Bu kapsamda dün ABD'nin ev sahipliğinde çevrim içi düzenlenen "Enerji ve İklim" konulu Büyük Ekonomiler Forumu (MEF) Bakanlar Toplantısı, iki ana oturumda gerçekleştirildi.
Toplantının ilk oturumda Glasgow'da düzenlenen Birleşmiş Milletler 26. İklim Değişikliği Konferansında (COP26) alınan kararlar, küresel sıcaklık artışında 1,5 derecelik sınırın korunması için alınması gereken tedbirler, iklim değişikliğiyle mücadelede finansal çözümler ve ilerleyen süreçte acil ele alınması gereken konuların neler olduğu görüşüldü.
İkinci oturumda ise bakanlar "ulusal metan eylem planları, ormansızlaştırmayan tarımsal tedarik zincirleri, sıfır karbon gücü ve sıfır emisyonlu araç" hedefleri doğrultusunda fikirlerini sundu.
"İş birliğimizi daha da güçlendirerek sürdürmek zorundayız"
ABD Özel İklim Elçisi John Kerry'nin oturum başkanlığını yaptığı toplantının ilk oturumunda katılımcı ülkelerin çevre bakanlarına hitap eden Bakan Kurum, dünyanın dört bir yanında iklim değişikliği nedeniyle büyük krizler yaşandığını belirterek, "Hayatlarımızı derinden etkileyen bu krizlerle mücadelemizi, iş birliğimizi daha da güçlendirerek sürdürmek zorundayız." dedi.
Glasgow 26. Taraflar Konferansı'ndan dünya için önemli kazanımlarla ayrıldıklarını dile getiren Kurum, "Küresel sıcaklık artışını 1,5 derece ile sınırlandırmak için ihtiyaç duyulan kararlılığı gösterdik. Artık bundan sonra Kural Kitabı ve Taraflar Konferansı kararlarıyla birlikte, Paris İklim Anlaşması'nın uzun dönem hedefini hep birlikte yerine getirmemiz gerekiyor." değerlendirmesini yaptı.
Türkiye'nin süreci, hızlanacak olan sosyal, ekonomik ve çevresel dönüşümü, ülkenin yeşil kalkınma hamlesinin gerçekleştirilmesi için bir fırsat olarak gördüğünü kaydeden Bakan Kurum, "Türkiye olarak, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın açıkladığı 2053 net sıfır emisyon hedefimiz doğrultusunda Ulusal Katkı Beyanı'mızı 2022 yılının sonuna kadar güncelleyeceğiz. Bu kapsamda tüm taraflarla yürüttüğümüz müzakere süreçlerimiz devam ediyor." ifadelerini kullandı.
"Büyük bir değişimin, dönüşümün hatta devrimin eşiğindeyiz"
"Sanayi devriminin üzerinden geçen üç asrın ardından, şimdi yeniden büyük bir değişimin, dönüşümün hatta devrimin eşiğindeyiz." diyen Kurum, şöyle devam etti:
"Türkiye, iklim değişikliğiyle mücadele noktasında acilen yapılması gereken ne varsa, bunun yolunun uluslararası dayanışmadan ve iklim finansmanından geçtiğine inanmaktadır. Bugün küresel sermayeye sahip özel sektörün ve iş dünyasının rolünün çok önemli olduğunu, çok daha büyük sorumluluklar almaları gerektiğini düşünüyoruz. Bu uluslararası şirketlerin, dünyaya pek çok devletten daha fazla destek olmaları, insanlığın selameti için daha çok çaba göstermeleri gerekmektedir. Bu anlamda Türkiye olarak iklim değişikliğiyle mücadelede teknolojiden, akıllı uygulama ve girişimlerden, yenilenebilir enerjiden tam faydalanmak için özel sektörümüzle çok sıkı çalışıyoruz. Özellikle Avrupa Yeşil Mutabakatı'nın üretim, ticaret ve istihdam üzerinde ne gibi bir etkisi olacağını yakından takip ediyoruz."
İklim Şurası Konya'da yapılacak
26. Taraflar Konferansında çelik üretimi, sıfır emisyonlu araçlar, kara yolu ulaşımı, orman kaybını ve arazi bozulmasını tersine çevirmeye yönelik Türkiye tarafından verilen tüm taahhütlerin arkasında olduklarının altını çizen Murat Kurum, Türkiye'nin iklim değişikliğiyle mücadelede 2053 net sıfır emisyon hedefi doğrultusunda strateji ve eylem planlarını güncellemek amacıyla şubat ayında yapılacak İklim Şurası'nın Konya'da gerçekleştirileceğini bildirdi.
Bilim insanları, sivil toplum kuruluşları, yerel yönetimler, özel sektör, kamu kurumları ve uluslararası kuruluşlardan 600'ün üzerinde katılımcıyla çalışmalara başladıklarını vurgulayan Kurum, "Şura kapsamında, yenilenebilir enerjiden tarıma, sanayi ve ticaretten inovasyon ve AR-GE yatırımlarına kadar her alanda kararlarımızı alacağız. Sonuçları yayınlayarak sizlerin istifadesine sunacağız." ifadelerini kullandı.
"Türkiye, emisyon azaltım noktasında ciddi bir potansiyele sahiptir"
Kurum, Büyük Ekonomiler Forumu başta olmak üzere tüm platformlarda ele alınması gereken konunun, kalkınma dostu dönüşümün ne şekilde tasarlanacağı olması gerektiğini belirterek, şunları kaydetti:
"İklim değişikliğiyle mücadelede bölgesinde lider olan, öncü olan Türkiye, emisyon azaltım noktasında ciddi bir potansiyele sahiptir. Bu anlamda dünyadaki tüm yatırımcıların, yeşil finansmanın ülkemize yatırım yapması yaşadığımız coğrafyada bulunan ülkelerin de iklim değişikliğiyle mücadelesine ve kalkınmasına destek olacaktır. Biz Türkiye olarak her zaman 'daha adil bir dünya mümkündür' inancıyla hareket ettik. Dünyadan da beklentimiz, dezavantajlı, iklim değişikliğinden en çok etkilenen ve gelişmekte olan ülkelerin, iklim değişikliğiyle mücadele ederken daha kırılgan hale gelmemesidir, bu ülkelere gerekli desteklerin eksiksiz verilmesidir."
Ev sahipliğinden ötürü ABD'ye teşekkür eden Kurum, Kasım 2022'de COP27'ye ev sahipliği yapacak Mısır'a başarılar diledi.
MEF Liderler Zirvesi
Toplantıya Almanya, Antigua ve Barbuda, Arjantin, Avustralya, Bangladeş, Birleşik Krallık, Brezilya, Çin Halk Cumhuriyeti, Endonezya, Fransa, Hindistan, İtalya, Japonya, Kanada, Kore Cumhuriyeti, Marshall Adaları Cumhuriyeti, Meksika, Mısır, Rusya Federasyonu, Senegal Cumhuriyeti, Suudi Arabistan Krallığı ve Türkiye katıldı.
Açıklamada, MEF Bakanlar Toplantısının COP26'da elde edilen ilerlemeyi geliştirmeye fırsat sağlayacağı ve nisan ayında düzenlenecek Liderler Toplantısı için zemin hazırlamaya yardımcı olacağı aktarıldı.
Kaynak: