TMO Genel Müdürü Güldal, ramazan ayı öncesinde hububat, pirinç ve bakliyatta herhangi bir arz eksikliğinin söz konusu olmadığını, TMO'nun müdahaleleriyle bu ürünlerin fiyatlarının makul seviyede tutulduğunu söyledi.
Toprak Mahsulleri Ofisi Genel Müdürü Ahmet Güldal, yaklaşan ramazan öncesinde hububat ve bakliyat piyasalarındaki son gelişmeleri değerlendirdi.
Geçen yıl kurak bir sezon yaşanması nedeniyle hububat ve bakliyat ürünlerinde rekolte düşüşleri olduğunu anımsatan Güldal, bu dönemde TMO olarak iç piyasa ve yurt dışı imkanlarla tedariklerin sağlandığını söyledi.
"Ürünlerin tüketici ve yetiştiricilerimize makul fiyatlarla yansımasını sağladık"
Güldal, Türkiye'de bu ürünlerin arz eksikliğinin yaşanmadığını ifade ederek, "Bu noktada şunu rahatlıkla ifade edebiliyoruz ki 2021-2022 tüketim döneminde gerek TMO gerekse özel sektör tedarikleri birlikte değerlendirildiğinde, birçok üründe yeterliliğimiz ve hatta devir stoklarımızla yeni hasat dönemine girmek üzereyiz. Rusya-Ukrayna Savaşı dolayısıyla yükselen tarımsal emtia fiyatları noktasında da alımlarımız kesintisiz devam etti. İç piyasada da un ve yem gibi ürünlerin tüketici ve yetiştiricilerimize makul fiyatlarla yansımasını sağladık." diye konuştu.
"Hayvan üreticilerine makul fiyatlarla yem tahsis ediyoruz"
Geçen yıl temmuz ayından itibaren küçükbaş, büyükbaş ve kanatlı hayvan sektörlerinin yem maliyetlerini azaltmak için arpa, yemlik mısır ve yemlik buğday satışlarına başladıklarını hatırlatan Güldal, şu değerlendirmede bulundu:
"Yeni hasat dönemine kadar da yem regülasyonu kapsamında bunu sürdüreceğimizi ifade etmiştik. Bugüne kadar 3 milyon ton yem maddesini hayvansal ürün yetiştiricilerimize ve üreticilerimize makul şekilde, piyasanın yüzde 50 altında temin ettik, etmeye de devam ediyoruz. Yem ham maddesi satışı yaparak üreticilerin maliyetlerini paylaşıyoruz ve yükselen yem maliyetlerinden etkilenmemeleri için katkı sağlıyoruz. Aylık 675 bin ton yem ham maddesini üretici, yetiştirici ve çiftçiye makul fiyatlarla tahsis ediyoruz."
"Ekmek maliyetindeki unun etkisi en az seviyeye indirilmiştir"
Un fiyatlarının makul çerçevede seyretmesi için de geçen yıl eylül ayından itibaren başlattıkları çalışmaların devam ettiğini vurgulayan Güldal, ekmeklik buğdayı piyasanın yarı fiyatına fırıncılara ve ekmek üreticilerine temin ettiklerini söyledi
Güldal, ekmeklik buğday satışlarının sürdüğüne dikkati çekerek, "Burada da 3,2 milyon ton ekmeklik buğdayı sektöre ve dolayısıyla tüketicilerimize makul fiyatlarla ulaştırmış olduk. Aylık 550-600 bin ton civarında ekmeklik buğday satışı yapıyoruz ve makul fiyatla veriyoruz. Çuval başına piyasa fiyatlarının 120 lira altına un tedarik ediyoruz. Ekmek üreticilerine piyasanın çok altında sattığımız buğdayla, ekmek maliyetinde undan gelen fiyat artışı minimize edilmiştir. Bu regülasyonla ekmek maliyetindeki unun etkisi en az seviyeye indirilmiştir." dedi.
"Hububat üretiminde geçen yıla göre artış bekleniyor"
Gelecek sezona ilişkin beklenti ve hesapları da ele almaya başladıkları bilgisini veren Güldal, şöyle konuştu:
"Yeni hasat dönemine erken hasatta 2 ay, normal hasatta 2,5-3 aylık dönem var. Geçen yılla mukayese edersek ülkemizin genelinde bu sene geçen seneden çok daha iyi yağış aldık. Başta hububat üretim bölgeleri olmak üzere yeterlilik mevcut. İç Anadolu ve diğer bölgelerde kar ve yağmur, ürün gelişimini çok olumlu etkiliyor. Meteoroloji Genel Müdürlüğünden aldığımız bilgiye göre, hasat dönemi öncesine kadar ülkemizde mevsim normallerinde yağış bekleniyor. Bu da tarımsal ürünlerdeki rekoltelerimizin geçen yıldan daha yüksek seviyede gerçekleşeceği anlamına geliyor ancak şu an rekolte tahmini yapmak için erken. Çimlenme ve bitki gelişimine bakıyoruz ve tüm sahayı yakından takip ediyoruz. Ülkemizin her yerindeki hububat üretim alanlarını ve ilkbahar ekilişlerini yakından izliyoruz."
"Alım fiyatları hazırlanıyor"
Güldal, geçen seneden daha iyi hububat üretimi beklediklerini belirterek, "Bu noktada üreticilerimize de mesajımız, üst gübreleme imkanı olan üreticilerin bunu tamamlamaları ve hasada iyi hazırlık yapmaları. Üreticilerin artan maliyetleri dikkate alarak beklentilerinin ne olduğunu biliyoruz. Bu anlamda gerek Tarım ve Orman Bakanlığımız gerek TMO uzmanlarıyla üretim maliyetlerini dikkate alıyoruz. Hasat dönemiyle birlikte üreticilerimiz için maliyetleri esas alarak ürünlerinin değerine göre alım fiyatları hazırlanmış olacak." dedi.
"TMO olarak ayçiçeği yağı satışı da yapıyoruz"
Prinç, nohut ve mercimek gibi hububat ve bakliyat ürünlerini TMO satış noktaları ile Tarım Kredi marketlerde satışa sunduklarını vurgulayan Güldal, şunları kaydetti:
"Bu ürünlerin fiyatının makul olduğu tüketiciler tarafından değerlendiriliyor ve bunlar yoğun rağbet görüyor. TMO olarak ayçiçeği yağı satışı da yapıyoruz. Ayçiçeği yağının 5 kilogramlık tenekelerde satışını Tarım Kredi marketlerde gerçekleştiriyoruz. Bu ürünü de piyasanın oldukça altında 129 liradan satışa sunduk. Böylece vatandaşların makul fiyatlarla bu ürünlere erişme imkanını sağlamış oluyoruz. Hububat, pirinç ve bakliyat ürünlerinde herhangi bir arz eksikliği söz konusu değil, hem stoklar yeterli hem de gıda üretimi ve akışında, tüketiciye ulaşmasında daralma yok. TMO'nun müdahaleleriyle bu ürünlerin fiyatları makul seviyede tutulmuştur."