TUNUS (AA) - Tunus Meclisindeki üçüncü büyük parti Demokratik Akım, Cumhurbaşkanı Kays Said'in aldığı olağanüstü kararların ardından ülkede başkanlık sistemine geçilmesi yönünde hazırlık yapıldığı iddiaları üzerine söz konusu adımı reddettiklerini bildirdi.
Demokratik Akım, yaptığı yazılı açıklamada, Tunus Cumhurbaşkanı Danışmanı Velid el-Huccam'ın ülkede başkanlık sistemine geçilmesi için hazırlık yapıldığı yönündeki açıklamalarını kınadı.
Cumhurbaşkanı Said'i söz konusu beyanlara "açıklık getirmeye" davet eden Demokratik Akım, Said'den "göreve başlarken üzerine yemin ettiği Anayasa'ya bağlı kalmasını" talep etti.
Açıklamada, "Politik, sosyal ve ekonomik krizin kaynağı Anayasa veya yönetim sistemi değil, bilakis yönetici elit ve devletin eklemlerindeki yolsuzluk, yetkililerin kötü seçimi, yetersizlik ve program eksikliğidir." ifadelerine yer verildi.
Demokratik Akım, "ülkedeki toplumsal sözleşmenin tek taraflı değiştirilmesi ve Tunusluların öfkesinin suistimal edilmesinin karşılık bulmayacağına" işaret ederek "herhangi bir denetim mekanizması bulunmadan yetkinin bir yerde toplanmasına son verilmesi, Anayasa yetkileri çerçevesinde görev yapacak sosyal programlara odaklı bir başbakan atanması" çağrısı yaptı.
Birleşik Arap Emirlikleri merkezli "Sky News Arabia" televizyonuna açıklamalarda bulunan Tunus Cumhurbaşkanı Danışmanı Huccam, 2014'te kurulan siyasi sistemin, artık sürdürülebilir olmadığını ifade etmiş, ülkede başkanlık sistemine geçilmesi yönünde hazırlık yapıldığını paylaşmıştı.
Huccam, 2011 yılında Tunus'un Arap Baharı sürecinde halk ayaklanmasıyla devrilen eski Cumhurbaşkanı Zeynel Abidin Bin Ali dönemini hatırlatarak, "Sistem tek adam rejimi değil, başkanlık sistemi olacak. Tunus'un sıkıntısını çektiği şey tek adam rejimiydi." ifadelerini kullanmıştı.
Tunus Cumhurbaşkanlığı henüz Huccam'ın sözlerine yönelik bir açıklama yapmadı.
- Tunus'ta Cumhurbaşkanı Said'in olağanüstü kararları
Cumhurbaşkanı Kays Said, 25 Temmuz'da ülkenin tehlikede olduğu sırada kendisine olağanüstü yetkiler tanıyan Anayasa'nın 80. maddesini hayata geçirdiğini duyurmuştu.
Said, Meclisin çalışmalarını 30 gün boyunca durdurduğunu, tüm milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırıldığını, başbakanı azlettiğini ve yeni bir başbakan atayacağını, ayrıca yolsuzluk dosyaları için kendisini başsavcı olarak görevlendirdiğini açıklamıştı.
Ülke içinde bazı kesimler Said'in bu kararını desteklerken, Meclis içindeki partilerin çoğunluğu Cumhurbaşkanı'nın bu kararlarıyla "Anayasa'yı ihlal ettiğini" belirtmiş, bazıları da Said'i anayasal bir darbe girişiminde bulunmakla suçlamıştı.
Tunus'ta dokunulmazlıklarının kaldırılmasının ardından bazı milletvekilleri ifadeye çağrılmış, bazıları gözaltına alınmış ve aralarında üst düzey bürokratların da yer aldığı bazı isimler hakkında ev hapsi kararı verilmişti.
Said, bir aylık sürenin dolmasının ardından Meclisin çalışmalarının durdurulması dahil olağanüstü yetkileri elinde topladığı kararların "ülkedeki tehlike durumu geçmediği gerekçesiyle ikinci bir emre kadar uzatıldığını" bildirmişti.