Oruç tutmanın bireylerde bazı duyguları pekiştirebileceğinin altını çizen Uzman Psikolog Fatmanur Taşkın, “Oruç tutan kişi kendini kontrol etme, yaptığı ve yapacağı tüm işlerde kendisini hesaba çekme, problemlere karşı sabretme alışkanlığını kazanır. Bu nedenle oruç, öfke kontrolü için de güzel bir araçtır” dedi.
İSÜ Liv Hospital Bahçeşehir’den Uzman Psikolog Fatmanur Taşkın, oruç tutmanın psikolojik faydaları hakkında açıklamalarda bulundu.Oruç tutmanın bireyin ruh haline katkıda bulanabileceğine değinen Taşkın, “Oruç tutmanın insanlar üzerinde psikolojik faydaları, kişisel deneyimlere ve inançlara bağlı olarak değişebilir. Bazı önemli psikolojik faydaları arasında sabrı geliştirmek, iradeyi güçlendirmek, şükretme pratiği yapmak ve manevi bir deneyim yaşamak sayılabilir” diye konuştu.
ORUCUN PSİKOLOJİK FAYDALARI
Taşkın, orucun bazı psikolojik faydalarını şu şekilde sıraladı:
“Sabır ve irade gelişimi: Oruç tutmak, yiyecek ve içecek ihtiyaçlarına karşı sabır göstermeyi ve iradeyi güçlendirmeyi teşvik edebilir.
Ruhsal temizlik: Oruç, manevi bir deneyim olarak kabul edilebilir ve kişinin ruhsal temizlik, huzur veya derin düşünce için bir fırsat yaratabilir.
Şükretme pratiği: Oruç, temel ihtiyaçlardan geçici bir süre vazgeçmeyi içerdiği için kişilere sahip oldukları şeylere daha fazla şükretme fırsatı verebilir.
Topluluk bağları: Oruç, topluluk içinde benzer bir deneyimi paylaşan kişiler arasında dayanışma ve bağ oluşturabilir.”
ORUÇ VE PSİKOPATOLOJİ İLİŞKİSİ
Orucun psikopatolojilere de olumlu bir katkısının olabileceğini söyleyen Taşkın, “Yeme bozuklukları, bağımlılıklar, depresyon, öfke kontrolü gibi birçok psikopatolojinin öğrenilmiş davranışsal kısmını kontrol etme üzerinde fayda sağlayabilir. Ancak, bu deneyimler kişiseldir ve herkes için aynı şekilde hissedilmeyebilir. Herkesin psikolojik deneyimleri farklı olduğu için, oruç tutmanın mental faydaları bireyden bireye farklılık gösterir” dedi.
KÖTÜ ALIŞKANLIKLARDAN UZAK DURMAYA YARDIMCI OLUR
Orucun bağımlılıklara da iyi gelebileceğini işaret eden Taşkın, şu bilgileri paylaştı:
“Oruç tutmanın bağımlılıklar üzerindeki etkileri kişisel deneyimlere ve bağlamına bağlı olarak değişebilir. Ancak oruç tutmak bağımlılıklarla başa çıkmada potansiyel faydalara işaret etmektedir. Kişi oruç tutarak belirli bir davranıştan (kötü alışkanlıklardan) uzak durma konusunda iradeyi güçlendirebilir. Oruç sırasında açlık hissi, kişinin içsel durumu ve ihtiyaçları konusunda daha fazla farkındalık geliştirmesine yardımcı olabilir. Bu noktada kişi duygularına ve düşüncelerine daha fazla odaklanabilir ve asıl ihtiyacı olanı keşfedebilir. Oruç, kişinin manevi bir deneyim yaşamasına ve bu deneyim üzerinden içsel güç bulmasına katkıda bulunabilir. Ancak, bu potansiyel faydalar kişiden kişiye değişebilir ve profesyonel yardım almak her zaman önemlidir.”
SABIR DUYGUSUNU PEKİŞTİRİR
Oruç tutmanın bireylerde çeşitli duygusal deneyimlere neden olabileceğine ve bazı duyguları pekiştirebileceğine dikkat çeken Taşkın, “Oruç tutmak, bazı ihtiyaçlara geçici olarak veda etmeyi gerektirir, bu da sabır duygusunu geliştirebilir. Ayrıca temel ihtiyaçlardan geçici bir süre vazgeçmeyi içerdiği için kişilere, sahip olduklarına daha fazla şükretme pratiği sunabilir. Bazı kişiler için oruç, manevi bir deneyim olarak kabul edilir ve bu durum huzur, içsel dinginlik veya ruhsal temizlik duygularını artırabilir. Oruç tutan kişiler arasında benzer bir deneyimi paylaşma, dayanışma ve topluluk bağlarını güçlendirebilir” şeklinde konuştu.
UZUN SÜREN AÇLIK KONSANTRASYONU AZALTABİLİR
Uzun süre aç kalmanın da vücut üzerinde çeşitli etkiler yaratabileceğini dile getiren Taşkın, “İlk etapta vücut enerji depolarını kullanmaya başlar ve metabolizma hızı düşer. Bununla birlikte, uzun süreli açlık enerji seviyelerini düşürebilir ve kişide halsizlik hissi yaratabilir. Beyin, enerji kaynaklarına ihtiyaç duyar ve açlık durumunda konsantrasyon ve bilişsel yetenekler azalabilir. Açlık, baş ağrılarına neden olabilir, çünkü beyin normalde enerji tüketir. Uzun süreli açlık, sinir sistemi üzerinde etkili olabilir ve kişiyi daha düzensiz hale getirebilir” ifadelerini kullandı.
BİREYİN KENDİNİ KONTROL ETMESİ ARTABİLİR
Oruç ibadetinde güçlü bir irade terbiyesinin de söz konusu olduğunu belirten Taşkın, “Oruç tutan kişi kendini kontrol etme, yaptığı ve yapacağı tüm işlerde kendisini hesaba çekme, problemlere karşı da sabretme alışkanlığı kazanır. Bu nedenle oruç, öfke kontrolü için de güzel bir araçtır” dedi.
SİNİR VE ÖFKE PROBLEMLERİNE KARŞI TÜYOLAR
Taşkın, Ramazan boyunca sinir ve öfkeyle başa çıkmak için önerilerini şöyle sıraladı:
"Sabır pratiği: Oruç, sabrı geliştirmek için bir fırsat sunar. Sinirli hissettiğinizde derin nefes alarak sakinleşmeye çalışın ve sabrınızı güçlendirin.
Dua ve meditasyon: Ruhsal olarak sakinleşmek için dua etmek veya meditasyon yapmak, iç huzuru artırabilir ve öfkeyi azaltabilir.
Empati: Başkalarının bakış açısını anlamak için empati geliştirmek, sinirli anlarda daha anlayışlı olmanıza yardımcı olabilir.
İyi beslenme: İftar ve sahurda dengeli beslenmek, kan şekerini stabilize edebilir ve duygusal dalgalanmaları azaltabilir.
İletişim kurma: Duygularınızı paylaşmak ve açık iletişim kurmak, anlayışınızı artırabilir ve sorunları çözmenize yardımcı olabilir.
Zaman yönetimi: Günlük görevlerinizi düzenlemek, zamanla ilgili stresi azaltabilir ve sinirli hissetme olasılığını düşürebilir.
Affetme pratiği: Olumsuz duyguları bırakmak için affetme pratiği yapmak, içsel huzuru artırabilir.”