“Her alanda güçlü olmak zorundasınız”
Bölgede, dünyada olanlara değinen Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, “Şöyle bir bakıyoruz, 100 yıl öncesinde bölgede yaşananlara baktığımızda bugünden çok da farklı şeylerin yaşanmadığına şahit oluyoruz. Aslında 500 yıl öncesine, bin yıl öncesine gittiğimizde de Selçuklu Dönemi'ne gittiğimizde de aslında çok farklı şeylerin yaşanmadığına gene şahit oluyoruz. O bize bir şeyi gösteriyor. Özellikle bu coğrafyada yaşamanın tek kuralı var. Hayatta kalmak istiyorsanız, ayakta kalmak istiyorsanız güçlü olmak zorundasınız. Her alanda güçlü olmak zorundasınız. Hiçbir zaman sendelemenizi hiç kimse veya hafiften de olsa uykuya dalmanıza hiç kimse müsaade etmiyor, etmez de. Biz bunun bilincindeyiz. Cumhurbaşkanımız bunun bilincinde ve ısrarla koşuyor olmamızın, gece gündüz koşuyor olmamızın ve koşarken de yorulmayışımızın arkasında yatan heyecan da budur. Bizi geleceğe taşıyacak, gelecek için yapacak çok daha işlerimiz var” şeklinde konuştu.
Büyük hedefler koydukları, er veya geç o hedefleri gerçekleştirdiklerini kaydeden Fuat Oktay, “İhracatın nereye geldiğini gördük, diyorlardı. Buyurun görsünler. 250 milyar ve dünyadaki gerek pandeminin, salgının etkileri devam ederken, gerek kuraklığın etkileri, iklim değişikliğinin etkileri devam ederken, gerek bölgedeki krizler, çatışmalar devam ederken, tedarik zincirindeki kırılmalar devam ederken, doğu ve batı arasındaki güç dengesi değişme aşamasında olduğu bir dünyada, çatışmaların en şiddetlendiği bir dönemde bile biz 1 yılda ihracatımızı böyle bir dönemde 55-56 milyar dolar artırabilmiş bir ülkeyiz. 500 milyar dolar hedefi bizim için artık hayal olmaktan çıkmıştır. O hedef çok yakındır. Bu hedefe hep birlikte ulaşacağız. Niye bizim için önemli? AK Parti olarak zaten hepinizin yakinen bildiği bir gerçek var. Bizim bir kalkınma modelimiz vardı. O kalkınma modelimizin ana damarı da özel sektörü canlandırarak, özel sektörün dinamizmiyle kalkınmayı gerçekleştireceğiz dedik. Doğal kaynak zengini bir ülke değiliz. Dolayısıyla ihracat tabanlı büyüyeceğiz dedik. Onun için yatırım yapmak zorundayız, onun için üretim yapmak zorundayız ve onun için istihdamı geliştirmek ve ihracat yapmak zorundayız diye bunu ifade etmiştik ve orada başka bir şey de söylemiştik, hem de geçen yıl. Bunları yaparken de hem de böyle bir dönemde biz cari dengede de iyileştirme sağlayacağız demiştik. Geçen yılın son aylarında cari fazla veren bir ülkeden bu yıl cari dengede cari açık vermeye başlayınca sesleri yükseliyor, ‘sizin modeller ancak bu kadar olur’ diye. Konya'dan şu mesajı çok açık şekilde vermek istiyorum; hesap, kitap bilen vardır herhalde o 6’lının içerisinde. Eğer bakarlarsa bizim geçen yıl koyduğumuz hedeflerin cari denge açısından farkı enerji fiyatlarındaki artışla alakalıdır. Yani 50 milyar dolarlık ilave bir enerji faturasının çıkmış olmasından kaynaklıdır. Emtia fiyatlarındaki artışın enflasyonda artışa sebep olduğunu görüp görmediğimizi ve bunu hissedip, hissetmediğimizi soranlar var. Biz bunu çok yakinen biliyoruz ve milletimizle birlikte bu sorunun üstesinden de yine teşkilatlarımızla birlikte gelecek de biziz. Biz bugüne kadar hiçbir sorunu görmezden gelip arkamıza atmadık. Hiçbir sorunu yarınlara da bırakmadık. Şu anda bütün gücümüzle de bunun üzerine gidiyoruz. Bunu da geride bırakacağız” ifadelerini kullandı.
