Büyük ve güçlü Türkiye idealiyle yürüttükleri siyaset mücadelesinde bugüne kadar pek çok imtihandan geçtiklerini dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti:
"Siyaset mecrasında girdiğimiz her mücadeleyi zaferle neticelendirmemizi sağlayan rabbime hamdolsun. Şimdi ülke, millet ve dünyanın dört bir yanında gönlü ve gözü bize dönmüş olan kardeşlerimizle birlikte yeni bir seçimin, dolayısıyla yeni bir imtihanın eşiğindeyiz. Elbette her seçim önemlidir ama 14 Mayıs seçimleri hem içerideki saflaşmaların mahiyeti hem de bölgesel ve küresel gelişmelerin nezaketi bakımından tam manasıyla tarihi bir yol ayrımına dönüşmüştür. Bu hakikati sadece biz değil, Türkiye ile ilgili hesabı olan herkes görüyor. Terör örgütlerinden küresel menfaat odaklarına kadar tüm şer şebekeleri 14 Mayıs'a kilitlenmiş durumda."
Erdoğan, programa katılmadan önce Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüştüğünü anımsatarak, "Ve o görüşmemizde de Sayın Putin de Ukrayna arasındaki mücadelede özellikle bizim ara buluculuğumuzu takdirin yanında, onların da Türkiye'deki seçimi nasıl takip ettiklerini bizzat kendilerinden dinledim. Ve tabii istedikleri şey şu, tarım koridoruyla ilgili. Buğdaydaki şu anda ulaştıkları meblağ, rakam ve bizden de istedikleri özellikle 'Az gelişmiş ülkelere bilabedel biz buğdayı gönderiyoruz, sizler de bilabedel bunları una çevirip bu fakir fukara Afrika ülkelerine bir an önce ulaştırınız.' Şimdi Rusya neyi takip ediyor? Bizdeki bazı çevreler neyi takip ediyor? Bunlar çok çok önemli. Ve hamdolsun haftada bir, on günde bir bu irtibatlarımız devam ediyor." diye konuştu.
"Milletimizin buradaki yüksek feraseti inanıyorum ki 14 Mayıs'ta bu işi çözecektir"
Erdoğan, şimdi meselenin 14 Mayıs olduğunu belirterek, 14 Mayıs'ta milletle beraber bu zaferi perçinledikleri anda yeni bir dönemin başlayacağını söyledi.
Bu yeni dönemin, ülkenin de dünyada oturduğu farklı konumunu ispatlayacağını vurgulayan Erdoğan, şöyle konuştu:
"Seçimlerden kendi çıkarlarına uygun sonuçları almak için ellerinden gelen her şeyi, her türlü operasyonu yapmaktalar. Ekranların başında bizi izleyen milletime ve siz değerli kardeşlerime, değerli kardeşlerim, terör örgütleriyle el ele, omuz omuza yürüyen bu insanlardan, soruyorum, ülkemize, milletimize, vatanımıza herhangi bir fayda gelebilir mi? Terör örgütleriyle bunlar kucak kucağa, dirsek dirseğe ve hala onlarla bu görüşmeleri yapmak suretiyle bunlar ülkemize bizim ne kazandıracaklar? Milletimizin buradaki yüksek feraseti inanıyorum ki 14 Mayıs'ta bu işi çözecektir. Ve bu sinsi niyetlerini de beyanatlarıyla en üst düzeyde ortaya koyuyorlar."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülkeye siyasetçi, belediye başkanı, başbakan, cumhurbaşkanı olarak neredeyse yarım asırdır hizmet eden biri olarak 14 Mayıs'a asla ihtiras penceresinden bakmadıklarını ifade etti.
Açık konuşmak gerekirse siyasette de hayatta da o safhaları çok önceden aştıklarını dile getiren Erdoğan, "Artık tek gayemiz var. O da ülkemizin menfaatleridir. Tek endişemiz milletimizin geleceğidir. Tek derdimiz kendi insanımızla birlikte mazlum ve mağdurların umutlarını boşa çıkarmamaktır. Ülkemizi demokrasi ve kalkınma mücadelesinde binbir emek ve mihnetle geldiği yerin gerisine düşürmemek, eşiğine kadar geldiği 'Türkiye Yüzyılı'nın inşasını başlatmak dışında bir amacımız yoktur." diye konuştu.
