Son 20 yılda eğitimde yapılan yatırımlar ve dönüşüme değinen Özer, okul öncesinden yükseköğretime eğitimin tüm kademelerinde ülkenin evlatlarının eğitime erişebilmesi için, okullaşma oranlarının kitleselleşme ve evrenselleşme evresine ulaştığını söyledi.
Tüm eğitim kademelerinde yüzde 50'nin altında olan okullaşma oranlarının yüzde 90'ların üzerine çıktığını aktaran Özer, bu dönem eğitimin önündeki anti demokratik müdahalelerin ortadan kaldırıldığını ve hasarlarının tedavi edildiğini, başörtüsü engeli ile imam hatip ve meslek liselerinin yükseköğretime erişimini engelleyen katsayı uygulamasının kaldırıldığını anımsattı.
"Yatırımlar kalite merkezli şekilde yapıldı"
Tüm okullarda okuyan çocuklara isteğe bağlı olarak Kur'an-ı Kerim, Hz. Peygamber'in hayatı ve dini bilgiler gibi eğitimleri edinebilme imkanı sağlandığını, ayrıca bu dönemde öğretmenlerin başörtülü olarak derse girmeye başladıklarını anlatan Özer, "Dünya kadar travmaların yaşandığı bir 20 yılda bu kadar kapsayıcı bir eğitim yatırımı yapabilmek gerçekten çok tarihi bir adım ve en önemlisi işte bu üçüncü boyut. Bu yapılan yatırımlar kitleselleşme, eğitim erişimi, geliştirme, kaliteye rağmen yapılmadı, kalite merkezli bir şekilde yapıldı." değerlendirmesinde bulundu.
Milli Eğitim Bakanı Özer, Türkiye'de eğitimle ilgili rahatsız edici konularda faturanın imam hatiplilere çıkarıldığını ifade ederek şöyle konuştu:
"İmam hatiplilerle ilgili empati yapılmaz. Bu insanlar ne çekti, ne gibi mağduriyetlerden bugünlere gelmişlerdir bu hiç ilgilendirmez insanları. Tıpkı başörtüsü nedeniyle eğitime erişemedikleri zaman bugün kadına şiddetle ilgili konuşanların o gün konuşmadıkları gibi. Tıpkı beyin göçünden bahsedenlerin, o gün yurt dışına eğitim için başörtüsünden dolayı gidenleri beyin göçünden saymadığı ve beyin göçüyle ilgili hiçbir konuya değinmediğini hatırladığımız gibi."
"İnsanlığa farklı şeyler söyleyebilen gençler yetiştirmek istiyoruz"
OECD ülkelerinde eğitimde kitleselleşmenin İkinci Dünya Savaşı sonrasında başladığını, Türkiye'de ise bunun 70 yıl geciktiğini belirten Özer, "Çünkü eğitim kültürle ilişkili. Cumhurbaşkanı'mızın sıklıkla dile getirmiş olduğu kültürel iktidar doğrudan eğitim süreçleriyle iç içe geçen bir süreç. Bu ülkenin vatandaşları yıllarca eğitimden uzaklaştırılarak vesayetçi kültürel iktidarın pekiştirilme sürecini yaşandı. İşte son 20 yıl, Anadolu insanının bu kültürel süreçlere eğitim üzerinden dahil edilmesinin kapılarının da açıldığı bir dönemdir." ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin rastgele bir ülke olmadığını vurgulayan Özer, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu ülke sadece ekonomik kalkınmayı, müreffeh bir toplum olmayı hedefleyen bir ülke de değil. Bu ülke dünyaya farklı şeyler söyleyen, söylemiş olan ve inşallah da söyleme potansiyeli olan ve söyleyecek olan bir ülke. Çünkü bu ülke Ebu'l Hasan Harakani Hazretlerinin, Sadreddin Konevi'nin, Mevlana'nın, Yunus Emre'nin, Hacı Bektaş-ı Veli'nin, Hacı Bayram-ı Veli'nin, İsmail Hakkı Bursevi Hazretlerinin, Emir Sultanların, Davud-i Kayserilerin bu toprakları gönül coğrafyası yaptığı topraklar. Onun için Milli Eğitim Bakanlığı olarak sadece gençlerimizi akademik olarak becerikli, dünyadaki akranlarıyla rekabet eden gençler olarak yetiştirmek istemiyoruz. Aynı zamanda kültürel mirasıyla da konuşan, o dili günümüze taşıyan ve insanlığa farklı şeyler söyleyebilen gençler yetiştirmek istiyoruz. Ve inşallah bu yolda da emin adımlarla ilerliyoruz."
