TBMM (AA) - Bartın'ın Amasra ilçesindeki 41 işçinin hayatını kaybettiği maden ocağında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı uzmanlarınca gerçekleştirilen ve patlamadan 3 gün önce tamamlanan denetimlerde 19 mevzuata aykırılığın tespit edildiği, 16'sının teftiş esnasında giderildiği, kalan 3'ü için idari para cezasının önerildiği bildirildi.
Amasra ilçesinde 14 Ekim'de meydana gelen maden kazasının tüm yönleriyle araştırılarak benzer kazaların önlenmesine yönelik tedbirlerin belirlenmesi amacıyla kurulan TBMM Araştırma Komisyonu, AK Parti Kayseri Milletvekili Taner Yıldız başkanlığında toplandı.
Toplantının başında her partiden bir milletvekiline söz veren Yıldız ile CHP İzmir Milletvekili Kani Beko'nun konuşmasının ardından söz isteyen CHP Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz arasında sözlü tartışma yaşandı.
Zonguldak'ın Kilimli ilçesinde özel maden ocağında meydana gelen ve 4 işçinin yaralandığı kazayla ilgili bölgenin milletvekili olarak söz almak istediğini belirten Yavuzyılmaz'ın, "Burada söz vermeniz için daha kaç kişinin ölmesi gerekiyor?" sözlerine Yıldız, "Saygılı olun, haddinizi bilin. Sorduğunuz sorunun ne anlama geldiğini bilin. Kameralar karşısında konuşma isteğinizi anlıyorum ama bu tür işleri başka yerde yapabilirsiniz." sözleriyle tepki gösterdi.
- "Her 4 çalışandan biri her yıl kaza geçiriyor"
Komisyonda, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Adnan Ertem ile Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı yetkilileri madenlerdeki denetimlerle ilgili sunum yaptı.
İş Başmüfettişi Alpaslan Kılıçarslan, madenlerde kaza sayılarının çok fazla olduğunu ve yeraltı kömür madenlerinde her 4 çalışandan birinin her yıl kaza geçirdiğine dikkati çekerek, madenlerde her sene programlı ve programsız periyodik aralıklarla denetim yaptıklarını söyledi.
Türkiye'de aktif olarak çalışan, 5 kişi ve üzerinde işçiye sahip 117 yer altı kömür madeni bulunduğunu ve madenlerde her yıl 1000'e yakın teftiş yaptıklarını anlatan Kılıçarslan, teftişler sonucunda geçen yıl 337, bu yıl da şu ana kadar 225 idari para cezası önerdiklerini vurguladı.
Kılıçarslan, geçen yıl tüm sektörlerde 15 bin iş yeri denetiminde 64 milyon 569 bin lira para cezası uygulandığını aktararak, "Geçen yıl 1000 madende denetim yapmışız. İdari para cezalarının üçte birini madenlerde uygulamışız. Her sene denetim yapmamıza rağmen iyileştirmeler yapılmadığı için idari para cezaları uyguladık. Yeraltı kömür madenlerinde tespit ettiğimiz hususların yarısının giderilmediğini görüyoruz. Programlı teftişlerimizde normalde eksik hususların giderilme oranı yüzde 95'tir ama yeraltı kömür ocaklarında yüzde 50'ye yakın giderememe veya gidermeme oranları var." bilgisini verdi.
Yeraltı kömür madeni teftişlerinde en çok karşılaştıkları eksiklikleri anlatan Kılıçarslan, sözlerine şu şekilde sürdürdü:
"Giderilmeyen hususların ilk sırasında tahkimatın eksik olması var. Toplu ölümlerin yanı sıra çok fazla gündeme gelmeyen tekli ölümlerimiz var. Bunlar göçükler, tahkimat sebebiyle oluşan kazalar. Burada büyük bir eksiklik olduğunu görüyoruz. En fazla giderilemeyen noksanımız bu. Ardından mekanik, elektrikli ekipman ve tesislerin herhangi bir parlamaya sebep olmayacak nitelikte olması gerektiğine ilişkin tespitler var. Sonra da havalandırmaya ilişkin merkezi gaz izleme sensörlerinin eksik olması ya da hiç olmaması hususu var."
