Anasayfa Güncel Ekonomi Spor Siyaset 3.Sayfa Eğitim Yaşam Dünya Sağlık Teknoloji Bunları Biliyor musunuz?

Tunus'ta "sanal ortamdaki ulusal diyalog" muhalefetin boykot çağrısının gölgesinde sürüyor

11.03.2022 13:10:00
Ülkede 7 milyondan fazla seçmen olmasına rağmen e-istişare sürece halihazırda yaklaşık 270 bin kişi katıldı Siyaset Bilimi uzmanı Sağir el-Haydari: "Ülke genelinde internete ulaşım çok yaygın olmadığı için istişareye katılım düşük seyrediyor" Siyaset Bilimi uzmanı Hamza el-Meddeb: "Kamuoyu ulusal diyalog sürecine rağbet göstermedi. İstişarenin amacı Cumhurbaşkanı Said tarafından belirlenen siyasi stratejinin ana hatlarını kamuoyuna kabul ettirmek"

TUNUS (AA) - YUSRA OUNNAS / MEHMET AKİF TURAN - Tunus'ta, Cumhurbaşkanı Kays Said'in Meclisin çalışmalarını askıya alan kararlarının ardından artarak devam eden siyasi krizden çıkış yolu olarak görülen "ulusal diyalog" sürecine düşük katılım tartışmalara neden oluyor.


Ocak ayında elektronik ortamda "ulusal halk istişareleri" adıyla başlatılan e-istişare sürecinin hedefi, vatandaşlara seçim sistemi ve siyasi sisteme ilişkin yöneltilen sorular aracılığıyla halkı demokratik dönüşüm sürecine dahil etmek.


20 Mart'ta sona erecek ulusal diyalog sürecinin ardından Cumhurbaşkanı Said tarafından görevlendirilecek bir kurul istişare sonucunu değerlendirerek, seçim sistemini ve Anayasa'da bir dizi değişikliği öngören referandum sürecine geçişi sağlayacak.


Cumhurbaşkanı Said'in geçen yıl aralık ayında duyurduğu yol haritasına göre, ocak ve mart aylarında yapılacak ulusal istişarenin ardından 25 Temmuz'da Anayasa değişikliği referandumu, 17 Aralık'ta ise erken parlamento seçimleri yapılması öngörülüyor.


Ülkede 7 milyondan fazla seçmen olmasına rağmen e-istişare sürece halihazırda yaklaşık 270 bin kişi katıldı. Katılımın ülke genelinde yüzde 5'in altında seyrettiği ulusal diyalog sürecini, Tunuslu uzmanlar AA muhabirine değerlendirdi.


- Yol haritasındaki ilk adım: "Ulusal diyalog"


Ulusal diyaloğun Cumhurbaşkanı Said'in değişim için attığı ilk adım olduğunu belirten Siyaset Bilimi uzmanı Sağir el-Haydari, "İlk adım başarılı olduğu takdirde diğer adımlar da başarılı olacaktır.” değerlendirmesinde bulundu.


İstişare sürecine katılımın düşük seviyelerde olduğunu vurgulayan Haydari, "Ülke genelinde internete ulaşım çok yaygın olmadığı için istişareye katılım düşük seyrediyor. Gençlik ve Spor Bakanı Kemal Dakiş de yaptığı açıklamada ülkedeki internete ulaşımın kırsal bölgelerde az olduğunu bu yüzden e-istişareye katılımın düşük olduğunu belirtmişti." dedi.


Haydari, sözlerini şöyle sürdürdü:


"Cumhurbaşkanı Said'in muhaliflerinin ortaya attığı 'diyalog süreci başarısız olduğu takdirde bütün yol haritasının çökeceği' yönündeki iddialara katılmıyorum. Çünkü yol haritasında istişare sürecinden daha önemli adımlar mevcut. Tabii ki ulusal diyaloğa katılımın yüksek olması, yol haritasının en önemli adımlarından biri olarak yerini alır."


