İSTANBUL (AA) - Hazine ve Maliye Bakanlığı Çok Taraflı Kalkınma Bankaları Daire Başkanı Bengü Aytekin, salgınla beraber Türkiye'nin de daha önce benzeri görülmemiş toplumsal ve ekonomik değişimle karşı karşıya olduğunu belirterek, "Bu değişim süresince düşük karbonlu ve döngüsel ekonomi odaklı politikalarla çok daha güçlü bir toparlanma gerçekleştirileceğinin bilincindeyiz. Bu fırsatların kamu otoriteleri, iş dünyası ve sivil toplum kuruluşları tarafından iş birliği içinde değerlendirmesini önemsiyoruz." dedi.
İş Dünyası ve Sürdürülebilir Kalkınma Derneğinin (SKD Türkiye), Hedefler için İş Dünyası Platformu (B4G) ve DCube Döngüsel Ekonomi Platformu (DCube) iş birliğiyle düzenlediği Türkiye Döngüsel Ekonomi Haftası, çevrim içi başladı.
Etkinliğin ilk gününde konuşan Aytekin, bugün dünyanın etkilendiği salgınla beraber Türkiye'nin de daha önce benzeri görülmemiş toplumsal ve ekonomik değişimle karşı karşıya olduğunu söyledi. Aytekin, şunları kaydetti:
"Bizlerde bu değişim süresince düşük karbonlu ve döngüsel ekonomi odaklı politikalarla çok daha güçlü bir toparlanma gerçekleştirileceğinin bilincindeyiz. Bu fırsatların kamu otoriteleri, iş dünyası ve sivil toplum kuruluşları tarafından iş birliği içinde değerlendirmesini önemsiyoruz. Döngüsel ekonomiye geçiş, geniş çaplı sistem değişikliği gerektirir ve haliyle tek başına başarılması zor bir süreçtir. Değer zincirinde iş birliği yapmak, şartların her zaman mükemmel olmasını beklemeden bir yerden başlayıp gerçekleştirerek öğrenmeyi gerektirir. Bu noktada hepimize büyük sorumluluklar düşüyor. Burada Döngüsel Ekonomi Platformu projesine destekçilerinden Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası'na (EBRD) ayrı bir parantez açmak istiyorum. EBRD bugüne kadar Türkiye için onayladığı yaklaşık 15 milyar avroluk finansman tutarı ile ülkemizin önde gelen kalkınma ortaklarından biri konumunda. Türkiye olarak 2018 yılından bu yana EBRD ile ilişkilerimizi yeni bir boyuta taşıdık.
25 milyon avro tutarında fon büyüklüğü ile kurduğumuz EBRD Donör Fonu EBRD ülke grubunda yer alan ülkelerdeki projeler için ihtiyaç duyulan finansmana erişimi kolaylaştırmakta. Bu donör fonunu gerek EBRD ile olan iş birliğimizde gelinen noktayı göstermesi gerekse de ülkemizin yükselen donör kimliğine katkı vermesi bakımından son derece önemli görüyoruz."
Bu kapsamda Hazine ve Maliye Bakanlığı olarak EBRD Türkiye Donör fonunda destek verdikleri projelerden birinin de Türkiye Döngüsel Ekonomi Platformu olduğunu kaydeden Aytekin, "160 üyeye ulaşılmış. Oldukça parlak bir gelecek bekliyor platformu. Bunun gibi projelerin Türkiye'de enerji verimliliği, yeşil enerji, kaynakların yeniden kullanımı ve sürdürülebilirlik gibi alanlarda katkısının çok büyük olacağına inanıyoruz." ifadelerini kullandı.
- "Döngüsel ekonomiye geçiş yeni pandemilerin de artmasını önlemeye yardımcı olacak"
Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) Türkiye Başkan Vekili Hande Islak ise 2020 yılının herkes için büyük bir değişim ve mücadele yılı olduğunun altını çizerek, Kovid 19 salgınının, dünyanın dört bir yanındaki ülkelerin işleyişine, sağlık hizmetlerine ve ekonomik sistemine zorluklar çıkardığını söyledi.
İçinde bulunulan krizin, mevcut ekonomik modelin ortaya koyduğu bazı sınırlamaların ve risklerin altını çizdiğini belirten Islak, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Bu salgın, tüm yıkıcı sonuçları ile beraber hepimiz için öğrenilecek uzun bir ders listesi çıkardı. En önemlisi bu salgın, küresel al-üret-kullan-at ekonomik modeli içinde zaten var olan sorunları, daha da göz önüne sermesiyle, iklim krizinin dünyada ilk kez daha yaygın konuşulmasını sağladı.
Artık ekonomik iyileşme modellerinin, düşük karbonlu ekonomilere geçişi kolaylaştıran reformları da içermesi gerektiği kabul görmeye başladı. Yeşil ve ekonomik toparlanma için döngüsel çözümler mevcut. Döngüsel ekonomiye geçiş, hem iklim değişikliği hem de ekonomik canlanmayı ele alacak ve aynı zamanda, yeni pandemilerin de artmasını önlemeye yardımcı olacak."
- "2050 yılına kadar net sıfır karbonlu bir dünya elde etmeye katkıda bulunmayı hedefliyoruz"
Döngüsel ekonominin sağlayacağı avantajlar hakkında bilgi veren Islak, döngüsel ekonominin olası yeni pandemilerden de koruyacağını anlattı.
Hande Islak, döngüsel ekonomi politikalarının sosyal koruma önlemleri ile birleştirilmesinin önemine işaret ederek, şunları söyledi:
"EBRD olarak yeşil, düşük karbonlu ve dirençli ekonomilere geçişi hızlandırmayı ve 2050 yılına kadar net sıfır karbonlu bir dünya elde etmeye katkıda bulunmayı hedefliyoruz. Türkiye'de 2009'dan beri güçlü bir yeşil proje geçmişine sahibiz, 150 yeşil proje için yaklaşık 6 milyar avro finansman sağladık. Bu, Türkiye'de yaptığımız toplam yatırımların yarısına tekabül etmekte. Bu da aslında, yeşile verdiğimiz önemi belirtmekte.
Ekonominin karbondan arındırılması için daha fazla çabaya ihtiyaç olduğunun da farkındayız. Bu nedenle daha da yüksek hedefler belirlemeye karar verdik ve yakın zamanda EBRD toparlanmayı desteklemek ve gelişmekte olan ülkelerin, iklim ve çevre hedeflerine ulaşmasını etkin şekilde sağlamak için yeni Yeşil Ekonomiye Geçiş Yaklaşımı'nı onayladı."
Bu çerçevede yapılacak çalışmalar hakkında bilgi veren Islak, üzerlerine düşen görevin ve hedeflerinin farkında olarak çalıştıklarını söyledi.