Konya Aydınlar Ocağı Edebiyatımızın Aksakalı Prof. Dr. Saim Sakaoğlu’nun 84.yaşı vesilesiyle vefa programı düzenledi.
Aydınlar Ocağı Başkanı Dr. Mustafa Güçlü, TYB Konya Şubesi Başkanı Ahmet Köseoğlu, Selçukya Kültür ve Sanat derneği Başkanı Fatma Şeref Polat ve makam şoförü Mehmet Anadolu’nun Sakaoğlu ile ilgili birer konuşma yaptığı programda Sakaoğlu da mektuplarıyla makale ve kitapları hakkında bilgiler verdi.
İl Halk Kütüphanesindeki programın açılış konuşmasını yapan Aydınlar Ocağı Başkanı Güçlü Sakaoğlu’nun daima prensipli ve intizamlı bir görüntü arz ettiğine işaret ederek “Toplumun zor model insanlara ihtiyacı var. Rabbim hangi konuda olursa olsun; kaos, tıkanıklık, sıkışıklık dönemlerinde toplumun önünün açılması öneriyor o bu konudaki rol model insanların hatasına bile sevap veriyor. Yeter ki toplumun yolunu tıkamayın. Hocam da bizim kültür dünyamızın zarif, nahif, latif bir rol model insanıdır” dedi.
Daha sonra, bütün eserlerinin de sergilendiği kürsüye gelen Prof. Dr. Saim Sakaoğlu 1991 yılından beri yazdı ve aralarında, yurt dışındaki dostlarına göndermek üzere İngilizce ve Fransızca kaleme aldığı mektuplarından da bulunduğu koleksiyonundan bahsederek “Benim dünyamda bir mektup kavramı var. Günümüzde artık insanlar mektup yazma kültüründen, geleneğinden uzaklaşmış durumdalar. İnternetten, WhatsApp veya diğer teknolojik yazışmalardan bahsetmiyorum; elle ve kalemle yazılmış, zarfa konulup üzerine pul yapıştırılan, postaneye gidip memura teslim ettiğimiz mektuplardan bahsediyorum” dedi.
Özenle muhafaza ettiği yirmi yıllık mektupları kitap haline getirdiğini anlatan Sakaoğlu “Edebiyat tarihimizde zaman zaman eşine dostuna yazan kişiler mektuplarını bir araya getirip kitap yaptığı görülür. Mesela Cahit Sıtkı Tarancı da şair dostu Ziya Osman Saba'ya yazdığı mektupları (Ziya'ya Mektuplar) adıyla bir araya getirip kitap yapmıştır” diye konuştu.
Kitapları hakkında bilgiler de veren Sakaoğlu, “Cumhuriyetin 50. yılına ithaf kitap çıkarmak bana nasip olmuştu. Şimdi son kitabım Cumhuriyetin 100. yılına ithaf edilen bir kitap oldu. Bundan dolayı da bahtiyarım” dedi.
Sakaoğlu Hocanın Nev-i Şahsına Münhasır Hâlleri olduğunu kaydederek sözlerine başlayan Türkiye Yazarlar Birliği Konya Şubesi Başkanı Ahmet Köseoğlu’da “Saim Hocamız ülkesine, şehrine, mahallesine, caddesine, sokağına ilkokuluna, ortaokuluna, lisesine; çiçeğine, böceğine ağacına, çeşmesine, pınarına, delisine, velisine, bakkalına, çakkalına hülâsa yaşadığı şehrin her şeyine bigâne kalmayan ve hatta meftun olan bir numune-i şahanedir” diye konuştu.
Saim Sakaoğlu’nun Konya’ya geleden uzun yıllar önce Lise öğrenciliği döneminde ulusal gazetelerde aldığı ödüllerden tanıdığını söyleyerek konuşmasına başlayan Selçukya Kültür ve Sanat Derneği Fatma Şeref Polat ise “Daha sonra mesleğim nedeniyle bir süre edebi çevrelerden uzak kalsam da ilk kitabım yayınlandıktan sonra katıldığım bir programda Saim Sakaoğlu hocamın konuşmacı olduğunu görünce İstanbul’dan davet edildi zannetmiştim; meğer o zaten Konya’lıymış. Biz de o günden sonra yaramaz öğrencileri olarak kendisinden olabildiğince istifade etmeye, öğrenmeye çalıştık” dedi.
Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dekanı olduğu yıllarda makam şoförlüğünü yapan Mehmet Anadolu’da “Hocam 1988 yılında Erzurum'dan Konya'ya geldiğinden itibaren 6 yıl şoförlüğünü yaptım. Avrupa menşeli makam arabalarının gümrüğe teslim edilesi talimatından sonra yeni bir araba tahsis edilmeyince hocam, beni yanından salmamak için; yakıtını da kendisi karşılamak üzere şahsi arabasını makam aracı olarak kullanmasına izin verilmesi talebiyle Rektörlüğe bildirdi. Böylece ben hocamın yanında kaldım ve dört oğlumun nikah şahidi oldu. Kızımın şahitliğini ise eşi Yurdanur Hanım yaptı” dedi.
Program sonunda Sakaoğlu; Güçlü, Köseoğlu, Polat ve Anadolu’ya son kitabını armağan ederken Güçlü’de Sakaoğlu’na teşekkür beratı ile kitap takdim etti.