“Konyalı firmalarımızın rekabette geri kalmamasını istiyoruz”
KTO Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Öztürk de, Sanayi ve Ticaret Bakanlığının sahip olduğu vizyonuyla, özel sektörün teknolojik dönüşüm ve verimlilik yolculuğunda güçlü bir yol arkadaşı olduğunu ifade ederek, “Bu küresel vizyon ülkemiz ve şehrimiz özel sektörünün çalışma azmini kamçılamaktadır. Öncelikle, Model Fabrika’nın Konya’ya kazandırılmasında büyük katkısı ve gayreti olan önceki dönem Sanayi ve Teknoloji Bakanımız Mustafa Varank’a, Bakan Yardımcımız Dr. Çetin Ali Dönmez’e, Stratejik Araştırmalar ve Verimlilik Genel Müdürü Prof. Dr. İlker Murat Ar’a ve emeği geçen bütün kişi ve kuruluşlara şükranlarımı sunuyorum. KOBİ’lerin küresel tedarik zincirine rahatça entegre olabildiği, mal ticaretinin serbestçe yapılabildiği günümüzde, Konyalı firmalarımızın rekabette geri kalmamasını istiyoruz. Çünkü kaynaklarımız kısıtlı, maliyetler yüksek. Elimizdeki kaynakları en verimli şekilde kullanarak üretimimizi gerçekleştirmek mecburiyetindeyiz. Bugün tekrar verimliliği keşfediyoruz. Elbette birçok faaliyetlerimiz oldu ama Model Fabrika’nın kurulması aşamasında ilk etapta KTO Başkanı olarak bazı çekincelerim de oldu. Nasıl özel sektörümüzün kaynaklarını kısıtlı ve çok doğru kullanmak zorundaysak odalarımızda da benzer şekilde kısıtlı kaynakları çok doğru kullanmak zorundayız. Ancak sistem bittikten sonraki gördüm ki KTO’nun en önemli yatırımlarından bir tanesi oldu. Çünkü her geçen gün artan maliyetlerle karşı karşıyayız. Her geçen gün işçilik maliyetlerimiz artıyor ve artmaya devam edecek, öyle görünüyor. Arsa maliyetlerimiz her geçen gün artıyor. Yatırım, inşaat yatırımlarına olan maliyetlerimiz her geçen gün artıyor artmaya devam ediyor. O zaman nasıl rekabet edeceğiz? Geriye tek bir şey kalıyor o da verimlilik. Yani aynı imkanlarla daha fazla üretmek zorunluluğu var hepimizin. Bizim belki de en çok üzerindeki çalışacağımız konu bu. Bu noktada da şimdiye kadar model fabrikalarının yaptığı faaliyetlerden gördük, gerçekten çok önemli verimlilik artışlarına şahit olduk. Hem araziden tasarruf ettik, binadan tasarruf ettik, makine yatırımından tasarruf ettik. Beraber çalıştığımız arkadaşlardan birim başına daha fazla üretim almaya başladık ve çok başarılı sonuçlarla bugüne kadar geldik. Mutlaka zaten sanayici arkadaşlarımız bunun fazlasıyla bilincinde. İstirhamım lütfen bunu diğer sanayici arkadaşlarımızı da bu sistemin içerisine almak ki hem şehrimiz kazansın, hem ülkemiz kazansın. Çünkü bu ülke daha iyisini hak ediyor. Bu şehir daha iyisini hak ediyor” şeklinde konuştu.
“Memleketin refahı artsın, temel kaygımız bu”
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Yardımcısı Çetin Ali Dönmez ise, Konya’da müthiş bir sanayi gelişimi olduğunu kaydederek, “İnşallah bunun yüksek teknoloji başta olmak üzere, en azından orta yüksekliği olmak üzere taçlandırmamız lazım. Daha da fazla artırmamız lazım. Artık yatırımda seçici olmak lazım. Konya da dahil bazı şehirlerimizde gerçekten artık ‘sanayici olsun da ne olursa olsun’ dememek lazım. Biraz daha yüksek teknolojiye ağırlık vermek lazım. Katma değerli üretime ağırlık vermek lazım. Çalışanlara da iyi para vermenin anahtarı buradan geçiyor. Artık neredeyse sanayide asgari ücretle çalışan yok gibi bir şey. Artık sanayi maşallah asgari ücretin üzerinde parayı rahatlıkla verebilecek durumda. Bu bizim açımızdan çok övünülecek bir durum. İnşallah işçiler de çok kazansın, daha fazla imkan sahibi olsunlar. Memleketin refahı artsın, temel kaygımız bu. Bu çerçevede bu model fabrika Türkiye’deki diğer model fabrikalardan bir tanesi ama başarılı olanlardan bir tanesi, iyi yolda gidenlerden bir tanesi” ifadelerini kullandı.
“Büyükçe bir yeşil dönüşüm teşvik çağrısına çıkacağız”
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak bir teknoloji odaklı sanayi hamlesi çağrılarının olduğunu hatırlatan Dönmez, “O çerçevede epey bir teşvik verdik. Şimdi onun devamında da çağrılar gelecek. Bu sefer süreçlerimiz daha sadeleşmiş, daha hızlı cevap verecek şekilde hamle çağrısına açacağız. Bunu öncelikle buradan duyurmuş olayım. Verimli olmazsanız yaşama şansınız yok. Hem iç ticarette hem de dış ticarette anormal bir rekabet var. Özellikle Uzak Doğu kaynaklı büyük bir rekabet var. Türkiye’nin sanayi şirketlerinin verimli olması lazım ki karlı olsunlar. İşçiye de daha kendini değerli hissettirir esasında. İşi verimli olan daha fazla para alır. Daha işe yaradığını hisseder. Bu açıdan da önemli. Bizim anahtarımız üretim ve satış. Başka çaremiz yok. Çünkü eğer bu şekilde giderse bu cari açık sürdürülebilir değil. Herkes farkında. Dolayısıyla mümkün olduğu kadar yatırımı arttırmamız lazım. Üretim çıktılarımızı artırmamız lazım. Çevreyi de en az kirleterek bunu yapmamız lazım. Artık malları satarken karbon hesaplaması yapacaksınız. Bu karbon hesaplamasının doğrulamasını yapacaksınız. Aksi halde sınırda vergi vereceksiniz. Bu konular iyice ticarette engel olmaya başladı. Dolayısıyla büyükçe bir yeşil dönüşüm teşvik çağrısına çıkacağız. 3305 sayılı kararda bir değişiklik yaptık. Orada yeşil dönüşüm özellikle tanımlandı. Onun dışında Dünya Bankası’ndan 450 milyon dolar kredi aldık. 175 milyon doları TÜBİTAK’tan, 250 milyon doları KOSGEB üzerinden dağıtılacak. 25 milyon dolar da bakanlık yeşil dönüşümle ilgili bu model fabrikalara benzer öğren-dönüş gibi programlarda dahil onları yapacak” diye konuştu. (Veli Şengül)
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.