Anasayfa Güncel Ekonomi Spor Siyaset 3.Sayfa Eğitim Yaşam Dünya Sağlık Teknoloji Bunları Biliyor musunuz?

Lübnan'da Hizbullah, 3 aydır bloke ettiği kabine toplantısı üzerindeki "engeli" kaldırıyor

18.01.2022 13:37:00
Hizbullah ve Emel Hareketi'nin yaklaşık 3 ay önce çekilmesiyle askıya alınan kabine toplantısının, yeniden katılım kararının ardından bir hafta içinde yapılması bekleniyor Gazeteci Davud Rimal: "Hizbullah ile Emel Hareketi'nin dönüş kararı, halkın kendilerine yönelik öfkenin artmasının ardından geldi" Siyasi analist Sarkis Ebu Zeyd: "Kabine toplantısı, Lübnan'a bir parça güven verecek"
BEYRUT (AA) - STİVANİ RADİ - Lübnan'daki kabine toplantısı düğümünün, Hizbullah ve Şii Emel Hareketi'nin 3 ay aradan sonra birdenbire aldığı yeniden katılma kararıyla çözülmesi bekleniyor.

Lübnan'daki koalisyon hükümetinin önemli ortaklarından Hizbullah ve Emel Hareketi, 13 Ekim 2021'de Beyrut limanı patlaması soruşturmasını yürüten Hristiyan Yargıç Tarık Bitar'ın görevden alınmamasına tepki için boykot ettikleri kabine toplantısı hakkında birkaç gün önce ortak bir yazılı açıklama yaptı.

Açıklamada, ekonomik iyileşme planı ve devletin bütçe görüşmelerini istişare etmek için yeniden kabine toplantılarına katılma kararı aldıkları ifade edildi.

Ayrıca açıklamada ismi verilmeden Bitar'ın görevden alınması hususunda yasal sürecin takipçisi olacakları ve hedeflerine ulaşmaya çalışacakları belirtildi.

Hizbullah ve Emel Hareketi'nin dönüş kararı, Başbakan Necib Mikati tarafından memnuniyetle karşılanırken, bu adım hiçbir değişiklik olmayan Bitar dosyası başta olmak üzere arkasında birçok soru bıraktı.

Siyasi analistler, yaklaşık bir hafta içinde gerçekleşmesi beklenen kabine toplantısına, Bitar dosyasının akıbetine ve Hizbullah ile Emel Hareketi'nin attığı adımın arka planına ilişkin AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.

- Kabine toplantısına yeniden dönüşün arka planı

Gazeteci Davud Rimmal, "Hizbullah ile Emel Hareketi'nin dönüş kararı, halkın kendilerine yönelik öfkenin artmasının ardından geldi." dedi.

Hizbullah'ın kendini halkla karşı karşıya bulmasının yanı sıra siyasi bileşenlerin de ülkedeki hızlı çöküşten onları sorumlu tuttuğuna dikkati çeken Rimmal, Hizbullah ve Emel Hareketi'nin, Cumhurbaşkanı Mişel Avn ve siyasi bileşenlerle gerçekleştiği görüşmelerin ardından müttefikleri de dahil olmak üzere herkesin temel talebinin kabine toplantısına katılması olduğunu algıladığını aktardı.

Rimmal, söz konusu ikilinin, "bu durumun; yargıcı görevden alamadığını ve hükümetin çalışmalarını gereksiz yere aksattığını ve Lübnan devlet kurumlarını sistematik şekilde yıktığını" gördüğüne işaret etti.

Bu kararın alınmasında dış güçlerin etkisini uzak bir ihtimal olarak değerlendiren Rimmal, "Dış güçler ortak çıkarlarını görüşürken Lübnan gerçeğini bu derece dikkate almıyor." ifadelerini kullandı.

- Kabine toplantısı yaklaşıyor

Başbakan Necib Mikati'nin açıklamalarına göre, toplantının ilk oturumunun önümüzdeki hafta başında yapılması ve bu oturumda ülkenin genel bütçesinin tartışılması bekleniyor.

