BALIKESİR (AA) - Balıkesir'in Savaştepe ilçesinde, 16 yıl önce okula gitmek için evlerinden ayrıldıktan 44 gün sonra cesetleri bulunan 10 yaşlarındaki kuzenlerin ailelerinin bayramı hüzünlü geçirdi.
Karabacak ve Yıldırım aileleri, 22 Nisan'da Balıkesir 1. Ağır Ceza Mahkemesinde kızlarının öldürülmesin ilişkin görülen davada 2 sanığın beraat etmesinin üzüntüsünü yaşıyor.
Çocuklarının mezarını ziyaret eden Ayşe Yıldırım, Hanife Karbacak ve eşi Mustafa Karabacak, evlatlarının yokluğunda bayramı hüzünlü geçirdi.
- "Kızım yaşasaydı, 26 yaşında olacaktı"
Karacalar Mahalle Mezarlığında kızı Tuğçe Yıldırım'ın mezarını ziyaret eden Ayşe Yıldırım gazetecilere, mahkeme bitmesine rağmen üzgün olduğunu ifade etti.
Yıldırım, mahkemede tutuklu yargılanan Seyhan Y. ve Ayhan Y'nin 2'şer kez müebbet hapis cezası almasına rağmen tutuksuz yargılanan Yeliz E. ile Ahmet Ç'nin beraatını kabullenemediğini belirterek, "Bizim bu çocuklarımızın yeri burası mıydı? Bizim çocuklarımızın yeri okullarıydı. Genç kız olacaklardı, kadın olacaklardı. Kızım yaşasaydı, 26 yaşında olacaktı. Genç arkadaşlarını gördüğüm zaman çok üzülüyorum. Ağlıyorum, vallahi billahi çocuğuma kıyamıyorum. Dayanmak zorunda kalıyorum." diye konuştu.
Büşra Karabacak'ın babası Mustafa Karabacak da adaletin tam olarak yerini bulmadığını savundu.
Beraat eden beraat eden Yeliz E. ve Ahmet Ç'nin de cinayetle bağlantısının olduğunu savunan Karabacak "Geride kalan Yeliz E. ile Ahmet Ç. de şüpheli bir tanık. Şu an tespit edilmeyen daha geride üç tane daha bu işin eylemcisi var, azmettiricisi var. Biz onların da en ağır şekilde alıp cezayı alıp da cezaevine girmesini istiyoruz." dedi.
Anne Hanife Karabacak ise göz yaşı dökerek, bayramların gelmesini hiç istemediğini belirtti.
Avukat İbrahim Erenci'ye destekleri için teşekkür eden Karabacak, "Bizim çocuklarımız toprakta çürüdü gitti. Ben çocuğumun kokusunu topraktan duyayım. Benim çocuğum yaşasaydı 26 yaşında olacaktı. Kimsenin bunu yapmaya hakkı yoktu." ifadelerini kullandı.
- Olay
Savaştepe ilçesi kırsal Karacalar Mahallesi'nde oturan ve 21 Mart 2006'da okula giderken kaybolan teyze kızları Büşra Karabacak ile Tuğçe Yıldırım'ın cesetleri, 44 gün sonra Çamurlu Mahallesi yakınlarındaki bir menfezde poşete sarılı halde bulunmuştu.
Karabacak ile Yıldırım'ı öldürdükleri şüphesiyle medikal ürünler satmak için köye gittiği iddia edilen Seyhan Y, Ayhan Y, Yeliz E. ve Ahmet Ç, İzmir'de 8 Eylül 2017'de gözaltına alınmış, tutuklanan şüpheliler çocukların tırnak arasından alınan DNA örneklerinin uyuşmaması üzerine 21 Ekim 2017'de tahliye edilmişlerdi.
Olaya ilişkin dava, 6 Aralık 2018'de Balıkesir 1. Ağır Ceza Mahkemesince görülmeye başlanmış, mahkeme heyeti, sanıklar Seyhan Y. ve Ayhan Y'nin tutuklanmasına karar vermişti.
Mahkeme heyeti, 24 Nisan 2022'deki duruşmada, tutuklu yargılanan Seyhan Y. ve Ayhan Y'ye "kasten öldürme suçundan" 2'şer kez müebbet hapis cezası vermiş, tutuksuz yargılanan Yeliz E. ile Ahmet Ç'nin ise beraatına hükmetmişti.