AB liderlerinin Versay Bildirisi'nde AB'nin Ukrayna halkını yalnız bırakmayacağı, Rusya ve Belarus'a yönelik baskının artırılacağı vurgulandı.
Ukrayna'nın 28 Şubat'ta üyelik başvurusu yapmasının ardından bu ülkenin Avrupa yolunu takip etmesinin destekleneceği, AB Konseyi'nin Moldova ve Gürcistan'ın yaptığı üyelik başvuruları hakkında da AB Komisyonundan görüş istediği kaydedildi.
"Rusya'nın açtığı savaş Avrupa tarihinde tektonik bir değişim oluşturmaktadır." denilen bildiride, Avrupa ülkelerinin kendi güvenlikleri ve Avrupa'nın egemenliği, bunun yanı sıra bağımlılıklarının azaltılması için daha fazla sorumluluk alma kararını verdiği ifade edildi.
Bu kararlar "savunma kabiliyetlerinin güçlendirilmesi", "enerji bağımlılıklarının azaltılması" ve "daha sağlam ekonomik temel inşa edilmesi" başlıkları altında sıralandı.
Savunmaya daha fazla yatırım
"Savunma kabiliyetlerinin güçlendirilmesi" başlığında Aralık 2021'de Avrupa ülkelerinin stratejik özerkliği artırma yönünde aldığı karara atıf yapılarak transatlantik ilişkiler ve AB-NATO iş birliği ile AB'nin karar almada özerkliğinin altı çizildi.
AB'nin güçlü olmasının NATO'ya tamamlayıcı olacağı vurgulanan bildiride, AB ülkelerinin savunmaya ve yenilikçi teknolojilere daha fazla yatırım yapması gerektiği kaydedildi.
Bunun için stratejik eksiklikleri belirleyerek savunma harcamalarının artırılması, üye ülkeler arasında ortak projeler ve ortak alımlarla iş birliklerinin geliştirilmesi, kritik ve yükselen teknolojilere yatırım yapılması, KOBİ'ler de dahil olmak üzere savunma sanayisinin güçlendirilmesi gerektiği ifade edildi.
Ayrıca siber alanda dayanıklılığın kuvvetlendirilmesi, bunun için altyapının geliştirilmesi, dezenformasyonla mücadelenin artırılması, uzay sanayisinin güçlendirilmesi gibi unsurlara işaret edildi.
AB liderleri, bildiride AB Komisyonunun savunma yatırımlarının nerelere yönlendirilmesi gerektiği konusunda Avrupa Savunma Ajansı ile koordinasyon içinde mayıs ortasına kadar analiz hazırlamasını, burada Avrupa savunmasının sanayi ve teknolojik temelinin güçlendirilmesi için öneriler sunmasını istedi.
Bildiride aynı zamanda AB'nin ortaklarının Avrupa Barış Fonu'nun kullanımının artırılması da dahil olmak üzere tüm araçlarla destekleneceği vurgulandı.
Enerjide bağımlılık düşürülecek
"Enerjide bağımlılığın azaltılması başlıklı" kısımda AB'nin 2050 yılı iklim hedefleri kapsamında iddialı hedefler belirlediği kaydedildi.
Bildiride "Mevcut durum enerji kaynaklarımızın güvenliğini nasıl sağladığımıza dair kapsamlı bir yeniden değerlendirmeyi gerektiriyor." ifadesi kullanıldı.
Rus gaz, petrol ve kömürüne bağımlılıktan en kısa sürede aşamalı biçimde çıkılmasında uzlaşıldığına işaret edilen bildiride, üye ülkelerin enerji kaynakları tercihlerinde fosil yakıtlara bağımlılıklarını hızla azaltması gerektiği belirtildi.
Doğal gaz arz kaynaklarının çeşitlendirilmesi ve sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) rotalarının kullanımı ile Avrupa'da hidrojen piyasasının geliştirilmesinin önemi vurgulandı.
Yenilenebilir enerji yatırımlarına ve bunların lisans süreçlerine hız verilmesinin önemine işaret edilerek, Avrupa'daki gaz ve elektrik bağlantılarının kuvvetlendirilmesi gerektiği kaydedildi.
Bildiride enerji verimliliğinin artırılması gerektiğine dikkat çekildi. Depolarda yeterli seviyede doğal gaz olmasını sağlamak ve ortak dolum operasyonları konusunda çalışılacağı belirtilen bildiride, elektrik piyasalarının faaliyetinin gözlemleneceği ifade edildi.
Ekonomik temel kuvvetlendirilecek
"Daha sağlam ekonomik temel inşa edilmesi" başlıklı bölümde Tek Pazar'ı tamamlamaya ve güçlendirmeye devam edileceği vurgulandı.
Bildiride Avrupa'nın ekonomik temelinin daha dayanıklı, rekabetçi, yeşil ve dijital geçişlere uygun hale getirileceği, stratejik bağımlılıkların azaltılacağı belirtildi.
Kritik ham maddeler konusunda AB'nin stratejik ortaklıklar yapacağına, stratejik depolama ve kaynakların verimli kullanımına yöneleceğine işaret edilerek, çipler konusunda arz zincirinin çeşitlendirileceği vurgulandı ve AB'nin bu alana daha fazla yatırım yapacağı, üretimini artıracağı kaydedildi.
Bildiride bitki bazlı protein üretimi artırılarak ithal temel tarım ürünlerine ve girdilere bağımlılığın azaltılacağı, gıda güvenliğinin iyileştirileceği belirtildi.
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.