Orta Vadeli Plan'da (OVP) birinci önceliğin enflasyonu yeniden tek haneye indirmek olduğunu söyleyen Bakan Şimşek, “Bu zor bir süreç ama mümkün. Geçmişte başardık, yine başaracağız.” dedi.
Bakan Şimşek'in açıklamalarının satır başları şöyle; Küresel ekonomiye baktığımız zaman; büyümenin düşük seyrettiği dönemdeyiz. Ortalama büyüme yüzde 3 civarında olacak. Bu tabii düşük sayılır. Bunun birçok sebebi var ama kısa vadeli baktığınız zaman pandemi sonrası enflasyon yükselişe geçti. Şu anda küresel finansal koşulların oldukça sıkışık olduğu bir dönemdeyiz.
"Birinci öncelik enflasyonu düşürmek"
OVP’nin üç temel bileşeni var. Bunlardan bir tanesi ülkemizin karşı karşıya olduğu, en önemli makroekonomik sorunlardan biriyle mücadele konusu. Enflasyonu tekrar makul düzeye, tek haneye getirecek bir program.
Dezenflasyon programı orta vadeli programımızın en önemli hedefi. Birincil önceliğimiz fiyat istikrarıdır. Enflasyonu tekrar, üç yılın sonunda hedefimiz tek haneye düşürebilmek. Bu zor bir süreç ama mümkün. Geçmişte başardık, yine başaracağız.
"Güçlü bir ekip kurduk"
Üç yıllık program var. 3 aylık bir geçmiş var. Tahminler sürekli değişebiliyor. Burada biz önce resmi anlamaya çalıştık. Cumhurbaşkanımızın liderliğinde bir Bakanlar Kurulu kuruldu. Hazine ve Maliye görevi bana tevdi edildi. Biz de güçlü bir ekip kurduk. Oturup durum değerlendirmesi yaptık.
"Uzun süre kur tutulmuştu, biz serbest bıraktık"
Enflasyon hedefimizi iddialı bulanlar olabilir. Biz mümkün olduğunca o an itibarıyla en gerçekçi rakamları ortaya koymaya çalıştık. Genel anlamda programın hedefleri makro göstergeleri gerçekçi bulunuyor. Burada enflasyonla ilgili tahmin değişiklikleri bizim resmi daha iyi anlamamızla ortaya çıkan bir değişikliktir. İkinicisi bundan iki ay önce küresel petrol fiyatları 70-80 dolar arasındaydı bugün 90'ın üzerine çıkmış durumda. Bu cari açığı ve enflasyonu etkileyen unsur. Uzun süre kur tutulmuştu, biz kuru serbest bıraktık. Çünkü bir taraftan rasyonel politikalar diyeceksin sonra kur müdahalesi bu doğru değil. Kur etkisi var. Geçişkenlik zamanla azalacak.
Programın ikinci bileşeni mali disiplin. Geçmişte, AK Parti hükümetlerinin en güçlü tarafı maliye politikasının bir çıpa görevi yapmış olması. Bütçe açıklarını düşük tutuyoruz, bunun sayesinde milletimize eser ve yatırım odaklı bütçeler sunduk.
Önümüzdeki 3 seneye baktığımız zaman, gerek depremin gerekse geçmişte aldığımız bir takım kararların etkisiyle; EYT gibi, bütçede bir miktar bozulma var. Hedefimiz, bütçe açığını deprem hariç yüzde 3’e çekmek.
Üçüncü önemli bileşen; yapısal reformlar. Şunu net şekilde söyleyebilirim; Türkiye rekabet gücünü artıracaksa, verimlilik üzerinden büyüyecekse; bir taraftan üretken alanlara yatırım yaparken, bir taraftan da mevcut kaynakların verimli kullanımına yönelik çok ciddi yapısal dönüşüm çabası olacak. Bunu da geçmişte olduğu gibi sadece bir metin olarak sunmadık, takvimlendirdik. Hangi reformu, hangi çeyreklerde yapacağımızı ortaya koyduk.
Zayıf kur - enflasyon dönemi geride kaldı. 2024 Haziran ayından itibaren iç talep dengelenecek. Yıl sonuna kadar vergi tahsilatında aşama kaydedilecek.
Kaynak: Haber Merkezi
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.