“Mesleğin arkadan yetişeni yok maalesef”
Tenekeyi, tasarladığı farklı ürünlere dönüştürmek için elde kesip babasından kalan mekanik makinelerde şekillendiren ve tamamen el işçiliğiyle birleştiren Recep Yılmaz, “Mesleğe ilk başlamamız 1982 yılında babamın civa işletmesinden emekli olmasından sonra kendi iş yerini açmasıyla bizim bu mesleğe olan merakımızla başladık. Bu zaman zarfında Endüstri Meslek Lisesi mezunuyum, teknik resim bilgilerim var. Ondan dolayı da meslekte hiçbir yabancılık çekmedim. Askerden sonra ise 8 ay kadar dökümde çalıştım. Baktım alacağımız para bizi tatmin etmeyince kendi işimize döndük. İşimizde 1982’den beri devam ediyoruz. Şimdi bizim bu meslekte yapınca zevk alırsın. Yani sadece sac olarak alırsın, onu kesersin, kıvırırsın, bükersin, şekil verirsin. İnsan yaptığı işten biraz zevk alması lazım, yani yıllardır bu şekilde devam ediyoruz. Mesleğin ise arkadan yetişeni yok maalesef” dedi.
Müşterilerinin istek ve ihtiyaçlarına göre üretiminin şekillendiğini dile getiren Yılmaz, “Sacla ilgili işte bizim Konya civarı tarım ekipmanlarına mazot hunisi, radyatör deliklerinin tamiri, semaver, soba borusu, ibrik, kuş suluğu, tavuk yemliği, fırın tavası, mangal, su oluğu, huni ve ızgara gibi sacla ilgili her şeye şekil veririm” diye konuştu.
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.