BEYRUT (AA) - Lübnan'ın kuzeyindeki Trablusşam kentinde, ekonomik kriz ve yeni tip koronavirüs (Kovid-19) nedeniyle uygulanan karantinaya karşı protestolar üçüncü gününde sürüyor.
Trablusşam'ın merkezindeki Nur Meydanı'nda akşam saatlerinden itibaren toplanan kalabalık, meydanın yanı başındaki hükümet binasının bahçesine ait demir kapıyı sökerek içeri girmek istedi.
Ülkedeki siyasi güçler ile yöneticileri yolsuzluk ve ekonomik krizden sorumlu tutan sloganlar atan göstericiler, çevrede birkaç günden beri önlemleri yoğunlaştıran güvenlik güçlerinin müdahalesiyle karşılaştı.
Güvenlik güçleri, Nur Meydanı'ndaki kalabalık göstericileri yoğun biber gazı ve tazyikli su kullanarak dağıtmaya çalışırken, göstericiler de taş ve havai fişeklerle karşılık verdi.
Lübnan Kızılhaç Örgütü, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Trablusşam'daki müdahale sırasında 26 kişinin yaralandığını aktardı.
Açıklamada, yaralılardan 24'üne olay yerinde müdahale edildiği, 2'sinin ise çevredeki hastanelerde tedavi altına alındığı ifade edildi.
- Hariri: "Hareketliliğin arkasında siyasi mesajlar vermek isteyenler olabilir"
Bu arada 10 Ağustos 2020'de istifa eden Hassan Diyab hükümeti yerine ekim ayında yeni kabineyi kurmakla görevlendirilen Saad el-Hariri, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, Trablusşam'daki olayların arkasında siyasi mesaj vermeye çalışanların olabileceğini savundu.
Müstakbel Hareketi lideri ve eski Başbakan Hariri, açıklamasında şunları ifade etti:
"Trablusşam'daki hareketliliğin arkasında siyasi mesajlar vermek isteyenler olabileceği gibi oradaki yoksul insanların acılarını fırsata dönüştürenler de muhtemeldir. Kovid-19 karantina kararı, oradaki özel ve kamu mallarına saldırıların gerekçesi olamaz."
- Ülkedeki ekonomik ve siyasi durum
Kamu borcunun 90 milyar doları aştığı Lübnan, 1975-1990 yıllarındaki iç savaştan bu yana en büyük ekonomik krizlerden birini yaşıyor.
İşsizliğin yüzde 35'i, yoksulluğun yüzde 50'yi aştığı Lübnan, Ağustos 2020'de Beyrut Limanı'nda meydana gelen büyük patlamayla ekonomik açıdan daha da zor duruma düştü.
Siyasi güçler ile yöneticileri, ülkedeki mevcut ekonomik krizin nedeni olarak gören halk, uzun yıllardır yönetimi paylaşan mezhepsel siyasi partilerin yer almadığı, teknokratlardan oluşan küçültülmüş bir hükümetin kurulmasını talep ediyor.
Ülkede siyasi gruplar arasında yaşanan anlaşmazlıklar nedeniyle 10 Ağustos 2020'den bu yana yeni hükümet kurulamıyor.