"Ülkenin kaderini bu zihniyetin insafına terk edemeyiz"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin çevresinin adeta bir ateş çemberiyle kuşatıldığını ve ülkenin kaybedecek tek bir anının dahi olmadığına inandıklarını söyledi.
Tüm enerjinin ve kaynakların ülkeye, millete, özellikle depremde yıkılan şehirlere vakfedilmesi gereken bir dönemde olunduğunu vurgulayan Erdoğan, insanlar deprem bölgesinde hayata yeniden sarılmaya, şehirlerine yeniden sahip çıkmaya çalışırken birilerinin bambaşka alemlerde yaşadığını, bambaşka hevesler peşinde koştuğunu dile getirdi.
Erdoğan, "Ülkenin kaderini, koltuk kavgasından başlarını bir an olsun kaldırıp bırakın afet bölgesine, etraflarına bile bakmayan vicdan yoksunu bu zihniyetin insafına terk edemeyiz. 3-5 oy daha fazla kapmak için bölücü örgütün siyasi uzantıları dahil tüm marjinal yapılarla iş tutmaktan çekinmeyenlere, bu milletin geleceğini emanet edemeyiz." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı:
"İnşallah 14 Mayıs'ta Türkiye'ye dair söyleyecek hiçbir sözleri olmayan bu kifayetsiz muhterisleri hep birlikte sandığa gömeceğiz. Bunun için Türkiye için hemen şimdi diyoruz. Bunun için 'Türkiye Yüzyılı' diyoruz. Sizlerden 14 Mayıs'ta bugüne kadar olduğundan daha güçlü bir şekilde yanımızda olmanızı istiyorum. Rabbim hepinizden razı olsun. Bu duygularla bir kez daha Vakfımızın 50. genel kurulunun hayırlara vesile olmasını diliyorum. Ebediyete uğurladığımız tüm büyüklerimize rabbimden rahmet niyazıyla mekanlarının cennet olmasını özellikle diliyorum."
50 yılda 10 binlerce öğrenciye burs verildi
İlim Yayma Vakfı Başkan Vekili Nurettin Alan da ilmin yayılması için İlim Yayma Cemiyetinin öncülüğünde 101 kişi tarafından 1973'te kurulan vakıflarının 50 yılda 10 binlerce öğrenciyi bursla desteklediğini ve binlerce öğrenciyi yurtlarında barındırdığını anlattı.
Kendisinin de 1994'te üniversite için geldiği İstanbul'da İlim Yayma Vakfı'nda kaldığını belirten Alan, "Vakfımız bugün 50'den fazla ülkeden gelen öğrencilerin eğitim gördüğü, 11 bine yakın öğrencisiyle Sabahattin Zaim Üniversitesinde akademik hayata katkı sunmaya devam etmektedir. Yine kurulduğu günden bu yana devam eden yurt hizmetleri bugün de artarak devam etmektedir." dedi.
Alan, bütçelerinin bir bölümünü deprem bölgesine ayırarak 50 okula 50 kütüphane yaptırmayı planladıklarını, ramazan boyunca deprem bölgesinde her gün bin kişiye iftar ve sahur verdiklerini kaydetti.
Nesilden Nesile Hizmet Ödülü
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmaların ardından Vakfın kurucu üyelerinin yakınlarına Nesilden Nesile Hizmet Ödülü takdim etti.
İlim Yayma Vakfı Mütevelli Heyeti Başkan Vekili Nurettin Alan da Cumhurbaşkanı Erdoğan'a Hilye-i Şerif hediye etti.
Programa, TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, AK Parti Grup Başkanvekili Emin Akbaşoğlu, eski TBMM Başkanı İsmail Kahraman, YÖK Başkanı Erol Özvar, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin ve İstanbul Valisi Ali Yerlikaya da katıldı.
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.