İSTANBUL (AA) - Nobel ödüllü Yemenli aktivist Tevekkül Kerman, Arap Baharı devrimlerinin demokrasi ve onur mücadelesinin devam ettiğini ve sonucun halkların lehine olacağından emin olduğunu söyledi.
Tevekkül Kerman Vakfı, Yemenli aktivistin "Nobel Barış Ödülü"nü almasının 10. yıl dönümü münasebetiyle İstanbul'da bir etkinlik düzenledi.
Kerman, etkinlik sırasında AA muhabirine yaptığı açıklamada, "(Aldığım ödülü) İlk andan itibaren Yemenli gençler başta olmak üzere Arap gençliğine, Yemenli ve Arap kadınlara ödül olarak kabul ettim, bu kanaatle tüm maddi değerini Devrim Şehitleri ve Aileleri Fonu'na tahsis ettim." dedi.
Ödülün önemi ve etkisiyle ilgili ise Kerman, "Ödül, sahadaki her özgür devrimcinin ve dünyada zorbalığa karşı çıkan herkesin hakkıydı. Zorbalıktan nefret ediyorum ve zorbaların beni düşman olarak görmesinden gurur duyuyorum." diye konuştu.
Arap Baharı'nın kadın ve kadın haklarını özel çerçeveden genel çerçeveye çıkardığını ve bunun artık toplumun meselelerinden biri haline geldiğini aktaran Kerman, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Devrimin ilk gününden, Nobel Ödülü'nden önce ve sonra, Arap Baharı gençlerinin fedakarlıklarına sadık kalmaya karar verdim. Geçen yıllarda umutlar ve acılar birbirine karıştı; hüzün ve sevinç anları, ızdırap ve umutla nice felaketler ve üzüntüler yaşadık."
Demokrasi ve despotluk savunucuları arasında şiddetli bir savaşın halen devam ettiğini belirten Kerman, Arap Baharı'nın acılardan doğduğunu, bir değil bin devrimin gerçekleşmesini gerektiren nedenler bulunduğunu, demokratik bir devletten yana olduğunu, siyasi idamlara ve iktidar tekeline karşı olduklarını kaydetti.
Kerman, "Arapların, yasalarla yönetilen ve insanların tercihlerine göre kurulan demokratik devletlere sahip olma hakkı vardır ve bu her Arap için hayatın bir gerekliliği haline gelmiştir. Demokrasi ve onur mücadelesi devam etmektedir ve sonucun halkların lehine olacağından eminim." ifadelerini kullandı.
Yemen ile ilgili olarak ise Kerman, savaşın durdurulması, siyasi sürecin devam etmesi, Husilerin silahları bırakması ve ülkenin yeniden inşa edilmesi çağrısında bulundu.