İSTANBUL (AA) - Milli Eğitim Bakanlığı Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğünce "Türkiye'deki Mülteciler İçin Mali Yardım Programı" kapsamında ilk etabı 8 ilde uygulanan Mesleki ve Teknik Eğitim Yoluyla Sosyal ve Ekonomik Uyum Projesi'nin (SEUP) tanıtımı yapıldı.
İTO Eğitim ve Sosyal Hizmetler Vakfı Koru Tesislerinde gerçekleşen toplantıda projenin, Avrupa Birliği FRIT fonu tarafından finanse edildiği ve Alman Kalkınma Bankası tarafından yürütüldüğü belirtildi.
Türkiye'de 2017 yılında "Geleceğim Garanti" ve "Mesleğin Erbabı Burada Yetişiyor" mottosuyla başlatılan, 2022 Temmuz'unda tamamlanacak projenin ilk etabının, 100 bin ve üzerinde Suriyelinin yaşadığı İstanbul, Bursa, Gaziantep, Kilis, Şanlıurfa, Mersin, Adana ve Hatay'da hayata geçirildiği bildirildi. 50 milyon avro bütçeli proje kapsamında, yüzde 30'u Suriyeli olmak üzere 14-17 yaş aralığındaki 65 bin öğrencinin, 55 mesleki ve teknik eğitim okulunda 1187 atölye ve laboratuvarda ders gördüğü vurgulandı.
Proje kapsamında bu yıl mezun olan ve iş hayatına atılamamış gençlerin istihdam edilmesine yönelik çalışmaların yapılacağı, işverenin yükünü hafifletmek için mezunların bir yıl boyunca maaş ve giderlerinin proje bütçesinden karşılanacağı aktarıldı.
Projenin 2021 yılında başlayan, 75 milyon avro bütçeli ikinci etabına, 50 bin ve üzerinde Suriyelinin yaşadığı Ankara, Konya, İzmir, Kahramanmaraş, Kayseri, Kocaeli ve Mardin illerinin de dahil edildiği, böylelikle projenin uygulandığı kent sayısının 15'e, okul sayısının ise 57'ye yükseldiği kaydedildi.
Milli Eğitim Bakanlığı Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğü Programlar ve Öğretim Materyalleri Daire Başkanı Ercan Alpay, toplantıda, Türkiye'nin yoğun bir göç dalgasının etkisinde kaldığını, ülkede misafir edilen geçici koruma altındaki Suriyelilerin eğitim alma yaşına gelmiş çocuklarının eğitime erişimini sağlamak için Bakanlığın tüm imkanlarıyla çalışmaya devam ettiğini söyledi.
Geçici koruma altındaki Suriyelilerin mesleki ve teknik eğitime kazandırılarak ülkede bulundukları süreç içerisinde kendi yaşantılarını idame edebilmeleri, nitelikli iş gücü ihtiyacına katkı sağlamaları ve ülkelerine döndüklerinde orada ihtiyaç duyabilecek alanlarda meslek sahibi olmalarının önemine değinen Alpay, "Bu proje gençlere kaliteli ve erişebilir mesleki ve teknik eğitim sağlanması, eğitim ortamlarının iyileştirilmesi, mesleki ve teknik eğitimin sunduğu fırsatlar konusunda farkındalığın arttırılmasını amaçlamaktadır." dedi.
Öğrenmeyi temel alan projenin, mesleki ve teknik eğitim alanında yürütülen yenilenme ve geliştirme çabalarına önemli destek sağladığını dile getiren Alpay, "Proje aracılığıyla ilk etapta 8 ilimizde belirlediğimiz 55 pilot okulumuzdaki 21 meslek alanında toplamda 1187 atölyemizin altyapısı iyileştirilerek öğrenci dostu öğrenme ortamları oluşturulmakta, diğer yandan da iş piyasasının ihtiyaçları göz önüne alınarak en son teknoloji, makine, ekipman ve eğitim kitleriyle donatılmaktadır. Eğitim ortamlarının yapısı bu ortamlarda verilen eğitimin niteliği açısından çok önemlidir. Daha donanımlı, çağdaş altyapıya sahip eğitim ortamlarının eğitimin verimliğini arttırdığı bilinmektedir." ifadesini kullandı.
İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Levent Yazıcı ise projenin Milli Eğitim Bakanlığının mesleki eğitimde, eğitim, üretim ve istihdamı bir arada tutan, öğrencilerin çok yönlü gelişimini hedefleyen faaliyetlerle bütünlük gösterdiğini söyledi.
Temel amacın öğrencilerin nitelikli gelişmesini ve istihdam içerisinde yer almalarını sağlamak, bu yönüyle de mesleğe uyumlarını kolaylaştırmak olduğunu anlatan Yazıcı, "Suriyeli göçmen öğrencilerimiz ve beraberinde Türk öğrencilerimizin kendi içerisinde bir uyum göstermeleri aslında bütün okul ve kurumlarımızda çok istenen düzeyde gelişmeler de sağlamaktadır. Bu çerçevede İstanbul'da da en üst düzeyde bu okullarımızdan yararlanma çalışmalarımızı sürdürüyoruz." değerlendirmesini yaptı.
Proje vesilesiyle bu dönem İstanbul'daki 5 okulda fiziksel iyileşme sağlandığına işaret eden Yazıcı, "Proje özelinde var olan ekonomik ve sosyal uyumu birleştirmek, ülkemizde koruma altındaki öğrencilerimizin de Türk öğrencilerimizle birlikte uyumlarını çok üst düzeyde etkilemektedir. Bu çerçevede baktığımız zaman okullarımızdaki fiziksel ortam iyileşmesi, yine sağlanan ulaşım, yemek ve benzeri desteklerin de bütünleşmesiyle beraber öğrencilerimiz de okullarına gerek uyumla birlikte düzenli devam ve okuldan terk oranlarının azalması, yine bu okullarımızda üretimin döner sermaye eksenli olarak artması gibi de birçok etkiyi beraberinde sağlamaktadır. Bu gelişme bir bakıma Milli Eğitim Bakanlığımızın mesleki eğitimdeki bu dev hamlelerini bence çok anlamlı şekilde de desteklemektedir." diye konuştu.
Yazıcı, destekler sürdükçe okullardaki gelişmenin de artarak devam edeceğine yürekten inandığını sözlerine ekledi.
Projenin iletişim uzmanı Eda Zaloğlu da sunum yaparak projenin detayları hakkında bilgi verdi.