'TÜRKÇE ÖĞRENMEYE BAŞLADIM'
Türkiye'ye geliş serüvenini anlatan İbrahim Ömer Yahya, "2002 yılında Sudan'da iç savaş vardı. Devlet, gençleri çetelere girmemesi için askere alıyordu. Sudan'da ya askere gidersin ya çetelere girersin ya da ülkeden kaçarsın. Biz de kaçtık. Konya'ya ilk geldiğimde, Bozkırlı bir arkadaş ile tanıştım. Bana destek olacağını söyledi. O, arkadaşları ile eşya anlamında eksik ne varsa getirmişti. Sonra yavaş yavaş Türkçe öğrenmeye başladım, arkadaşlar ismimi soruyordu. 'İbrahim Ömer' diyordum. 'Sana başka bir isim bulalım' dediler. Bana 'Konyalı Karaoğlan' demeye başladılar. 'Ben de tamam' dedim. O gün, bugündür herkes beni 'Konyalı Karaoğlan' olarak tanıyor" dedi.
'MOTOR AYNI KAPORTA FARKLI'
2 çocuk babası olduğunu söyleyen Yahya, "İnsan, doğduğu yer değil; doyduğu yerlidir. Kendimi Konyalı, Akkiseli hissediyorum. Rengimi soran insanlara, 'Motor aynı kaporta farklı' diyorum. Bazen de 'Annem beni bebekken harmana götürmüş, güneşin altında kararmışım' diyorum. Kendimi Konyalı görmekten çok mutlu oluyorum. Çocuklarım Murat ve Ömer, Konya'da doğdular. Zaten Türküm ama çocuklarım tam Türk olarak doğdular ve büyüyecekler" diye konuştu.
Kaynak: DHA