TBMM (AA) - AK Parti Giresun Milletvekili Cemal Öztürk, "Türkiye'ye yeniden yabancı sermayenin gelmesine imkan sağlayacak bir para ve maliye politikaları dönemine girmemiz lazım." dedi.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının faaliyet ve para politikalarına ilişkin bilgilendirme yapıldı.
Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal'ın sunumundan sonra söz alan komisyon üyeleri görüş ve eleştirilerini dile getirdi.
CHP Ankara Milletvekili Bülent Kuşoğlu, bir önceki Merkez Bankası Başkanı Murat Uysal'ın gidiş şeklinin Merkez Bankasının bağımsızlığına halel getirecek tarzda olduğunu iddia etti.
Merkez Bankası başkanlığına atanan Naci Ağbal'ın başarılı bir başlangıç yaptığına dikkati çeken Kuşoğlu, "Epeyden beri özlediğimiz şekilde saydamlık ve şeffaflık söz konusu. Dünkü Para Politikası Kurulu'nun açıklamaları da gayet yerindeydi. Türkiye'de özellikle ekonomi kurumlarında olması gereken bir tavır ve tarz sergilemeye başladınız. Bunun için tebrik ediyor ve başarılar diliyorum." diye konuştu.
Kuşoğlu, Ağbal'ın bugünkü sunumunda Merkez Bankası'nın rezervleriyle ilgili mevcut durumu paylaşmadığını belirterek, Banka'nın mevcut durumu ve bilançosuyla ilgili bilgi talep etti.
Ağbal'ın sunumunda paylaştığı enflasyon hedeflerini gerçekçi bulmadığını dile getiren Kuşoğlu, "Hem küresel hem de Türkiye ile ilgili gidişatı birlikte değerlendirdiğimizde bu verilerin üzerinde enflasyon değerlerinin gerçekleşeceğini düşünüyorum. 2021 yılı Para ve Kur Politikası'nın temel çerçevesini doğru çizdiğinizi düşünüyorum. TCMB'nin temel politika aracı bir hafta vadeli repo ihale faiz oranıdır. Geç Likidite Penceresi politika aracı olarak kullanılmayacaktır. Tebrik ederim, böyle olması gerekir. Bunlarla beraber bir analitik bilanço değerlendirmesi yaparsak daha iyi olacaktır." diye konuştu.
HDP Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan, Merkez Bankası'nın atması gereken adımları zamanında atamadığını iddia etti.
Paylan, "Merkez Bankası, ekonomide bir fren mekanizmasıdır. Fren mekanizması işlemediği için ekonomi bu günlere geldi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yaptığı atama ve görevden almalarıyla Merkez Bankasının itibarını yerle bir etti." ifadelerini kullandı.
Garo Paylan, dünyada genişlemeci para politiklarının bulunduğunu, Türkiye'de bu dönemde enflasyonun bu kadar yüksek olmasının anlaşılmasının zor olduğunu kaydetti.
Merkez Bankasının faiz kararlarına değinen Paylan, hükümetin ekonomik politikalarından faiz lobilerinin memnun olduğunu, Merkez Bankasının yaklaşık 130 milyar dolarının eridiğini savundu.
AK Parti Giresun Milletvekili Cemal Öztürk, pandemiden dolayı bütün dünyanın olağanüstü bir dönem yaşadığını, Türkiye'nin de bu gelişmelerden etkilendiğini söyledi.
Merkez Bankasının temel amacının fiyat istikrarını sağlamak olduğunu anımsatan Öztürk, "Fiyat istikrarının kalıcı olarak sağlanması ülke ekonomilerinin temel amacıdır. Son bir yılda gelişmeler bütün hesapları alt üst etti. Bu durum sokağı, yatırımı, kamu ekonomisini, bütçeyi etkiledi." diye konuştu.
Öztürk, Merkez Bankasının piyasayı gözleyip rasyonel bir karar alması gerektiğini, bütçe açığının maliye politikaları açısından da değerlendirilmesi gerektiğini kaydetti.
Merkez Bankasının yeni yönetimine güvendiğini dile getiren Öztürk, Naci Ağbal'ın acı da olsa gerçekleri kabul edip ilgililere ve karar mekanizmalarına bunları götüreceğine inandıklarını vurguladı.
Piyasanın güvenini kazanmanın önemine dikkati çeken Cemal Öztürk, "Bütün mesele piyasanın yeniden güvenini kazanmak. 'Güven' anahtar kavram, sermaye ürkek, sermayenin güvenini kazanıp tekrar Türkiye'ye yeniden yabancı sermayenin gelmesine imkan sağlayacak bir para ve maliye politikaları dönemine girmemiz lazım." dedi.
- "Yapısal reformlar yapılması gerekiyor"
İYİ Parti Samsun Milletvekili Erhan Usta, Merkez Bankasının bağımsız hareket edemediğini, karar alıcıların Merkez Bankasına gereken önemi veremediğini ileri sürdü.
Ekonomi yönetimi ve politikalarında şeffaflığın önemine işaret eden Usta, "Şeffaflığın gerçek anlamda sağlanması için Merkez Bankasında geçmişte yapılan bir kısım uygulamaların açıklığa kavuşması gerekiyor. Merkez Bankasındaki yaklaşık 125 milyar dolarlık rezervin satıldığı biliniyor. Bu rezerv nasıl satıldı. Piyasanın satış sürecini bilmesi gerekir. Bu Türkiye ve Merkez Bankası açısından çok önemli." diye konuştu.
Usta, Merkez Bankasının Hazine ve Maliye Bakanlığıyla koordinasyonu sağlayarak çalışması gerektiğini söyledi.
MHP Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı, kurumları yıpratmanın kimseye bir faydasının olmadığına işaret ederek TÜİK'in çalışmalarından birçok uluslararası kuruluşun faydalandığını ve raporlarının kullanıldığını söyledi.
Türkiye'ye yönelik saldırılar ile pandemi sürecinin gözardı edilmeden ekonominin değerlendirilmesi gerektiğini anlatan Kalaycı, ABD ve AB'nin yaptırım kararlarını hatırlattı.
Hazine ve Maliye Bakanlığının saldırılar karşısında mücadele verdiğini belirten Kalaycı, "Türkiye 2019 yılında turizm geliri bakımından rekor kırdı. Türkiye, dünyanın en çok turiste ev sahipliği yapan altıncı ülkesi oldu. 2019 yılında cari fazla verdik. pandeminin etkisi ve turizm gelirinin düşmesiyle olumsuz durum yaşadık. Türkiye birçok ülkeye göre pozitif yönde ayrışıyor." diye konuştu.