"İki ay gibi kısa bir sürede 16 bin 361 kütüphane yaptık"
Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, 26 Ekim 2021'de Emine Erdoğan'ın himayelerinde "Kütüphanesiz Okul Kalmasın" kampanyasını başlattıklarını anımsatarak "İki ay gibi kısa bir sürede 16 bin 361 kütüphane yaptık. Yani günde 272 kütüphane yapıldı bu ülkede. 2021 yılının sonu itibarıyla eğitim sistemimizde kütüphanesi olmayan hiçbir okul kalmadı. Okullardaki kütüphanelerimizde 28 milyon kitap vardı. Okullarımızdaki kitap sayısını artırmak için çok ciddi çaba sarf ettik. 28 milyon olan kitap sayısını 11 ay gibi kısa sürede 70 milyona çıkarttık. İnşallah yıl sonu itibarıyla bu sayıyı 100 milyona çıkartacağız." dedi.
Her kitabı pedagojik kaygı olmadan, içerikleriyle ilgili inceleme yapmadan kütüphanelerde buluşturmadıklarını belirten Özer, okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve lisede çocukların yapılarına uygun bir şekilde ilgili komisyonların, akademisyenlerin ve pedagogların çalışmaları sonucunda kütüphanelerdeki kitapları belirlediklerini söyledi.
Bakan Özer, bu konuda Kültür Bakanlığı ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığıyla iş birliği yaptıklarını, çocukların okul öncesi ve ilkokuldan itibaren kitaplarla temas edebilmesini artırmak için gayret ettiklerini, tüm köylerde, kasabalarda ve ilçelerde tüm öğrencilerin kitaplarla her an temas edebilme imkanına kavuşacağını belirtti.
Öğrencilerin yaz boyunca okullardaki kütüphaneleri de açık bıraktıklarını dile getiren Özer, çocukların açık tutulan kütüphanelere yoğun ilgi gösterdiğini, bunun çocukların kitaplarla daha güçlü bağ kuracağını gösterdiğini ifade etti.
Açtıkları kütüphanelere İhsan Fazlıoğlu, Murat Bardakçı, İlber Ortaylı gibi "insan hazinelerinin" isimlerini, açılışı yapılan kütüphaneye de Mustafa Kutlu'nun adını verdiklerini aktaran Özer, "Kıymetli hocama ismini bize bağışladığı için çok teşekkür ediyorum. İnşallah bu okulumuzda nice Mustafa Kutlular yetişir." diyerek sözlerini tamamladı.
"Çocuk ile kitabın buluşması zorlaştı"
Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü sahibi yazar Mustafa Kutlu da konuşmasında, günümüzde çocukların kitap okumadığını, tablet, telefon ve sosyal medyadan ayrılamadıklarını, çocuk ile kitabın buluşmasının zorlaştığını belirtti.
Çocukla kitabın buluşmasının ilk adımının ailede başladığına dikkati çeken Kutlu, bu konuda Milli Eğitim Bakanlığı, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile Kültür ve Turizm Bakanlığından uzmanların bir araya gelerek çocukların hangi yaşta ne tür kitaplar okuması gerektiğine ilişkin çalışma yapması gerektiğini kaydetti.
Konuşmaların ardından Milli Eğitim Bakanı Özer, Mustafa Kutlu'ya hediye takdim etti. Daha sonra Özer, diğer katılımcılarla kütüphanenin açılış kurdelesini kesti.
Başakşehir İstanbul Teknik Üniversitesi İsmail Dede Efendi Güzel Sanatlar Lisesi öğrencilerinden oluşan orkestranın müzik dinletisi sunduğu programa, AK Parti İstanbul Milletvekili Tülay Kaynarca, İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Levent Yazıcı, AK Parti İstanbul İl Başkanı Osman Nuri Kabaktepe, Başakşehir Belediye Başkanı Yasin Kartoğlu ile davetliler katıldı.
Bakan Özer, açılış töreninin ardından diğer yetkililerle kütüphaneyi gezdi, öğrencilerle sohbet etti ve fotoğraf çektirdi.
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.