Yargıtay 3. Ceza Dairesi, takipsizlikle sonuçlanan "17 Aralık soruşturması"nda kumpas kurup usulsüzlükler yaptıkları gerekçesiyle 67 sanığın yargılandığı davada karar üzerindeki incelemesini tamamladı.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesinin 18 Mart 2019'da verdiği kararları hukuk, usul ve yasaya uygun bulmasının ardından sanık ve avukatları ile bazı müdahil vekilleri dosyayı temyize götürdü.
Yerel mahkemenin verdiği hükme ilişkin temyiz incelemesini tamamlayan Yargıtay 3. Ceza Dairesi, sanıkların Türkiye Cumhuriyeti hükûmetini ortadan kaldırmaya teşebbüs saikiyle hareket ettiklerine dair şüphe ve tereddüt bulunmadığını değerlendirdi.
Kararda, direnç oluşturduğunu kabul ettikleri kişi ve kurumları etkisizleştirip ortadan kaldırmayı amaçlayın sanıkların, bu kapsamda pek çok denemeden sonra operasyonlarını en büyük direnç noktası olarak gördükleri mevcut hükumete yönelttikleri aktarıldı.
Sanıkların Başbakan'ı istifa ettirdiklerinde veya düşürdüklerinde mevcut hükûmetin düşmüş sayılacağını bilerek eylem ve faaliyetlerini gerçekleştirdikleri vurgulanan kararda, bu kapsamda yakalama ve gözaltı işlemlerinin gerçekleştirildiği belirtildi.
Kararda sanıkların eylemlerinin hazırlık hareketleri seviyesini aşarak cebir ve şiddete varacak hareket boyutuna ulaştığı, hukuki kılıf ve görünüm altında cebir ve şiddetin de gerçekleşme olasılığı bulunduğu aktarıldı.
Yargıtay kararında, sanıkların 15 Temmuz 2016 tarihi itibarıyla anayasal düzeni değiştirmeye teşebbüs eden FETÖ'nün mensubu olmaları nedeniyle üzerlerine atılı suçları işlediklerinin kabulünde isabetsizlik bulunmadığı ifade edildi.
Bu nedenle sanıklar Yasin Topçu, Yakub Saygılı, Kazım Aksoy, Arif İbiş, İbrahim Şener ve Mehmet Akif Üner hakkında "kişisel verileri hukuka aykırı olarak kaydetmek", "özel hayatın gizliliğini ihlal", sanık İsmail Arpacı hakkındaki "kişisel verileri hukuka aykırı olarak kaydetmek" ve "haberleşmenin gizliliğini ihlal" suçlarından verilen cezalara yönelik yaptıkları temyiz talepleri reddedildi.
İncelenen dava dosyası ile İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinin "25 Aralık kumpas" davası dosyası sanıklarının eylemlerinin ve hizmet ettikleri amaçlarının aynı olduğu ifade edilen kararda, ayrıca 21 sanığın da iki dosyadan yargılandığı belirtildi.
Kararda, sanıkların dinleme yapan polis memuru olarak görev yapması nedeniyle soruşturma kapsamında siyasi dokunulmazlığı olan kişilere yönelik usulsüz dinleme eylemlerinin tamamına yakınında aktif rol aldıkları işaret edilerek, bu bağlamda iletişimin dinlenmesi ve kayda alınması işlemlerini bizzat yerine getiren sanıkların soruşturmayı sahiplendikleri ifade edildi.
Beraat ve mahkumiyet kararlı onandı
Kararda, "Türkiye Cumhuriyeti hükûmetini ortadan kaldırmaya teşebbüs" ve "anayasayı ihlal" suçlarından 31 sanık hakkında verilen beraat kararlarının yanı sıra, 6 sanık hakkında "cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti hükûmetini ortadan kaldırmaya teşebbüs", 17'si hakkındaki "silahlı terör örgütü üyeliği", 6'sı hakkındaki "haberleşmenin gizliliğini ihlal" suçlarından verilen mahkumiyet kararlarının onandığı bildirildi.
Dava dosyası ile 25 Aralık kumpas davasında sanıklardan 21'inin, iki dosyanın ortak sanığı olduğu, her iki dosyada aynı mağdurlara ve aynı amaca yönelik eylemleri nedeniyle yargılandıkları aktarılan kararda, bu sanıkların ayrı ayrı iki kere mahkumiyet ve beraat hükmü aldıkları ifade edildi.
Kararda, "aynı suçtan iki kez yargılanmama ve cezalandırılmama hakkı" ilkesi gereğince 21 sanığın aynı suçlamalarla ikinci kez yargılandıkları davanın reddine karar verilmesi gerekirken yargılamaya devam edilip hüküm kurulduğu aktarıldı.