Doğu Akdeniz'de olan olaylarda Türkiye’ye çizilmek istenen bir harita olduğunu hatırlatan Fuat Oktay, şöyle devam etti: “Şimdi hiç kimse konuşmaz oldu. Sevilla haritasını hatırlıyorsunuz değil mi? Sevilla haritasının adı kalmadı. Aynı şekilde ‘ne işiniz var Libya'da’ dediklerinde aslında Türkiye'nin dışında Türkiye'ye biçilen bir alan vardı. O alana hapsedilmek istenen bir Türkiye vardı. Güçsüzleştirilmek istenen ve yalnızlaştırılmak istenen bir Türkiye vardı. Biz Türkiye olarak da, Cumhurbaşkanımız da her fırsatta şunu ifade ettik. Türkiye’ye rağmen bölgede hiçbir plan, hiçbir senaryo hayata geçirilemez. Bunu şaka zannedenler oldu belki. Ama hiçbir planın hayata geçmediği, Türkiye'yi dışlamak isteyenlerin de kendilerinin dışlandığına şahit olmaya başladık. Doğu Akdeniz'de de her türlü enerji projelerinin, senaryolarının dışında bırakılmak istenen bir Türkiye aslında Libya'da ne işiniz var diyenler vardı ya Kılıçdaroğlu başta olmak üzere 6’lı masadakiler de ne olduysa dün başka bir şey konuşuyorlardı, bugün başka bir şey konuşmaya başladılar. Akdeniz de dahil Türkiye'yi yalnızlaştırmak istenen proje de çökmüş durumda. Türkiyesiz herhangi bir şey yapılamayacağını herkes görmüştür ve bugün hamdolsun çok daha farklı iş birlikleri içerisindeyiz tekrar. Tüm komşularımızla birlikteyiz ve bu artarak da devam edecek.”
"Çok daha güçlü bir enerji üssü olacağımızı da göreceğiz"
Bölgede işbirliğinin artıyor olmasının hem bölge barışına hem de dünya barışına çok ciddi katkı sağlayacağını ve sağlamaya da başladığını kaydeden Oktay, “Bunun projeler ve gelişme, kalkınma anlamında da sonuçları olacak. İnşallah bunu göreceğiz. Yani enerji koridoru, Türkiye'nin bir enerji koridoruna dönüşmesiyle ilgili Akdeniz buna dahil, inşallah Karadeniz de buna dahil olmak üzere burada çok daha güçlü bir enerji üssü olacağımızı da göreceğiz. O günleri de hep birlikte yaşayacağız. Karadeniz tabii bizim için barış deniziydi. Daha istikrarlı bir ortamdı. Rusya, Ukrayna kriziyle birlikte ne yazık ki orası da şu anda en istikrarsız bölge olmuş durumda. Türkiye olarak biz gene aynı şeyi yapıyoruz. Cumhurbaşkanımızın liderliğinde hamdolsun hemen hemen her gün hem Rusya hem Ukrayna arasında son derece dengeli bir politika gözeten, ikisi de bizim yakın çalıştığımız ve dost bildiğimiz ülkelerdir. Dolayısıyla ikisinden de vazgeçemeyiz dediğimiz bu çerçevede de tekrar barışı hakim kılmak üzere üzerimize düşeni yapan, yapmaya çalışan bir Türkiye ve burada da öncülük yapan bir lider var. İnşallah burada da sonuca ulaşırız diye ümit ediyoruz. Savaşın kazananı olmaz. Barış sağlanırsa da burada da kaybeden olmaz” dedi.
“Konya'nın sorunlarıyla ilgili üzerimize düşen ne var, ne yapabiliriz, ile ilgili çok detaylı çalışmalarımız oldu” diyen Oktay, “Cumhurbaşkanımızın kabinedeki her bir üyeye de talimatları oldu: Ramazan'ın geri kalan kısmında 81 ili dolaşacaksınız. Dolaşacağız ve hemhal olacağız. İftarda, teravihte, sokakta sahurda birlikte olacağız. Dertlerini dinleyeceğiz. Güzellikler varsa onu paylaşacağız ve biz de bugün o çerçevede Konya'dayız. Konya'da bulunmaktan zaten her zaman çok mutlu oluyoruz” diye konuştu.
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.