Konya'da, Metin ile Necla Büyükşen çiftinin av tüfeğiyle öldürülmesine ilişkin 3'ü tutuklu 4 sanığın yargılandığı davada, savcı esas hakkında mütalaa verdi.
Konya 5. Ağır Ceza Mahkemesince Adliye Konferans Salonu'nda görülen duruşmaya, tutuklu sanıklar Ertuğrul Çelik, Abdullah Başdemir ve Esra Taş ile taraf avukatlarının yanı sıra Büyükşen çiftinin çocukları Osman, Uğur ve Büşra Büyükşen katıldı.
Duruşmada söz verilen sanıklardan Başdemir, suçsuz olduğunu savunarak, "Ne kimseyi azmettirdim ne kimsenin evini araştırdım ya da adam gönderdim. Mağduriyetim büyük. 2 senedir haksız yere cezaevindeyim." dedi.
Sanık Çelik de kimseyi öldürmediğini, suçsuz olduğunu öne sürerek, mahkemenin uygun göreceği şekilde tahliyesini ve beraatini istedi.
Sanıklardan Taş ise önceki savunmalarını tekrarlayarak, "Ben bir insanı öldürebilecek ya da öldürtebilecek karakterde bir insan değilim. Vicdanım rahat. Tahliyemi talep ediyorum." ifadesini kullandı.
Büyükşen çiftinin kızları Büşra Büyükşen, "Ben gözümün önünde öldürülen anne ve babamın katilini net olarak teşhis ettim. Bir kurban seçmedim. Tutuklu sanıkların en ağır şekilde cezalandırılmasını istiyorum." diye konuştu.
Osman ve Uğur Büyükşen de sanıklardan şikayetçi olduklarını beyan etti.Esas hakkındaki son görüşünü açıklayan Cumhuriyet savcısı, olayın maktul Metin Büyükşen'in oğlu ve geliniyle "mehir" anlaşmazlığından kaynaklandığı zannıyla soruşturmanın başlatıldığı, süreç içinde elde edilen delillerin sanık Esra Taş, Abdullah Başdemir ve Ertuğrul Çelik'i işaret ettiği belirtildi.
Mütaalada, "Hüseyin K. ve ailesine yönelik bir saldırı amaçlanırken katil zanlısının yanlışlıkla maktullerin evine girmiş olabileceği" yönündeki bilgiler üzerine soruşturmanın genişletildiği aktarıldı.
Olaydan yaralı kurtulan Büşra Büyükşen'in, eylemi gerçekleştiren kişi olarak Ertuğrul Çelik'i kesin ve net şekilde teşhis ettiğini anlatan savcı, dosya kapsamında Ertuğrul Çelik'in, maktul Büyükşen çifti ya da Hüseyin K'nin anne-babasını öldürmesi için bir nedeninin bulunmadığını belirtti.
Savcı mütaalasında şunları kaydetti:
"Dosya içeriğinde yer alan iletişim tespitinde yer alan kayıtlardan anlaşılacağı üzere Esra ve Abdullah'ın hayatın olağan akışına uymayacak şekilde tedirgin hareketler ve konuşmalar yaptığı, tanık Hatice B'nin sanıklar Abdullah ve Esra arasında gerçekleştiğini iddia ettiği, Abullah'ın Esra'ya hitaben Hüseyin K'nin ailesini kastederek, 'Artık seni tehdit edemezler, adamlarımı gönderdim. İçin rahat olsun. Ben onları öldürttüm.' şeklinde sözler söylediği, sanıklar Esra Taş ve Abdullah Başdemir'in azmettirmesi sonucu Sanık Ertuğrul Çelik'in Hüseyin K'nin ailesini öldürmek isterken evlerin ve sokakların birbirine çok benzediği İsmil Mahallesinde yanlışlıkla maktuller Metin ve Necla Büyükşen'i öldürmesi suretiyle sanıkların üzerine atılı kasten öldürme suçunu işledikleri anlaşılmıştır."
Esas hakkındaki mütalaada, Ertuğrul Çelik'in "kasten öldürme" suçundan 2 kez müebbet hapis, Abdullah Başdemir ve Esra Taş'ın, Çelik'i azmettirdiği gerekçesiyle 2 kez müebbet hapis cezasına çarptırılması istendi.
Bu sanıkların "konut dokunulmazlığını ihlal" suçundan ayrı ayrı 6 yıl hapse çarptırılması da istenen söz konusu mütalaada, sanık Ertuğrul Çelik hakkında ayrıca Büşra Büyükşen'in yaralanması nedeniyle "silahla kasten yaralama" suçundan 3 yıl hapisle cezalandırılması talep edildi.
Mütalaada, tutuksuz sanık Zekeriya O'nun ise beraati istendi. Mahkeme heyeti, eksik hususların giderilmesi için duruşmayı erteledi.
Olayın geçmişi
Merkez Karatay ilçesi İsmil Mahallesi'nde 3 Eylül 2018'de evlerinde maskeli bir kişi tarafından av tüfeğiyle vurulan Metin (55) ile eşi Necla Büyükşen (54) hayatını kaybetmiş, pencereden atlayıp kaçan kızları yaralanmıştı.
Esra Taş, Abdullah Başdemir, Mustafa Okşen, Ertuğrul Çelik, Zekeriya O, Afganistan uyruklu A.U. tutuklanmış, bir süre sonra A.U. ile Zekeriya O. adli kontrol şartıyla tahliye edilmiş, A.U. hakkında takipsizlik kararı verilmişti.
Tutuklu sanıklardan Mustafa Okşen ise cezaevinde rahatsızlanmış, kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirmişti.
İddianamede, sanıklardan Ertuğrul Çelik, Abdullah Başdemir ve Esra Taş'ın 2'şer kez ağırlaştırılmış müebbet hapsi, evi katil zanlısına tarif eden Zekeriya O'nun ise "tasarlayarak adam öldürmeye yardım etme" suçundan 2 kez 20 yıla kadar hapsi istenmişti.