Anasayfa Güncel Ekonomi Spor Siyaset 3.Sayfa Eğitim Yaşam Dünya Sağlık Teknoloji Bunları Biliyor musunuz?

"Muhit"in 29. sayısı okurlarla buluştu

03.05.2022 10:30:00
Sayı, Zeki Bulduk'un 19 Nisan'da hayatını kaybeden şair Bülent Parlak'ı anlattığı "Yetimliği biten şair" yazısının yanı sıra şiir, deneme ve hikayelerle okuyucunun karşısına çıkıyor

İSTANBUL (AA) - Aylık edebiyat ve fikir dergisi "Muhit", 29. sayısında kapağındaki gelincik çiçeğiyle raflardaki yerini aldı.


Şair ve yazar İbrahim Tenekeci yönetiminde yayın hayatına devam eden dergi, Zeki Bulduk'un 19 Nisan'da hayatını kaybeden şair Bülent Parlak'ın ardından kaleme aldığı "Yetimliği biten şair" yazısı ile başlıyor.


Dergide usta çizer Hasan Aycın'ın çizimlerinin yanı sıra Ali Emre'nin "Kamburdaki Küfe", Said Yavuz'un "Eskiden", Mehmet Tepe'nin "Kim Bilir Belki de Üzülmemeliyiz" şiirleri yer alıyor.


Muhit'in mayıs sayısına ayrıca Emel Özkan, Aynur Dilber, Murat Güzel, Tuba Kaplan, Mustafa Uçurum, Mehmet Aycı, Yunus Karadağ, Mehmet Fatih Öz, Emre Demir, Süleyman Unutmaz, Şakir Kurtulmuş, Ali K. Metin, Ömer Yalçınova, Mustafa Özçelik, Necdet Subaşı ve Soner Karakuş da şiirleriyle konuk oluyor.


- "Dünyanın izdihamla üzerine yüklendiği bir yürek atmayı bıraktı"


Zeki Bulduk, "Yetimliği biten şair" yazısında, Bülent Parlak için, "Yetimler ve garipler öldüğünde yüreğin yönü, ne tarafa olursa olsun, kanlı bir yumruk gibi dönüp kadere bakmaya başlıyor. Bir yetim öldü. Baba oldu ama hep bir yetimdi. Dünyanın izdihamla üzerine yüklendiği bir yürek atmayı bıraktı. Üzerine gelen dünyanın karşısında dirençle durmaktan yoruldu." ifadelerine yer veriyor.


Bulduk, Parlak'la ilgili anılarına da anlattığı yazıya şu satırlarla son veriyor:


"Dünya, aynadaki karşılıksız yüzümüzden ötesi değildi ve o ayna duruyor durduğu yerde. Aynaya şöyle bir bakıp, 'Burada bir şey yok' deyip çağrıya uydu Bülent. Ve sanırım ağır bir vasiyet bıraktı bizlere: İbret istersen ölüm yeter! Ve ölüm, yetim çocuklara hayattan daha insaflıdır; kavuşturur sevdiklerine. Biz, sökük bir halıyı tamir eder gibi uğraşmaya devam ededuralım. Ve belki de 'büyük bir yanılgı olacağız şehrin tam ortasında.' Rahmeti bol olan Rabbim, çileli kullarını sen daha iyi bilirsin!"


- Muhsin Macit'le yapılan söyleşi okurla buluşuyor


Necip Tosun'un "Dünya Romanında Türk İmgesi" başlıklı dünya edebiyatında kült olmuş yazarların eserlerini odağına alarak detaylı bir yazı kaleme aldığı sayıda, klasik Türk şiiri sahasının önemli isimlerinden Prof. Dr. Muhsin Macit'le yapılan söyleşiyi de okurlara sunuluyor.


Bu sayıya yazarlar Gökhan Özcan, "Oğuz Kim Bilir Nerede?", Güray Süngü, "Üç Gülen Kafa, Bir Ters Kafa ve Şaşkın Surat", Kamil Yeşil ise "Kırkta Bir" isimli öyküleriyle katkı sunuyor.


Erol Göka, "Şüphe ve inanç; gelenek ve değişim" başlıklı yazısında şüphe ve inancın gelenek ve değişimdeki etkisine odaklanırken Dursun Çiçek ise Hikmet Dağı yazı dizisine devam ediyor.


"İnsan Değişir mi?" başlıklı yazıyı kaleme alan Arif Ay, "Bakımsız ruh, bakımsız bina gibi çöküyor. Çağımız insanının en büyük hastalığı ruh çöküntüsüdür." tespitini yapıyor.


Dilara Ayşe Akdeniz, "Hiçliğin Tapınağı ve Varlığın Barınağı Olarak Ölüm" başlıklı yazısında ölümün bir varlık mı yoksa hiçlik mi ifade ettiğini tartışırken Münire Daniş, "Uyarıcı Rüya" başlıklı yazısıyla gördüğü rüyanın kendisinde bıraktığı hisleri aktarıyor.


Bu sayıda, "Abanozdan Harikalar: Minber" başlıklı yazısıyla yer alan Münire Rumeysa Çakan abanoz ağacının tarihsel seyir içinde minber olarak kullanılmasını, "Yeşil Beyaz İncelik" başlıklı yazısı yayınlanan Müslim Coşkun ise baharın insanların ruh dünyasında bıraktığı hisleri anlatıyor.


Son sayıda, Mustafa Özel kamp izlenimleri "Azez'den Kalanlar" yazısıyla aktarırken Nahide Nagehan Akyol ve Zübeyde Andıç da kitap tanıtım ve değerlendirme yazılarıyla dergiye katkı sunuyor.




DİĞER HABERLER