İki kat bulaştırıcılığı ile bilinen Delta varyantı, kapalı alanda kalma süresinin arttığı sonbahar döneminde daha riskli hale gelebilir. Uzmanlar ise aşıyla toplumsal bağışıklığın sağlanmasının riskleri azaltacağı görüşünde.
Birinci doz aşılananların oranı yüzde 74, iki doz aşı yaptıranların oranı ise yüzde 57 oldu. Ancak uzmanlar bu oranların toplumsal bağışıklık için yeterli olmadığını vurguluyor.
Öte yandan, Delta varyantının ardından Delta Plus da hızla yayılıyor. Klinik seyri ise ilerleyen zamanlarda belli olacak.
Sonbaharda kalabalık alanlarda kalma sürelerinin daha fazla olacağından, aşılama oranlarının artması önemli. Uzmanlar, aşılanan bireylerin sayısı arttıkça daha güvenli olunacağını söylüyor.
"Aşıları tamamlananlar da tedbirlere uymak durumunda"
Bilim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Afşin Emre Kayıpmaz, "Aşıları tamamlanmış bireylerin oranı arttıkça bizler daha güvende olacağız ama sadece bu yeter mi, yetmez. Aşıları tamamlanmış kişiler de mutlaka toplumdaki bireysel tedbirlere devam etmek durumundalar" diye konuştu.
Hızla yayılan Delta varyantı, virüsün bulaştırıcılığını 2 kat artırıyor.
"Sonbahar gelmeden toplumsal bağışıklığa ulaşmalıyız"
Bu yüzden kapalı alanlarda geçirilen sürenin fazla olduğu güz dönemi için toplum bağışıklığı kritik öneme sahip.
Doç. Dr. Afşin Emre Kayıpmaz, "Havalar soğumaya başladıkça insanlar daha çok kapalı mekanlarda vakit geçirmeye başlayacaklar. Bu da hastalığın yayılması açısından risk oluşturabilir. O yüzden bizim sonbahar gelmeden önce toplumsal bağışıklığı hedefine yaklaşmamız gerekiyor. Bunun için de yapmamız gereken aşılarımızı tamamlamak" dedi.
"Yoğun bakımlarda yatanlar aşısız kişiler"
Uzmanlar can kayıplarının büyük çoğunluğunun da aşısızlarda rastlandığına dikkat çekiyor.
Bilim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Afşin Emre Kayıpmaz, "Şu anda bizim hastalığı ağır geçiren yoğun bakımda yatan hastalarımızın büyük çoğunluğu ya aşısız ya da aşıları tamamlanmamış kişiler. Durum böyle olunca vefat da aşısı tamamlanmamış kişilerden oluşuyor" ifadelerini kullandı.