, siyasi belirsizliklerin mayıs seçimleriyle ortadan kalktığını, OVP ile teknik anlamda da öngörülebilirliği güçlendiren bir çerçeveye sahip olacaklarını kaydetti.
Yılmaz, bu çerçevede bir taraftan yatırım, istihdam, üretim, ihracat çerçevesinde kalkınma sürecini devam ettireceklerini, diğer taraftan da özellikle enflasyonla mücadeleyi kararlı şekilde sürdürerek istikrar içinde büyüyen Türkiye hedefini gerçekleştireceklerini söyledi.
Yılmaz, açıklamasının sonunda, "Orta vadede tek haneli enflasyona gitmeyi öngörüyoruz. Bunun politikalarını adım adım Orta Vadeli Program'da görme imkanı olacak." dedi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, daha sonra MHP Afyonkarahisar İl Başkanlığı'nı ziyaret etti.
Kaynak: AA
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.
