Selçuklular Döneminde geliştirilen cilt sanatına sultanlar da büyük önem vermiş. Hz. Mevlana’nın eserlerinden tutun, dönemin hadis kitapları ve diğer yazma esereler, cilt sanatıyla muhafaza altına alınmış. Osmanlı ile zirve yapan cilt sanatı kitap kaplamalarının yanı sıra başka amaçlarda da kullanılmış.
Mücellid Selman Küçükkömürler, “Cilt sanatı en kadim sanatlarımızdan bir tanesi. Mazisi 1500’lü yıllara kadar dayanıyor. Orta Asya’daki atalarımızın dericilikteki marifetleriyle beraber ilk Türk cilt örneklerini görüyoruz. Selçuklu Sultanları çok büyük önem gösteriyorlar. İlme verdikleri önemden kaynaklı kitapları hazırlattırıyorlar ve o günün şartlarında ciltçiler bireysel olarak çalıştıkları için çok çeşitli cilt üretilmiş.Hz. Mevlana’nın Mesnevisinin ciltleri dönemin ilmi kaynaklarından Sahih-i Buhârî, yine diğer edebi eserlerin pek çoğunda cilt sanatının güzel örneklerini görüyoruz.” Dedi.
Konya’da mücellitlerin elinde en güzel şekilde işlenip bir sanat eseri haline gelen kitap kapakları İrfan Medeniyeti Araştırma ve Kültür Merkezinde gelecek nesillere aktarılıyor. Günümüzde cilt sanatı, kaplamanın yanında tablo olarak da sanatseverlerin beğenisine sunuluyor.
Cilt sanatının Anadolu’da tam manasıyla müşahhas olarak icra edildiği tek atölye Konya’da olduğu belirten Küçükkömürler, “Gelip görebilirler, ziyaret edebilirler. Biz gelen herkese bu sanatı anlatmak için burada elimizden gelen çabayı gösteriyoruz. Usta-çırak ilişkisi içerisinde bir talebeyi edebiyle, ahlakıyla ve sanat anlayışıyla beraber yetiştirmeye yönelik gayret gösteriyoruz” şeklinde konuştu.
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.