Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı ve Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı, Türkiye’nin tahıl ambarı konumundaki Konya'da kuraklık nedeniyle bir afet yaşandığını belirterek, meydana gelen hasarların tespit edilip çiftçinin zararının tazmin edilmesi gerektiğini söyledi.
MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı, sigortacılık ile diğer bazı alanlara ilişkin kanunlarda ve bir kanun hükmünde kararnamede değişiklik yapılmasına dair kanun teklifi üzerine partisi adına Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulunda söz alarak konuştu.
Covid-19 salgınının olumsuz etkilerinin giderilmesi için bugüne kadar çok önemli tedbirlerin uygulamaya konulduğunu hatırlatan Mustafa Kalaycı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan esnafa yönelik hibe desteği ile tüccar ve sanayiciye yönelik nefes kredisi destek müjdelerinin memnuniyetle karşılandığını, bununla birlikte esnafı düşündüren kredi, vergi ve sosyal güvenlik prim borçları için de yeniden bir kolaylık getirilmesinin uygun olacağını, ayrıca matrah artırımı yapılması konusunda da yoğun bir talep bulunduğunu dile getirdi.
“Kuraklıkla daha fazla mücadele edilmeli”
Kalaycı, Konya Ovasının su ihtiyacını karşılamak için yeni projelere ihtiyaç olduğunu, kuraklıkla daha fazla mücadele edilmesinin bölge için önemine değindi.
Kalaycı şöyle konuştu: “KOP projesi, Mavi Tünel, Konya'nın yüz yıllık rüyasıdır. Hamdolsun, proje çerçevesinde devasa yatırımlar yapılmıştır, yapılmaya devam edilmektedir ancak başta Afşar Barajı olmak üzere bazı yatırımlar yavaş ilerlemektedir. Projenin hızla tamamlanması ve hedeflenen suyun Mavi Tünel'den ovaya aktarılması için gerekli tedbirler alınmalıdır. Mavi Tünel'den gelen su ovanın ihtiyacına yetmeyecek olup Konya Ovası'nın su ihtiyacını karşılamak için yeni projeler lazımdır. Yer altı kaynakları hızla tüketilirken kuraklaşma eğilimi yerini çölleşme eğilimine bırakmaktadır. Sıklıkla oluşan obruklar alarm vermektedir. Şu an kuraklık sorunu ve gerekli yatırımlar tamamlanamadığından barajlardan tarımsal amaçlı su alınamamaktadır. Her ilde derin kuyu açmak serbest olmasına rağmen Konya bölgesinde yasaktır. Sulama amaçlı elektrik çekme işi de vatandaşa oldukça pahalı gelmektedir. Konya Ovası'na dış havzalardan su getirecek yeni proje çalışmaları hızla tamamlanmalı ve uygulamaya konulmalıdır. Devlet Su İşleri tarafından yapılması hedeflenen yer altı barajları çok önemlidir. Bu çerçevede, Konya'da uygun yerlere hızla yer altı barajları yapılmalıdır. Ayrıca bölgedeki su kaybına neden olan eskimiş sulama altyapısı acilen modernize edilmeli, tüm alanlar hızla basınçlı sulama sistemlerine geçirilmeli, çiftçimizi yönlendirmek için az su isteyen ürünlere daha fazla destek verilmeli, kuraklıkla daha fazla mücadele edilmeli, erozyon kontrol altına alınmalı ve ağaçlandırma çalışmaları daha fazla desteklenmelidir.”
“Çiftçinin zararı tazmin edilmelidir”
Kuraklık nedeniyle afet bölgesi ilan edilmesi gereken yerler olduğunu vurgulayan MHP Konya Milletvekili Kalaycı, bunun bir afet olduğunu, meydana gelen hasarın belirlenerek çiftçinin zararının tazmin edilmesini talep etti.
