Akşener'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"Önce ben, önce şahsım diyenlerle uğraştık. Koltuğundan başka hiçbir şeyi düşünmeyenlerle uğraştık. Maalesef olmadı, olamadı, olduramadık. Tüm çabalarımıza rağmen 2023 seçimlerindeki yenilgiye engel olamadık.
Bir kulun gözlerini kamaştıracak şeyler vadedilirken, bedelleri ödeye ödeye 2017'de hayır diye haykırdınız. Eğer biz zalim güçlü diye boyun eğecek olsaydık, biz fidan gibi dimdik ayakta durmazdık. Eğer biz milletin sesine kulak tıkayıp pazarlık yapacak olsaydık, çıkıp İYİ Parti'yi kurmazdık. Herkesin kaçtığı bir dönemde kurduk.
Bizim için siyaset kariyer hayallerinin, milletten kopuk işlerin peşinden koşulacak bir parkur da olmadı. Biz siyaseti milleti için milletle beraber yapanlarız. Dayatmalara karşı tavrımız da net.
"YÜZDE 60 İLE KAZANIRIZ' DİYENLER SUSMADI"
Bizim eksiklerimiz yok mu, tabii ki var. Tek kelime konuşmadığım halde her akşam televizyonlara çıkıp Meral Akşener şunu dedi diye konuşanların arttığını gördük. Susması gerekenler ilk önce konuştular. Ben sustum ama 'yüzde 60 ile kazanırız' diyenler susmadı. Seçimin faturasını bize yüklemeye kalkıştılar. Saray medyası ve sözde muhalif medya İYİ Parti'yi ve Meral Akşener'i günah keçisi ilan etmeye kalktılar. Bu sessizliği sürdürmek mümkün değildir.
"ASIL SORUN KENDİ SAFLARIMIZDAYDI"
2023 seçimlerine girerken Sayın Erdoğan karşısında açık farkla seçimi kazanacak iki aday çıkardık. İstisnasız tüm araştırmalarda bu sonucu gördük. Ben de 13. Cumhurbaşkanı Millet İttifakı adayı olacak dedim. Asıl sorunun kendi saflarımızda olduğunu göremedim. Yüce Türk milletinden ve sizlerden özür diliyorum. Onların yolunu kapatanlara maalesef engel olamadım. Onları paçalarından tutup aşağı çekenlere engel olamadım. Sizlerden özür diliyorum. Onlara bu ateşten gömleği giydiremediğim için herkesten özür diliyorum. Keşke herkes fedakar, cesur ve yürekli olabilseydi. Biz bundan sonra da gerektiği yerde yine ve yeniden milletimiz kazansın diye her türlü fedakarlığı yapacağız. Bundan sonra bu fedakarlıktan yalnızca milletimizin faydalanacağından emin olacağız. Havadaki hiçbir söze inanmayacağız. Bu saatten sonra heba edecek oylarımız yok. Kendine kariyer kovalayacaklara harcayacak mesaimiz yok.
"İTTİFAK SİSTEMİNDE MİLLİ SİYASET MÜMKÜN DEĞİL"
İYİ Parti olarak seçim sonuçlarına ilişkin çalıştık, tartıştık. Bugün ülkemizdeki seçim sistemine göre yüzde 50+1'i sağlamak demektir. Biz bu seçimi kaybettiğimizin bilincindeyiz. Sesinizi duyurmakta başarısızız. Vardığımız sonuç, mevcut ittifak sisteminin yapısı gereği buna alan tanınmaması oldu. Milletin kendisi değil millet adına ahkam kesenler dinlenmeye başladı. Seçim kazanmanın yolu nasıl ittifak yapılır sorusunda aranmaya başlandı. İttifak sistemi esas olarak Türk siyasetinin dinamiklerine zarar veriyor. Partilerin sorun çözme yeteneği elinden alınıyor. En önemli sorun ise ayrılıkçı yapıların sistemin içine sızma çabasıdır. Milletimizle sorunu olan odakların ittifakları kullanmaya çalışmasıdır. Kimin kiminle neden olduğu belli olmayan ilkesiz siyaseti reddediyoruz. İktidarın değirmenine su taşıyan etkisiz siyaseti reddediyoruz. Bir milli siyaset mümkündür. İttifak sisteminin bu yapısı içinde milli siyaset mümkün değildir. Bu yüzden hepimizden Türk siyaseti için talep ettiğimiz yeni anlayışın merkezi olmaya talibiz. Mesajı aldık, dersimize iyi çalıştık. Bir umut yolu sunacağız.
"HER BİRİMİZ SEÇİME AYRI GİRELİM"
Önümüzde yerel seçimler var. Yine tüm gündemi sayısal oranları yarıştırarak ittifaklara çekmeye çalışıyorlar. Yerel seçimi sayısal ittifaklara yönlendirirsek bu yereli ortadan kaldırmak olur. Yerel seçimler çoğulcuğun yaşadığı yerdir. Yerel seçim, genel seçim değildir. Önümüzdeki yerel seçimlerde kendi kadrolarımızla milletin huzuruna çıkacağız. Tüm siyasi partilere açık ve net çağrıda bulunmak istiyorum. Gelin hep birlikte vatandaşların tercihlerini yansıtacak rekabet ortamı oluşturalım. Gelin her birimiz ayrı ayrı seçimlere girelim. Herhangi bir ilde herhangi bir ilçede hiçbir partiyle yan yana gelmeyeceğiz."
Kaynak: Haber Merkezi