Takvimler 2 Şubat 2004’ü gösteriyordu. Kurban Bayramı’nın ikinci günü Kerkük Caddesinden gelen haber, bütün Türkiye’yi yasa boğdu. 11 katlı Zümrüt Apartmanı çöktü, 100'ün üzerinde kişi enkazın altında kaldı. Bugün 92 kişinin hayatını kaybettiği o acı olayın 20. yıldönümü...
Ne ihbarların ardı kesildi, ne de siren seslerinin... 112 Acil Servis Hattına gelen bu ihbarlar aslında her şeyin özeti...O gün hiç unutulmadı. Yaşanan trajedi Konya başta olmak üzere ülkeyi yasa boğdu.
Acı hala hafızalarda...
Bugün, Konya’da yaşanan Zümrüt Apartmanı Faciasının 20. Yıldönümü. Üzerinden yıllar geçse de o facia unutulmadı. Acılar hala taze hala hafızalarda. Bütün Konyalı el birliği ile kurtarma ekiplerine yardıma koştu. Çalışmalar haftalarca devam etti.
Günler sonra kurtarılan Muhammet Kalem ve Yasemin Yaprakçı acıları bir nebze olsun dindirse de acı tabloya engel olunamadı. Üç yaşındaki Selin bebek ile birlikte 92 vatandaş hayatını kaybetti. Geriye ise gözyaşları ve bu feryatlar kaldı.
Enkaz kaldırma çalışmaları 9 gün sürdü
Türkiye’yi yasa boğan faciada yaklaşık 9 gün süren enkaz kaldırma işlemlerinin ardından yasal süreç başlatılmış, başta müteahhit olmak üzere diğer sorumlular hakim karşısında hesap vermişti.
Konya 3. Ağır Ceza Mahkemesinde 2007’de görülen davada müteahhit, taşeron, proje sorumlusu ve 3 belediye görevlisi hapis cezasına çarptırılmıştı.
Uzun yıllar Zümrüt Apartmanı alanına “anıt mı yapılacak yeşil alan mı olacak?” sorusuna cevap arandı. Aradan yıllar geçti, ne anıt ne de yeşil alan oldu. Zümrüt zedeler ve yetkililer ortak hareket etmek adına kooperatif kurdu.
Bazı kazazedelerin “anıt olsun” görüşü kabul görmedi, yerine on katlı bina yapıldı. Hisseleri bulunan mağdur ailelerden kimisi acı günleri tekrar hatırlamamak için dairesini kiraya verirken kimisi de sattı. Yeni hayatların kurulduğu dairelerden hiçbirinde o faciayı yaşayan aileler kalmıyor. (Yunus Köroğlu)