21 yılı iktidarda olmak üzere 40 yıllık siyasi hayatımızda daima demokrasiyi ve milli iradeyi savunduk. 1994’ten beri hangi haksızlıklara maruz kalırsak kalalım; adaleti gözettik, hakkaniyetle davrandık.
85 milyonun tamamını bağrımıza bastık, hiç kimseyi ötekileştirmedik. Hiçbir vatandaşımızın hayat tarzına, yaşam biçimine karışmadık. Toplumumuzun tüm kesimlerinin hak ve özgürlük alanlarını genişlettik.
"Terör örgütleri vatandaşlarımıza nefes aldırmıyordu; başlarını ezdik"
Bizden önce bu ülkede başörtüsü, kılık kıyafet yasakları vardı; kaldırdık. Liselerimize katsayı adaletsizliği uygulanıyordu; sonlandırdık. İnsanlar inançlarını özgürce, rahatça yaşayamıyorlardı; değiştirdik. Terör örgütleri vatandaşlarımıza nefes aldırmıyordu; başlarını ezdik. Demokrasimiz ağır aksak, zor yürüyordu; güçlendirdik. Devlet vatandaşına tepeden bakıyordu; yeni bir anlayış ikame ettik. Yabancı ülkeler sürekli bize ayar veriyor, yön çiziyordu; dur dedik.
Elbette bu mücadelede pek çok engelle, baskıyla, tehditle, zorbalıkla, kumpasla, karalama kampanyasıyla karşılaştık. Demokrasi hamlelerimizin önü kesilmek istendi, darbe girişimleriyle hayatımıza kastedildi. Ama biz diklenmeden dik durarak, ülkemizi 21 yıl öncesine göre daha özgür, daha müreffeh, daha huzurlu, ekonomik olarak daha güçlü bir konuma getirdik. 2002’den bu yana sadece hizmet siyaseti, eser siyaseti ve kardeşlik siyaseti yapıyoruz. İnşallah 14 Mayıs’tan sonra da tüm Türkiye için aşkla çalışmaya devam edeceğiz.
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.