Bursa'da 2012'de Sosyal Güvenlik Kurumu'ndan (SGK) emekli olan Tülay Atasoy'un (51) maaşı, 36 ay aldıktan sonra 'belirtilen iş yerinde çalışmadığı' gerekçesiyle kesilip, geri ödeme için dava açıldı. İcralık olan ve bu süreçte kansere yakalanıp, 2022'de hayatını kaybeden Atasoy'un davası, ölümünden 1 yıl sonra sonuçlandı. Bir temizlik şirketinde sekreter olarak çalıştığı tanık beyanları ve bilirkişi raporu ile kanıtlanan Atasoy'a, açılan 'haksız emeklilik' davasının reddine karar verildi.
Osmangazi ilçesi Hürriyet Mahallesi'nde oturan Tülay Atasoy, 1 Ocak 2012'de SGK'dan emekli oldu. Hiç evlenmeyen Atasoy, 36 ay boyunca aldığı emekli maaşı ile geçimini sağlamaya devam etti. Bu süreçte SGK'nın yaptığı evrak denetiminde, Atasoy'un çalıştığı firmanın kapalı olduğu tespit edildi. Bunun üzerine 25 Mayıs 2015'te Atasoy'un, emekliliğe hak kazandığı temizlik firmasında çalışmadığı ve sigortalılığı sahte olduğu gerekçesiyle emekli maaşı kesildi. SGK hukuki süreç başlatırken; Atasoy'a, Bursa 12'nci İcra Dairesi'nden kendisine verilen 46 bin 913 liranın geri ödemesi için tebligat gönderildi. Maaşı kesilen ve icralık olan Atasoy, kuruma gerekli başvuruları yapmasına rağmen sonuç alamadı.
DAVA SÜRECİNDE KANSERE YENİLDİ
SGK, ayrıca geri ödeme için iş mahkemesine dava açtı. Dava sürecinde meme kanserine yakalanan ve hastalığı kemiklerine, lenf bezlerine ve karaciğerine sıçrayan Tülay Atasoy, 2022'de hayatını kaybetti. Bursa 1'inci İş Mahkemesi'nde süren davada ise Tülay Atasoy'un, söz konusu temizlik şirketinde sekreter olarak çalıştığı, tanık ifadeleri ve bilirkişi raporu ile kanıtlandı. Dava, 29 Eylül'de karara bağlandı. 170 günlük sigorta primi 'iş yerinde çalışmadığı' gerekçesiyle iptal edilen ve emeklilik hakkı elinden alınan Atasoy'a açılan 'haksız emeklilik' davasının reddine karar verildi.
'YANLIŞ İŞLEM, BİRİLERİNİN HAYATINA MAL OLABİLİR'
Avukat Ercan Kılıç, Tülay Atasoy'un dava süresince alamadığı maaşının yakınlarına ödenmesi için SGK'ya dava açacaklarını belirtti. Bir işlem hatasının müvekkilinin hayatına mal olduğunu anlatan Kılıç, "Hiçbir kamu görevlisi, yapmış olduğu işlemlerde lütfen varsayıma dayanmasın. Emin olmadığı işlem ile alakalı işlem tesis etmesin. Değerlendirme dediğimiz husus, birilerinin hayatıdır. Yanlış işlem, birilerinin hayatına mal olabilir. Vatandaşlarımız haksızlık ile karşılaştıklarında psikolojik olarak ayakta durmaya çalışsın. Karardan dolayı mutluyum, neticeden dolayı üzgünüm" diye konuştu.
Dava sürecinin uzun sürmesine de dikkat çeken Kılıç, "O dönemde olağanüstü durumlardan geçtik. Bazı hakimlerimiz değişti. Tanıklar dinlendi. Gerçekten Tülay Hanım o iş yerinde çalışmıştır ve bunu ispat ettik. Haklı davamızı kazanmış olduk. Şu an isterdim ki karşımda müvekkilim olsun. Keşke bu mutluluğu paylaşmış olsaydım. Ama ne yazık ki bu durumu onun mezarına anlatıyoruz" dedi.
'MEZARINDA SÖYLEMEK DURUMUNDA KALDIK'
Mahkeme kararının ardından avukat Kılıç ile ablasının mezarına giden Nuray Ulu, "Ablam 170 günlük sigorta primini doldurmak için bir firmada çalıştı. Emekliliğe hak kazandı ve sigortadan maaş aldı. Bir süre sonra sigortadan, 'Emekli maaşınız iptal edilmiştir. Aldığınız emekli maaşınızı geri ödemenizi talep ediyoruz' diye bir evrak geldi. Ablam, bu durumdan sonra dava açtı. Hayatında bu durumlar yokken çok mutluydu. Ama dava süreci boyunca çok üzüldü ve strese girdi. 2018 senesinde meme kanserine yakalandı, atlattı. Sonra metastaz yaptı, kemik kanseri oldu. Kanser, lenf bezleri ve karaciğerine sıçradı. 2022 senesinde ablamı kaybettik. Sevinçli bir haber aldık ama bunu onunla paylaşamıyoruz. Mezarında söylemek durumunda kaldık. Bir tarafımız mutlu, bir tarafımız hüzünlü" diye konuştu.