Sigorta yaptıramayan çiftçilere de yardım yapılabilmesi için bir düzenlemeye ihtiyaç duyulduğunu aktaran Kalaycı, “Ülkemizde özellikle bazı bölgelerde yeterli yağışın olmamasından dolayı yaşanan kuraklığın etkisiyle birçok üründe önemli kayıplar söz konusudur. Kuraklık nedeniyle bazı il ve ilçelerimizde afet bölgesi ilan edilmesi gereken bir vaziyetle karşı karşıyayız. Konya Ovası'nda durum kötüdür, birçok alanda ekinlerde yanma ve kuruma oluşmuştur. Kuraklık hayvancılığımızı da olumsuz etkilemektedir. Bu bir afettir, kuraklık nedeniyle meydana gelen hasarlar belirlenmeli ve çiftçinin zararı tazmin edilmelidir. Tarım ve Orman Bakanlığından yapılan açıklamaya göre Güneydoğu Anadolu ve Konya kapalı havzasında il ve ilçe müdürlükleriyle tespit çalışmalarına başlandığı, kuraklıktan olumsuz etkilenen ve sigorta yaptıran çiftçilere ödemeler yapılacağı, su kısıtı olan havzalarda uygulanan tarımsal desteklerle uygun ürün deseninin oluşturulmasının hedeflendiği belirtilmiştir. 5363 sayılı Tarım Sigortaları Kanunu'na göre belirlenen riskler için tarım sigortası yaptırmayan üreticiler 2090 sayılı Tabii Afetlerden Zarar Gören Çiftçilere Yapılacak Yardımlar Hakkında Kanundan yararlanamamaktadır. Bu itibarla yaşanan kulaklıktan zarar gören ve çeşitli nedenlerle sigorta yaptıramamış olan çiftçilerimize de yardım yapılabilmesi için bir düzenlemeye ihtiyaç vardır. Sayın Cumhurbaşkanımız önceki gün çiftçimize yönelik çok önemli müjdeler vermiş, kuraklıktan zarar gördüğü belirlenen çiftçilerimizin Ziraat Bankasına veya Tarım Kredi Kooperatiflerine olan borçlarının erteleneceğini duyurmuş ve 2021 yılı hububat, bakliyat ve çay alım fiyatlarını açıklamıştır. Sayın Cumhurbaşkanımızın verdiği müjdelerden dolayı memnun olan çiftçilerimizin bizlere intikal ettirdiği bazı talep ve beklentileri de bulunmaktadır. Ziraat Bankasına veya Tarım Kredi Kooperatiflerine olan borçlarının ertelenmesinin faizsiz yapılması ve daha önce yapılandırmadan yararlanan çiftçilerimizin borçları da kapsama alınarak uzun vadeli yapılandırma yapılması istenmektedir. Ayrıca kuraklık yaşayan çiftçilere düşük faizli kredi kullandırılması, çiftçimizin BAĞ-KUR prim borçlarının uzun vadeyle faizsiz ertelenmesi de talep edilmektedir” diye konuştu.
“Çiftçimiz için kapsamlı bir destek paketi uygulamaya konulmalıdır”
MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı, hububatta fark ödemelerinin artırılıp çiftçi için kapsamlı bir destek paketine ihtiyaç olduğunu kaydetti. Kalaycı sözlerini şöyle tamamladı; “Pandemi dönemi de göstermiştir ki, insanlar için ötelenemeyen en önemli ihtiyaç gıdadır. Gıda ürünlerinin de asıl üreticisi çiftçilerimizdir. Pandemi ve kuraklık kıskacında kalan çiftçilerimiz her şeye rağmen üretimine devam etmektedir. Üretim alanlarının azalmaması ve hububatın diğer ürünlerle daha iyi rekabet edebilmesi için kilogram başına 10 kuruş olan fark ödemesi desteği en az 20 kuruşa çıkarılmalı yine kilogram başına 3 kuruş olan dane mısır desteği en az 10 kuruşa yükseltilmelidir. Bu desteklerin artması kuraklığın ve salgının yaşandığı bu yılda üreticiye önemli katkı sağlayacaktır. Üreticilerimiz gübre, elektrik ve tohum fiyatlarına ilişkin de bir düzenleme yapılmasını beklemektedir. Artan girdi maliyetleri nedeniyle üretim zorlaşmaktadır. Çiftçilerimizin mazot, gübre, ilaç, yem gibi girdilerini uygun fiyatlı alabilmeleri mutlaka sağlanmalıdır. Yer altı suyu kullanan ve bu kurak dönemde kullanımını daha da artırmak zorunda kalan çiftçimizin, sulama maliyetleri katlanılamaz boyutlara yükselmiştir. Tarımda kullanılan elektrik fiyatlarında ve sulama ücretlerinde indirime gidilmeli, elektrik de tarımsal abone grubuna uygulanmakta olan KDV mutlaka indirilmelidir. Tüm bu hususlar dikkate alınarak, çiftçimiz için kapsamlı bir destek paketi uygulamaya konulmalıdır.”