Türk savunma sanayisi bünyesinde geliştirilen insansız hava araçlarına (İHA) "yakıt pilli" yeni bir ürün ekleniyor.
Lentatek, EFES-2022 Birleşik Müşterek Fiili Atışlı Arazi Tatbikatı kapsamında oluşturulan sergi alanında, farklı sınıflarda geliştirdiği İHA'ları sergiledi. Bu kapsamda yakıt pilli sabit kanat İHA da ilk kez tanıtıldı.
Lentatek Genel Müdürü Öner Tekin, şirket olarak sadece belli teknolojiler yerine "İleri teknoloji olan her yerde varız" şeklinde bir vizyon ve strateji geliştirdiklerini söyledi.
İnsansız sistemler ve yakıt pilinin dünyadaki ileri teknolojiler arasında yer aldığına işaret eden Tekin, yaklaşık 15 yıldır yakıt pili teknolojilerine yönelik çalışmalar yaptıklarını bildirdi. Tekin, bu alanda dünyanın sayılı şirketlerinden biri olduklarına dikkati çekerek, şöyle konuştu:
"Bu konuda bilgi birikimi yaratmak hiç kolay bir iş değil. Bunu başarıyla gerçekleştirdik ve artık ürünlerimiz çıkmaya başladı. Şu anki batarya teknolojilerinin bir ileri versiyonu. Hidrojenden enerji elde ediyorsunuz ve kullanıyorsunuz. Her şeyden önce yeşil enerji üretiyorsunuz. Bu teknoloji geliştikçe çok daha kullanılabilir, seri üretim yapılabilir hale geliyor. Dünyaya baktığımızda özellikle Avrupa ve ABD'de geleceğin sivil havacılığının da temel yakıtının hidrojen olması hedefleniyor. Böyle olunca dünyayla aynı seviyede hatta bazı konularda onlardan ileri noktadayız."
Hedef, büyük İHA'larda da bu teknolojiyi kullanabilmek
İnsansız sistemler ve yakıt pili konusundaki yetkinliklerini birleştirip, bu teknoloji gösterimini özellikle EFES-2022 Tatbikatı'nda paylaşmak istediklerini dile getiren Öner Tekin, şunları kaydetti:
"Mini İHA zaten ürün ailemizde olan, halihazırda uçmuş bir İHA. Elektrikli olan bu İHA'yı tamamen yakıt piliyle çalışır hale çevirdik. Gelecekte bu enerji şekli kullanılmak zorunda. Elektrikli insansız sistemlerdeki en büyük problem havada kalış süresi. Bunun için çok büyük bataryalar kullanmanız gerekiyor. Bataryalar ağırlaştıkça daha fazla uçamıyorsunuz.
Tam bir kısır döngüye giriyor. Bunu yakıt piline taşıdığımızda bu paradoksu bir miktar aşmış oluyoruz. Aynı zamanda şu anki normal sistemlere göre uçuş menzilini çok fazla artırmış oluyoruz. Bu teknolojiyi çok daha geliştirerek büyük İHA'larda da kullanılabilir hale getirmeyi hedefliyoruz."