Depremlerin yaralarının sarılması ve yıkılan yerlerin yeniden inşası için gayret gösterdiklerini ifade eden Bozdağ, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamalarını hatırlatarak, yeni konutların ve iş yerlerinin bir yıl içerisinde teslim edileceğini belirtti.
Bozdağ, yeni konutların yanı sıra sağlık, eğitim tesisleri ve sosyal alanlarıyla deprem bölgelerinde yeni şehirler kuracaklarını bildirdi. Deprem bölgelerinin çehresini değiştirecek önemli adımlar attıklarını dile getiren Bozdağ, verdikleri sözleri bugüne kadar yerine getirdiklerini söyledi.
Bakan Bozdağ, AK Parti 2002'de iktidara geldiğinde bölge, din milliyetçiliği, ırkçılık yapmayacaklarını söylediklerini ve bütün insanları kucaklayan anlayışla hareket ettiklerini vurguladı.
İktidardaki 21 yıl içerisinde sözlerinin gereğini yerine getirdiklerinin altını çizen Bozdağ, Türkiye gemisinin kaptanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, gemiyi sahile, selamete ulaştıracağını kaydetti.
"Siyasi istikrarsızlığı vadediyorlar"
Millet İttifakı'nı eleştiren Bakan Bozdağ, şöyle devam etti:
"Şimdi '6 artı bir' hep dedik ama itibar etmediler, şimdi artık '6 artı bir' demiyoruz, doğrudan 'yedili masa' diyoruz. Türkiye'ye siyasi istikrarsızlığı, zayıf iktidarları, kötü yönetim, kriz, kavga, koalisyon, yönetilmez ve yönetilemez bir Türkiye vadediyorlar. Daha seçim olmamış, bir cumhurbaşkanı adayı, yanında 7 tane cumhurbaşkanı yardımcısı adayı var. Bir bakkal bile böyle yönetilemez. '7 kocalı Hürmüz' deniyor ama bu '9 kocalı bir Hürmüz'. Bir yandan genel başkanlar, bunların çapı Türkiye'ye yetmez, iki belediye başkanı ile takviye edelim, o da yetmez HDP ile takviye edelim."
Bekir Bozdağ, "9 kocalı Hürmüz" yöntemiyle Türkiye'yi kimsenin yönetemeyeceğini dile getirdi.
Türkiye'nin huzura ve istikrara ihtiyacının olduğunun altını çizen Bozdağ, ABD Başkanı Joe Biden'ın, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı nasıl yıkacağını anlattığını ve ABD'nin, Cumhur İttifakı'nın devrilmesini istediğini ifade etti.
Erdoğan'ın gitmesini isteyenlerin olduğunu, Türkiye'nin geldiği noktaya tahammül edilemediğini kaydeden Bozdağ, "Türkiye, Amerika'nın ve Avrupa'nın hesaplarına göre değil, aziz Türk milletinin menfaat ve çıkarlarını esas alan yönetim ortaya koyduğu için, bundan rahatsız olanlar, Türkiye'yi durdurmak istiyorlar. Türkiye'yi durdurmanın yolu, biliyorlar ki Recep Tayyip Erdoğan'ı durdurmaktır. Recep Tayyip Erdoğan'ı durdurmak için bütün şer güçleri bir araya gelmiş durumda." diye konuştu.
Cumhurbaşkanı ve 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimi'nin, 14 Mayıs'ta yapılacağını hatırlatan Bakan Bozdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:
"HDP aday çıkarmadı, 'Kılıçdaroğlu'nu destekleyeceğiz' diye açıklama yaptı. Kandil'deki terörün elebaşları adeta sıraya girdiler, teker teker MHP ve AK Parti iktidarından kurtulmak için bu seçimi fırsat gördüklerini, o yüzden de Kılıçdaroğlu'na destek verdiklerini bangır bangır söyleyerek açıklıyorlar. FETÖ aynı açıklamaları yapıyor, DHKP-C'si ve bilumum terör örgütleri, Sayın Kılıçdaroğlu'nu desteklediklerini, sempatizanlarına, taraftarlarına buna oy vermesini istiyorlar. Bütün terör örgütleri, düğün değil, bayram değil el birliği yapmışlar Millet İttifakı adayını cumhurbaşkanı yapmak için var güçleriyle çalışıyorlar, Amerika çalışıyor. O zaman Türkiye'nin hayrı, menfaati neredeyse sorusunun cevabı Biden'ın, Kandil'in, Fransa'nın, Almanya'nın, İsrail'in dediğindeyse orada hayrı gören, oyunu oraya verebilir. 'Bizim hayrımız, terör örgütlerine Türkiye'yi ve dünyayı dar eden, tam bağımsız bir Türkiye hedefine Türkiye'yi güçlü şekilde taşıyan, ilk Kızılelmasını, ilk uçaklarını, denizaltılarını yapan, bağımsız savunma sanayisi kuran, ilk yerli otomobili yapan Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve Cumhur İttifakı' diyorsak o zaman bir arada olmamız lazım."