23 sanık yönünden bozma kararı
Sanıklardan 2'si hakkında yeterli inceleme yapılmadan hüküm verildiğine kanaat getiren Yargıtay, kararında, toplam 23 sanık yönünden bozma kararı verilmesine hükmetti.
Tutuklu sanıkların tahliye taleplerinin reddine karar veren Yargıtay, dosyanın yeniden mahkemeye gönderilmesini kararlaştırdı.
Dosyanın gönderildiği İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi ise Yargıtayın 39 sanık yönünden bozma kararı verdiği "25 Aralık kumpas davası"na bakan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesine yazı yazarak, davaların birleştirilmesi yönünde muvafakatlerinin olup olmadığının sorulmasına hükmetti.
Yargıtayın kararına göre, bir kısım sanıklar hakkındaki bazı suçlar onanırken bazı suçlamalara ilişkin de bozma hükmü kuruldu. Kararda, dosya kapsamındaki 67 sanıktan 44 hakkındaki hüküm onandı.
Davanın geçmişi
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi takipsizlikle sonuçlanan "17 Aralık soruşturması"nda kumpas kurup usulsüzlükler yaptıkları iddiasıyla FETÖ elebaşı firari Fetullah Gülen ile eski emniyet müdürleri ve ABD'deki Hakan Atilla davasında tanıklık yapan eski komiser Hüseyin Korkmaz'ın da aralarında bulunduğu 10'u tutuklu, 6'sı firari 67 sanığın yargılandığı davaya ilişkin kararını 18 Mart 2019'da açıklamıştı.
Mahkeme heyeti, eski emniyet müdürleri Yakub Saygılı, Kazım Aksoy, Yasin Topçu ve Nazmi Ardıç'ın aralarında bulunduğu 15 sanığın "Türkiye Cumhuriyeti hükûmetini ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmasına karar vermişti.
Heyet sanıklar Yakub Saygılı, Kazım Aksoy, Yasin Topçu, İbrahim Şener ve Mehmet Akif Üner'i ayrıca, o dönem Başbakan olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile eski bakanlar Mehmet Zafer Çağlayan ve Muammer Güler'e karşı "haberleşmenin gizliliğini ihlal etme" suçundan toplam 28 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırmıştı.
Sanıklar Yakub Saygılı, Kazım Aksoy, Yasin Topçu, İbrahim Şener ve Mehmet Akif Üner'e, eski bakanlar Mehmet Zafer Çağlayan, Muammer Güler ve Egemen Bağış'a yönelik "özel hayatın gizliliğini ihlal etme" suçundan toplam 13 yıl hapis cezası veren heyet, bu sanıkların her birini toplam 41 yıl altışar ay hapse mahkum etmişti.
Mahkeme heyeti, Cumhurbaşkanı Erdoğan, Zafer Çağlayan ve Muammer Güler'e karşı "özel hayatın gizliliğini ihlal" suçundan sanıklar Arif İbiş'i 13 yıl, Mustafa Demirhan'ı 28 yıl 6 ay, İsmail Arpacı ve Mehmet Sait Sevinç'i 4 yıl altışar ay, Ömer Atalay ile Sefa Erdal'ı da 28 yıl altışar hapis cezasına çarptırmıştı.
Sanıklar Nazmi Ardıç, Ahmet Kalender, Ahmet Üzümcü, Ayhan Arıkanoğlu, Duran Denizci, Adem Atik'i eski bakan Erdoğan Bayraktar'a yönelik "haberleşmenin gizliliğini ihlal etme" suçundan 10 yıl ikişer ay hapse mahkum eden heyet, sanık Mutlu Acil'in "nitelikli dolandırıcılık" suçundan 1 yıl 8 ay hapis ve 6 bin 509 lira adli para cezasına çarptırılmasını karara bağlamıştı.
Mahkeme heyeti, sanıklardan 22'sini "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 2 yıl 6 aydan 10 yıl 6 aya kadar değişen oranlarda hapis cezasına çarptırmış, 24 sanığın tüm suçlardan beraatini kararlaştırırken, 6 firari sanığın dosyasını ayırmıştı.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi, istinaf başvurularını incelemiş, yerel mahkemece kurulan hükümde usul ve esasa ilişkin bir aykırılığın bulunmadığına karar vermişti.
Bu kapsamda yerel mahkemece 61 sanık hakkında verilen hapis cezaları ile beraat hükümlerini hukuka uygun bulan ceza dairesi, kararını Yargıtaya temyiz yolu açık olmak üzere almıştı.