Rimmal, 3 ay aradan sonra yapılacak kabine toplantısına ilişkin ise şunları söyledi:

"Başbakan, Lübnan Maliye Bakanı'na bütçeyi hükümete sunması için 7 günlük bir süre verdi. Bütçe neredeyse tamamlandı; kabul görecek dolar kuru üzerinde anlaşmaya varılması bekleniyor. Zira 1510 lira olan resmi döviz kuru kabul edilemez."

- Kabinenin yeniden toplanmasının yaşam şartlarına yansıması

Lübnan'da yoksulluk oranının yüzde 70'in üzerine çıktığına işaret eden Rimmal, "hükümet için sosyal meseleleri ele almanın bir öncelik olması gerektiğini ve hükümetin, bütçe tartışması başlamadan önce ilk oturumunda sosyal meselelerle ilgili maddelerin onayına gitmesi gerektiğini" vurguladı.

Siyasi analist Sarkis Ebu Zeyd ise "Kabine toplantısı, Lübnan'a bir parça güven verecek." dedi.

Bu durumun yerel para biriminin döviz karşısındaki durumuna yansımaya başladığına işaret eden Ebu Zeyd, sadece iki gün içerisinde doların 33 bin Lübnan lirasından 24 bine gerilediğini anımsattı.

Ebu Zeyd, hükümetten, Lübnan'ı krizden çıkarmak amacıyla bir dizi kurtarma önlemi almasının beklendiğine dikkati çekti.

- Bitar dosyasının akıbeti

Hizbullah'ın yargıç Bitar'ın Beyrut limanı patlaması soruşturma dosyasından uzaklaştırılmasına yönelik ilk adımı, kabine toplantısına katılmamak değildi.

Daha önce de Bitar'ın yerine başkasının atanması talebiyle gösteriler düzenlendi. Hatta 14 Ekim'de düzenlenen gösteride Beyrut Adalet Sarayı'na yürüdüğü sırada göstericilerin üzerine ateş açıldı; olayda 7 kişinin öldüğü, 31 kişinin yaralandığı bildirildi.

Ancak bu durum Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ın Bitar'ı "Beyrut Limanı patlaması davasını araştıran hakimin siyasi hedefleri var." iddiasıyla suçlamaktan öte bir fırsat sunmadı.

Ebu Zeyd, "Şii ikilinin yaptığı hamle ve baskılar Bitar dosyasında istediği sonucu vermedi." ifadesini kullanarak, Bitar meselesinin yargıdaki atamalar nedeniyle askıda olduğunu kaydetti.

Ebu Zeyd ayrıca Hizbullah ile Emel Hareketi'nin kararının birden fazla koşulun ardından alındığına dikkati çekti.

Siyasi analist, "Bunlar arasında ekonomik durumun daha fazla ertelemeyi kaldıramayacağı ve Hizbullah'ın hükümetin toplanmasını isteyen Cumhurbaşkanı Avn ile anlaşmazlığa düşmek istememesi yer alıyor." değerlendirmesinde bulundu.

- Hizbullah'ın Bitar meselesi karşısındaki tutumu

Bir diğer siyasi analist Münir er-Rabi ise "Hizbullah'ın asıl hedefi Beyrut Limanı dosyasının soruşturma sürecini aksatmaktı." görüşünü paylaştı.

Yargı Temyiz Komitesi'nde yeterli çoğunluk sağlanamaması nedeniyle soruşturmanın dondurulmasına işaret eden Rabi, bu aşamada Bitar'ın çalışmalarının da askıya alındığını aktardı.

Rabi ayrıca Hizbullah'ın kabine toplantısını ertelemekle suçlanmasının ardından geri adım atarak Cumhurbaşkanı Avn'ı memnun etmek istediğini ifade etti.

"Şii ikilinin Bitar'a karşı tutumu hala değişmedi, aynı." diyen siyasi analist Faysal Abdussatir ise ancak Hizbullah ile Emel Hareketi'nin henüz bu durumla yüzleşmede nasıl bir yol izleyeceğini açıklamadığını kaydetti.

Abdussatir, ikilinin, olayda zarar gören taraflarca dava açılmasına devam edebilecekleri ya da konuyu bir meclis komisyonuna havale etmeye çalışabileceği görüşünü ifade etti.

DİĞER HABERLER