ŞANLIURFA (AA) - YASİN DİKME - Kovid-19 aşısında 18 yaş ve üstünde en az bir doz vurulma oranında yüzde 53,1 ile Türkiye'nin kırmızı kategoride kalan tek kenti konumunda olan Şanlıurfa'da, yeni tip koronavirüse (Kovid-19) yakalanan hastalar, aşıyı ihmal etmenin üzüntüsünü yaşıyor.
Şanlıurfa'da, "Kovid-19 olmayacakları, bunu kolay atlatacakları" düşüncesi ya da aşı karşıtlarının etkisiyle aşılarını yaptırmayan veya ihmal eden ancak hastalığa yakalananlar hastanelerde yoğunluk oluşturuyor.
2. doz aşısını geciktirdiğini ifade eden 56 yaşındaki Salih Kaplan, yaşadığı pişmanlığı AA muhabirine anlattı.
Şanlıurfa Mehmet Akif İnan Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kovid-19 Servisi'nde tedavi gören ve nefes almakta güçlük çeken Kaplan, eşi ve çocuklarının aşılarını yaptırdığını, kendisinin ise ikinci dozunu ihmal ettiğini belirterek "Zatürre hastasıydım. Hastalığım ilerleyince beni hastaneye yatırdılar. Durumum kötü olunca beni hemen yoğun bakıma aldılar. Burada birkaç gün kaldım. Tedavimin ardından servise alındım. Sağlık çalışanlarının emeğini ödeyemeyiz onlara sonsuz teşekkür ediyorum." diye konuştu.
Salgının şakasının olmadığını ifade eden Kaplan şöyle devam etti:
"Kimse bana bir şey olmaz demesin, herkes aşısını olsun. Bu iş geciktirmeye gelmiyor. Aşı olmazsanız halinizin ne olacağı belli, benim gibi olacaksınız. Yoğun bakımda kaldığım süre içinde iki dünya arasında gidip geldim. Aşıyı geciktirdiğim için pişmanım. Sağlık çalışanlarımızın özverili çalışmasıyla bu hale geldim. Yoğun bakımdayken başımı kaldıramıyordum. Çok şükür doktorlarımızın sayesinde iyiye gidiyorum. Herkes aşısını yaptırsın. Aşısını yaptırmayan zararlı çıkar. Ondan sonra ailesine veya çocuklarına bulaştırır. Durumları daha da kötüye gider. Ben aşımı geciktirdim gerekirse ikinci doz, üçüncü dozumu da olurum."
- "Çok kötü oldum"
Böbrek nakli olan Kovid-19 hastası 33 yaşındaki Mevlüt Karabulut ise yaklaşık bir ay yoğun bakımda yaşam mücadelesi verdiğini belirterek, sağlık çalışanlarının büyük emekleriyle yoğun bakımdan servise alındığını söyledi.
Daha önce böbrek nakli olduğu için hastalığının biraz daha zor geçtiğini anlatan Karabulut, "Yoğum bakımda kaldığım süre zarfında çok kötü oldum. İnsan orada kendisini düşünemiyor. Orada ne olacağı belli değil. Orada ölüm de var, kalım da. Çok şükür hocalarım mücadele verdi. Servise geldiğim için Allah'a binlerce şükürler olsun. Aşısını olmayanlar mutlaka aşısın olsunlar." diye konuştu.