AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, "İsrail, yine masum Filistinli çocukları, kadınları, sivil insanları, çok sayıda insanı şehit etmiştir. Terör operasyonu adıyla aslında yaptıkları iş tam manasıyla bir terör devleti uygulamasıdır." dedi.
AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, "İsrail, bütün dünyanın gözü önünde daha önce yaptıkları gibi yine masum Filistinli çocukları, kadınları, sivil insanları, çok sayıda insanı şehit etmiştir. Terör operasyonu adı altında aslında yaptıkları iş tam manasıyla bir terör devleti uygulamasıdır." dedi.
Kurtulmuş, İsrail'in Filistin'e yönelik saldırılarının kabul edilemez olduğunu söyledi.
Uluslararası camianın bu konudaki iki yüzlü tavrını bir tarafa bırakarak masum, mazlum Filistin halkının yanında yer alması gerektiğini vurgulayan Kurtulmuş, Filistin'e yönelik saldırıları şiddetle lanetlediklerini belirtti.
İsrail'in Filistin halkına yönelik saldırılarıyla insanlık suçu işlediğinin altını çizen Kurtulmuş, şunları kaydetti:
"İsrail, bütün dünyanın gözü önünde daha önce yaptıkları gibi yine masum Filistinli çocukları, kadınları, sivil insanları, çok sayıda insanı şehit etmiştir. Terör operasyonu adı altında aslında yaptıkları iş tam manasıyla bir terör devleti uygulamasıdır. Canları istediği zaman, hedef aldıklarını tespit ettikleri zaman etrafında sivil, çoluk, çocuk, yaşlı herhangi bir kimse var mı yok mu demeden, bunları hiç gözetmeksizin açıkça bir insanlık suçu işlenmektedir. Savaşta dahi yapılmayacak olan bir muameleyi, savaş ortamı olmayan bir durumda maalesef sivillere sürekli böyle bir insanlık suçunu işlemektedirler. Uluslararası camianın artık sadece söz, bir takım ihtarlar, bir takım kınamaların ötesinde İsrail'in bu saldırgan tavrını, İsrail devlet politikası haline getirmiş oldukları Filistinlilere hayat hakkı tanımayan Filistinlileri kendi evlerinden, ata topraklarından, baba topraklarından sürüp atmayı hedefleyen bu politikalarının sonuçlarını dünyanın en azından durdurması lazım. Bunun için gayret sarf edilmesi lazım. Uluslararası camiayı, çifte standardı bir tarafa bırakarak mazlum Filistin halkının yanında yer almaya davet ediyoruz."
Kurtulmuş, Türkiye'nin uluslararası alanda ortaya koymuş olduğu performans ve önderliğin her türlü takdir ve övgünün üzerinde olduğunu belirtti.
Rusya ile Ukrayna arasındaki savaşın, aslında Batı'yla Rusya arasındaki bir savaş olduğunu anlatan Kurtulmuş, savaşın sadece askeri olarak değil ekonomik olarak da vahim sonuçlarının olacağını belirtti.
Türkiye'nin öncelikle savaşın bir an evvel durdurulması için barışçıl bir rol üstlendiğini hatırlatan Kurtulmuş, konuşmasına şöyle devam etti:
"Türkiye her iki tarafla da konuşabilen, dünyadaki tek ülke olarak hem Ukrayna'yla hem Rusya ile görüşmelerini sürdürmüştür. Dolmabahçe müzakerelerinde artık iş bir nihai görüşmeye kalmıştı. Fakat öyle görünüyor ki bazı dünyanın önemli ülkeleri bu savaşın bitmesini istemiyorlar. Uzun süre devam etmesini istiyorlar. Böylece hem Avrupa'yı kendilerine muhtaç hem de Rusya'yı böyle büyük bir savaş dolayısıyla da sürekli hırpalanan, sürekli ötekileştiren bir ülke olarak tutmak istiyorlar."
- "Türkiye, tahıl koridorunun açılması konusunda başrol oynadı"
Kurtulmuş, savaşla birlikte Avrupa'da enerji krizinin ortaya çıktığını, Rusya'nın enerji vanasını kapatmasıyla Avrupa'nın birçok ülkesinde enerji fiyatlarının iki üç kat yükseldiğini anlattı.
Tüm dünyada var olan ve yıllardır etkisini sürdüren gıda krizinin de salgın dolayısıyla da tedarik zincirlerinin kopmasıyla daha da derinleştiğini vurgulayan Kurtulmuş, konuşmasına şöyle devam etti:
"Ukrayna-Rusya savaşı dolayısıyla, dünyanın en büyük tahıl üreticisi olan bu iki ülkenin başta Ukrayna olmak üzere tahıl ürünlerinin dünya piyasalarına çıkmaması sonucu olarak dünya sadece bir gıda krizi değil büyük bir açlık tehlikesiyle karşı karşıya kaldı. Türkiye, tahıl koridorunun açılması konusunda başrol oynadı. Birleşmiş Milletler, Rusya, Ukrayna ve Türkiye'nin dahil olduğu dörtlü bir anlaşmayla bir mutabakat sağlanmış oldu. Şimdi biliyorsunuz ilk gemiler geldi. Türkiye'nin boğazlarından geçiyor. Emniyet içerisinde dünya piyasalarına tahıl sevkiyatı başlamış oldu. Türkiye olarak biz bu anlamda insanlığın karşılaştığı vahim sonuçların giderilmesi için başta gıda krizi olmak üzere her türlü desteği vermeye hazır olduğumuzu ortaya koyduk. Burada da Türkiye'nin bir liderliği, öncülüğü ortaya çıktı. Sayın Cumhurbaşkanımızın küresel lider olarak önemi bir kez daha anlaşılmış oldu. Bu insanlığa yapılan bir katkıdır, destektir ve Türkiye için uluslararası alanda fevkalade büyük bir başarıdır."
- "Alevi'siyle, Sünni'siyle hep beraberiz, biriz, birlikteyiz"
AK Parti Genel Başkanvekili Kurtulmuş, son günlerde cemevlerine yönelik yapılan saldırıları kınadı.
Türkiye'nin hep birlikte bir ve bütün olduğunu, farklı etnik kökendeki insanların asırlardır birlikte yaşadığını vurgulayan Kurtulmuş, şunları kaydetti:
"Alevi'siyle, Sünni'siyle hep beraberiz, biriz, birlikteyiz. Asırlarca birlikte yaşadık. Kıyamete kadar da birlikte yaşayacağız. Her zaman bir takım fitne unsurları aramıza fitne sokmaya çalıştılar. Türk-Kürt kavgasını çıkarmak isteyen, sağ sol kavgasını çıkarmak isteyen, Alevi, Sünni bölünmesini çıkarmaya çalışan güçlere inat Türkiye'nin aklıselim sahibi insanların hepsinin ortak noktası Alevi Sünni kardeşliğini kıyamete kadar sürdürecek bu dayanışmayı temin etmektir, desteklemektir. Zaten emniyet güçlerimizin ve yargı güçlerimizin kısa süre içerisinde devreye girmesiyle failler de ortaya çıkılıyor. Bu açık bir provokasyondur. Zamanlaması itibariyle de manidardır. Muharrem ayının içerisinde aşureye yaklaştığımız bu süreç böyle bir provokasyonu kim yapıyor olursa olsun amacı ne olursa olsun bunların hiçbir şekilde Türkiye'nin dostu olmadıkları, bu milletin dostu olmadıkları, bu millete hayır rüya görmedikleri aşikardır. Biz bütün bu ülkenin insanları hep beraber birlik ve dirlik içerisinde kıyamete kadar yaşayacağız."