Masumların öldürüldüğü her katliamdan sonra "İsrail'in kendini savunma hakkı var." diyerek Gazzelilerin yaşama hakkının yok edilmesini teşvik edenlerin cinayetin destekçisi olduğunu ifade eden Çelik, "Netanyahu hükûmeti bir cinayet makinesidir. Bu cinayet makinesi her katliamdan sonra Batılı ülkeler tarafından 'İsrail’in kendini savunma hakkı var.' cümlesiyle daha çok cinayet işlemesi için teşvik edilmektedir. Netanyahu bir katliam siyaseti izlerken Batılı ülkeler şimdiye kadar hiç gür sesle insan hakları ve hukuktan bahsetmediler. Tam tersine 'İsrail'in kırmızı çizgilerle bağlı olmadığını' söylüyorlar. 'İsrail'e kırmızı çizgi sunmuyoruz.' diyenler 'Daha çok cinayet işle.' demektedirler" ifadelerine yer verdi.
"Barbarlığa karşı insanlığın sesi yine Türkiye'dir"
Barbarlığın topyekün insanlığa savaş açtığını vurgulayan Çelik şunları kaydetti: "Savaş sadece Gazze'de değil, insanlığın kalbindedir. Her kim Gazzelilerin yaşama hakkından bahsetmeden tek başına İsrail'in kendini savunma hakkından bahsediyorsa tetikçinin arkasındaki odur. Her kim masum çocukların ölümünün ardından 'İsrail'e kırmızı çizgi sunmuyoruz.' diyorsa insanlığa açılan savaşın asıl planlayıcısıdır. Barbarlığa karşı insanlığın sesi yine Türkiye'dir. Cumhurbaşkanımızın ateşkes çağrısı ve barış için ortaya koyduğu eylem planı, Gazzeli masumları koruyacak tek yoldur. İnsanlığın barbarlığa karşı mücadelesi ve masumların korunması için Cumhurbaşkanımızın açıkladığı eylem planı en önemli ve en hayati zemindir."
Kaynak: AA
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.