- "İşverenin gidermediği bir mevzuata aykırılık var"
Patlama nedeniyle 41 işçinin hayatını kaybettiği Amasra Maden Müessesesini her yıl düzenli olarak denetlediklerinin altını çizen Kılıçarslan, şunları kaydetti:
"Amasra Maden Müessesesinde en son kazadan önce 5-11 Ekim tarihleri arası bir denetimimiz var. Bu denetimde 19 mevzuata aykırılık tespit etmişiz. Bunların 16'sı teftiş esnasında giderilmiş, kalan 3'ü için ise idari para cezası önerilmiş. Şu an rapor değerlendirme aşamasında ama yaklaşık 220 bin lira civarında idari para cezası çıkıyor. Her sene yüksek miktarlarda para cezası görüyoruz. Mevzuata aykırılık işveren tarafından giderilmediği zaman katlayarak para cezası uyguluyoruz. Bu işletmede yazdığımız mevzuata aykırılığın ikisi de önceki teftişlerden geliyor. Aslında işverenin gidermediği bir mevzuata aykırılık var."
Kılıçarslan, Amasra Maden Müessesesinde 2015 yılında oksijen ve hidrojen sülfür sensörünün bulunmaması ile metan değerlerinin merkezi gaz izleme sistemi tarafından kayıt altına alınmaması nedeniyle üretimi durdurma kararı verdiklerini ancak işverenin itirazı üzerine mahkemenin, bilirkişi raporu doğrultusunda durdurma kararını kaldırdığını; 2018 yılında benzer eksikliklerden dolayı verilen durdurma cezasına yönelik itirazın bu kez mahkemece reddedildiğini söyledi.
Kılıçarslan, "Son teftişte tespit edilen 3 konuda mevzuata aykırılık var. Havalandırmanın yönünü ters çevrilecek özellikte olmaması, elektrik ekipmanlarının gerekli özellikte olmaması. Yani bir gaz deşarjı olduğunda oradaki elektrikli ekipmanların patlamaya neden olmaması gerekiyor. TTK'de bunun muadili ekipmanlar var." ifadelerini kullandı.
- "Denetimlerin ardından yeterli sonuçları alamıyoruz"
Sunumun ardından komisyon üyeleri Bakan Yardımcısı Ertem ve beraberindekilere sorular yöneltti.
Ertem, Soma ve Ermenek'teki maden kazalarından sonra özellikle işçi sağlığına yönelik tedbirlerin arttırıldığını ve bugüne kadar olumlu sonuçlarının görüldüğünü belirterek, son 8 yıllık süreçte iş kazalarında hayatını kaybedenlerin sayısının azaldığını ifade etti.
Mevzuatta değişiklik yapılması gerekiyorsa Bakanlık olarak katkı sunmaya hazır olduklarını aktaran Ertem, "Her tecrübe başka bir önlemi beraberinde getiriyor. Buna da biz bigane kalamayız. Mevzuatımızın yeterli olduğu, denetimlerin yapılması noktasında hassasiyet gösterildiği ancak denetimlerin ardından yeterli sonuçları alamadığımız gibi bir durum var. Acaba burada caydırıcılıkla ilgili bir problem mi var? Caydırıcı olma noktasında ya para cezalarını daha fazla yapacağız ya da üretimi durdurmaya ilişkin tedbirlere başka eksiklikleri de alacağız. İlgili bakanlıklarla bunu istişare ederek nasıl bir çözüm getirilebilir, ne yapılabilir, onları yapacağız. Amasra kazasından sonra böyle bir çalışmamız olacak." diye konuştu.
Ertem, kazanın neden yaşandığı konusundaki soruya, "Hepimizin üzerinde durduğu havalandırmayla alakalı eksikliğin, tali havalandırma ünitelerinden birisinin bağlantısının olmadığını ve yetersiz olduğuyla alakalı bir tespit var. Bu tespit, Çalışma Bakanlığımızın tespiti olarak bizde de var. Kazadan 3 gün önce bitirdiğimiz denetimimizde bu eksiklik tespit edilmiş ancak bunun üretimi durdurmayı gerektirecek düzeyde olmadığına ilişkin de bir öngörümüz var." yanıtını verdi.
Ertem, kaza öncesinde metan gazı oranının 2'nin üzerine çıktığı yönünde bir raporlarının olmadığını sözlerine ekledi.