"Milletiyle ittifak içinde olan Cumhurbaşkanımızdır, Cumhur İttifakı'dır"
Millet İttifakı'nın masasının, milletin masası olmadığını söyleyen Bozdağ, isminde "millet" ifadesinin olmasının, masayı milletin masası yapmayacağını belirtti.
Bozdağ, Millet İttifakı'nın, doğrudan ittifak olmadığını ifade ederek, şunları paylaştı:
"Milletiyle ittifak içinde olan Cumhurbaşkanımızdır, Cumhur İttifakı'dır. Milletine dayanan, güvenen odur. Eğer aksi olsaydı bugün terör örgütleri Kılıçdaroğlu'nu destekleme açıklaması yaptığı zaman yerli ve milli olan birinin çıkıp, Sayın Kılıçdaroğlu'nun çıkıp 'Benim terör örgütlerinin desteğine ihtiyacım yok, benim sırtımı terör örgütlerine dayadım diyenlerin desteğine ihtiyacım yok, benim ABD'nin, başkalarının desteğine ihtiyacım yok, onlarla gelen iktidarı ben istemiyorum' diye reddetmesi gerekmez mi? Ses yok. Daha ilginci Sayın Akşener ne demişti, 'Terörün gölgesinin olduğu yerde biz olmayız, HDP olursa biz kalkarız'. Şimdi soruyorum, terörün gölgesi o masaya daha nasıl düşecek? HDP aday çıkarmıyor o masanın adayını destekliyor, Kandil'de bütün teröristler sıraya girmiş o adayı destekliyor. O zaman sözünüzün eriyseniz, bu kadar açıklığa rağmen, şimdi size düşen şu değil mi, 'Ben sözümün eriyim', 'söz söz' diye konuşuyorsun, o zaman çıkıp, 'Ben bu masada yokum, terör örgütlerinin destek açıkladığı birinin yanında, yakınında ben de olmam bana oy veren hiç kimsenin de olmasını arzu etmem demesi icap etmez mi?"
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in, TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmayı hatırlatan Bakan Bozdağ, şöyle konuştu:
"Şimdi dün Meclis'te bakıyorsunuz mermi dağıtıyor, mermileri atıyor. Ben diyorum ki Sayın Akşener'e, 'O mermileri Kandil'de destek açıklaması yapan terör örgütlerine karşı atsaydın da biz de seni alkışlasaydık. O mermileri bu milleti bombalayan FETÖ'ye karşı ataydın da biz de seni alkışlasaydık' ama dikkat edin, olay ortaya çıkmış İYİ Parti'ye saldırı yok, her şey gün gibi ortada. Dosya açık, delil açık, ellerinde başkaca hiçbir delil yok. İnsan biraz utanır. Bu kadar açıklığa rağmen hala 'Bizi yıldıramazsınız, bizi korkutamazsınız' diye kükrüyorlar. Niye biliyor musunuz? Düştüler, yerin dibine doğru düştüler. Sayın Akşener, masadan kalkarak masayı bitirdi. Sonra masaya onca söylediği lafı geri alarak, kendisine ve partisine yapılan onca hakareti, aşağılamayı, tehdidi sineye çekerek, 'kazanamayacağız' dediği adayın altına imza atıp 'birlikte kazanacağız' diyerek İYİ Parti'yi de bitirmiş. Şimdi bitirdiğini, Tayyip Erdoğan'a ve ekibine karşı kükreyerek, yukarı çıkaracağını düşünüyor."
Milletin sandıkta cevap vereceğini dile getiren Bozdağ, Cumhurbaşkanı adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştirerek, şunları kaydetti:
"Kılıçdaroğlu, HDP'ye ne taahhüt etti bilmiyorum, ama şimdi çıkıp açıklıyorlar, diyor ki birisi 'Yüz yıllık Cumhuriyet'i değiştireceğiz', öbürü çıkıp diyor ki 'Dönem Öcalan'ın özgürleştirilmesi dönemi', bir başkası 'Öcalan'a uygulanan ağırlaştırılmış tecride son vereceğiz' diyor. Trabzon'da 'milliyetçiyim', Erzurum'da 'milliyetçinin alasıyım', Yozgat'ta 'Kandil'i başlarına yıkarım' diyen Kılıçdaroğlu'na soruyorum, 'Kandil'i ihya etme sözü mü verdin onlara, hangi taahhütte bulundun da sana limitsiz destek veriyorlar? Açıklayın, millet de biz de öğrenelim. Ne taahhüt ettiniz, ne söz verdiniz, bunu açıklamaları lazım. Kapalı kapılar ardında kullanılan sözleri onlar dışında bilen yok, ama arif olan anlar, Erzurumlular da anlar."
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.