- Uluslararası kamuoyuna mesaj


Haydari ayrıca ulusal diyalog sürecinin uluslararası kamuoyu tarafından yakından takip edildiğine dikkati çekti.


Uluslararası arenada yürütülen birçok görüşmenin devam ettiğini hatırlatan Haydari, istişarenin başarılı olmasının Cumhurbaşkanı Said'in yurt dışında güvenirliğine katkı sağlayacağını söyledi.


Tunuslu uzman, şu değerlendirmelerde bulundu:


"Ulusal diyalog süreci, yol haritasının ilk adımı olarak uluslararası kamuoyuna da bir mesaj veriyor. Başta Uluslararası Para Fonu (IMF) olmak üzere birçok uluslararası kuruluş ile zorlu ve karmaşık müzakerelerin ortasında, ulusal birlik içerisinde şeffaf bir siyasi süreci yürütmemiz gerekiyor.


Diyalog sürecinin başarısı ülkemizin uluslararası görüşmelerde elini güçlendirecektir. Dahası 25 Temmuz'da yapılması planlanan referanduma katılımı motive edecektir."


Ulusal diyaloğun kanuni bir bağlayıcılığı olmadığına da dikkati çeken Haydari, hedefin ülkenin kalkınması, sağlık, eğitim ve siyaset gibi çeşitli konularda fikir alışverişi olduğu görüşünde.


- "Ulusal diyaloğa katılım çok düşük"


Siyaset Bilimi uzmanı Hamza el-Meddeb ise ulusal diyaloğa katılımın hükümetin beklentilerinin atında kaldığını söyledi.


E-istişareye katılımın "utanç verici" derecede düşük olduğu değerlendirmesinde bulunan Meddeb, şu ifadeleri kullandı:


"Kamuoyu ulusal diyalog sürecine rağbet göstermedi. İstişarenin amacı Cumhurbaşkanı Said tarafından belirlenen siyasi stratejinin ana hatlarını kamuoyuna kabul ettirmek. Katılımın bu şekilde düşük seyretmesi Cumhurbaşkanı Said'in yürüttüğü siyasi sürecin meşruiyetine zarar verecektir.


Az sayıda katılımcıyla bu süreci 'ulusal diyalog' diye tanımlamak ve halkın görüşü olarak ortaya koymak pek inandırıcı olmayacaktır."


Meddeb, ulusal diyalog sürecinin başarısız olması durumunda Cumhurbaşkanı Said'in yürüttüğü yol haritasının büyük yara alacağını vurguladı.


Halkın e-istişareye katılımının önemine işaret eden Meddeb, "Ülke siyasetine katılımda isteksiz olan halkın e-istişareye katılması yönünde teşvike ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. Maalesef süreç başladığından bu yana farkındalık çalışmalarının eksikliğini görüyoruz. Sürecin bitmesine bir hafta kala farkındalık kampanyalarını başlatmak bence büyük bir hata." diye konuştu.


- Siyasi partiler ulusal diyaloğu boykot ediyor


Birçok STK, internet ülke genelinde ulaşılır olmadığı ve yeterince şeffaf bir süreç işletilmediği gerekçesi ile ulusal diyaloğun elektronik ortamda yapılmasına karşı çıkıyor.


Nahda Hareketi, Demokratik Akım, Tunus'un Kalbi, Onur Koalisyonu, Özgür Anayasa Partisi gibi parlamentoda varlık gösteren siyasi partiler, Cumhurbaşkanı Said'in "ulusal diyalog" sürecini boykot ediyor.


Tunus eski Cumhurbaşkanı Munsif el-Merzuki de "e-istişare" sürecine sert tepki gösteren siyasilerden.


Ulusal diyalog sürecini yeni bir "dolandırıcılık operasyonu" olarak değerlendiren Merzuki, e-istişareyi boykot etme çağrısı yapmıştı.


Nahda Hareketnden yapılan son açıklamada ise söz konusu yöntem "Kamuoyunu yanıltıcı sistematik bir süreç" olarak değerlendirilmişti.


DİĞER HABERLER