TUNUS (AA) - Tunus Genel İşçi Sendikası (TGİS) Genel Sekreteri Nureddin et-Tebubi, Fransa'nın Tunus Büyükelçisi'ne "Tunusluların ulusal diyalog yoluyla kendi sorunlarını kendilerinin çözebileceğini" söyledi.
TGİS'e ait internet sayfasında yayınlanan habere göre, Genel Sekreter Tebubi, sendika merkezinde Fransa'nın Tunus Büyükelçisi Andre Parant ile bir araya geldi.
Görüşmede Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said'in 25 Temmuz'daki "olağanüstü" kararlarının ardından oluşan siyasi krizi değerlendiren Tebubi, "Ülkedeki duruma çözüm bulunması noktasında Tunus'a ve Tunuslulara güvenimiz tamdır. Ulusal diyalog ile Tunuslular kendi sorunlarını kendileri çözebilir." ifadelerini kullandı.
Tebubi, ülke olarak geçirdikleri bu zor süreçte Fransa dahil olmak üzere dost ülkelerin desteğinin büyük önem arz ettiğini” vurguladı.
TGİS Genel Sekreteri Nureddin et-Tebubi, 27 Kasım Cumartesi günü sendika toplantısında yaptığı konuşmada, "25 Temmuz'un ardından herhangi bir olumlu gelişme yaşanmadığını" belirtmişti.
TGİS ve yöneticileri tarafından yapılan açıklamalarda, bir an önce geniş kapsamlı ulusal diyalog çağrısı yapılıyor.
- TGİS'in 25 Temmuz kararları karşısındaki tutumu
"Arap Baharı" adı verilen süreçte oynadığı rolle ülkedeki en önemli kurumların başında gelen TGİS, 25 Temmuz sürecinde uzun süre sessizliğini koruyarak Cumhurbaşkanı Said'e bir nevi destek oldu.
Ancak Said'in 22 Eylül'de yeni kararnamelerle yasama ve yürütme yetkilerini devralması üzerine TGİS bu adımı reddederek, "Cumhurbaşkanı'nın şartları yerine getirmeden Anayasa'yı değiştirmesine" karşı olduğunu bildirdi.
TGİS, Said'in yetkilerini genişletmesine ve içeride muhaliflere yönelik gözaltı ve tutuklamalara karşı bir tutum takındı.
- Tunus'ta "istisnai durum" nasıl oluştu?
Cumhurbaşkanı Said, 25 Temmuz'da Meclisin çalışmalarını dondurması ve başbakanı azletmesinin ardından 22 Eylül'de de bazı yeni kararnameler yayımlamıştı.
Bu kararnamelerle Cumhurbaşkanı'nın yasama ve yürütme yetkisi genişletilmiş, ayrıca yasa tekliflerinin Anayasa'ya uygunluğunu denetleyen geçici komisyon da feshedilmişti.
Said'in aldığı tüm bu kararlar ülkede bir tür "istisnai durum" oluşmasına yol açmıştı.