Ev sahipleri ile kiracılar arasındaki anlaşmazlıklar, günlük yaşamda sıkça rastlanan durumlardan biridir. Kiralardaki ani yükselişler nedeniyle, ev sahipleri, mevcut, daha düşük bir bedelle kiralanan kiracılarını çıkarıp, mülkünü daha yüksek bir kira bedeliyle yeniden kiralamak istemektedirler.
Öte yandan, kiracılar yüksek kira maliyetleri nedeniyle yeni bir yer bulmada güçlük çektiklerinden, bu durumu kabul etmeyip, yaşanan ihtilafı hukuki bir boyuta taşımaktadırlar. Bu yazımızda kiracı tahliyesi sebepleri ve yolları üzerine odaklanacağız. Uygulamada en sık karşılaşılan tahliye yollarından biri olan tahliye taahhütnamesi ile tahliye üzerinde bilhassa durulacaktır.
Ev sahibi tarafından kiraya verilen konut ve işyerleri için, kiracılarla yılın başında bir kira anlaşması yapılır. Bu anlaşmada, belirlenen kira bedeli kiracıdan talep edilir. Ancak, çeşitli nedenlerle ev sahibi, kiracısını konutundan veya iş yerinden çıkarmak isteyebilir. Peki, ev sahibi hangi durumlarda kiracıyı evden çıkarabilir, Tahliye için hangi adımlar izlenmelidir? Gelin, bu soruların yanıtlarını birlikte öğrenelim.
Ülkemizde, yüksek enflasyon ve yaşam maliyetinin artması gibi nedenlerle, ev sahiplerinin kiraları artırma ihtiyacı ortaya çıkmaktadır. Ancak, zam yapılırken makul bir sınırın aşılması engellenmelidir. Bu, ev sahiplerinin mevcut kiracılarını çıkarmak için yollara başvurmalarına neden olmaktadır.
Ev sahipleri arasında kiracı nasıl çıkarılır konusu, son dönemlerde sıkça merak edilen bir konu haline gelmiştir. Ev sahiplerinin mevcut kiracıyı çıkarmak için başvurabileceği etkili yöntemlerden biri, ihtiyaç ya da tadilat gerekçesiyle tahliye talebidir. Ev sahibi, eşi, oğlu, babası, annesi veya yasal olarak bakmakla yükümlü olduğu diğer bireyler için ev veya iş yeri gerektiğinde, kiracısını tahliye edebilir. Kiracı kira ödemesini geciktirirse veya anlaşmada belirtilen tutarı eksik öderse, ev sahibi kiracıya ihtarname gönderebilir. Kiracı, 30 gün içinde ödeme yapmazsa, ev sahibi tarafından kiracıya icra ihbarnamesi gönderilir. İhbarnameden sonraki 30 gün içinde ödeme yapılmazsa, icra [hukuk mahkemesine başvurularak kiracının tahliyesi talep edilir.
Gayrimenkul kiralamalarında, mal sahibi ile kiracı arasında yapılan yazılı anlaşmalar, kira sözleşmesi olarak adlandırılır. Bu sözleşme, ev sahibi ile kiracı arasında olası sorunların kolayca çözülebilmesi amacıyla önem taşır. Konut kira sözleşmeleri genellikle yıllık olarak düzenlenir.
Kiracının mülkü kötüye kullanması, çevreyi rahatsız etmesi gibi durumlar sözleşmenin feshedilmesine yol açabilir. Bazen ev sahipleri, mevcut kiracıyı çıkarmak amacıyla sözleşmeyi feshetmek isterler. Bu durumda sıkça karşılaşılan 1 yıllık kira sözleşmesi bitince ev sahibi kiracıyı çıkarabilir mi sorusu ortaya çıkar. Bu sorunun yanıtı, makalemizde detaylı olarak açıklanmıştır.
Öncelikle, kira sözleşmesinin belirlenen süresinin sonunda, sözleşmeyi sonlandırma hakkı esas olarak kiracıya aittir. Ancak, sürenin sona ermesiyle birlikte, ev sahibinin de kiracıyı çıkarma hakkı bulunmaktadır. Örneğin, ev sahibi, yasal olarak bakmakla yükümlü olduğu bir bireyin ihtiyacı nedeniyle, kiracıdan tahliye talebinde bulunabilir.
Bu durumda, mevcut kiracı nasıl çıkarılır konusuna bir örnek verelim. Sözleşmenin bitiş tarihinden itibaren 1 ay içerisinde, sulh hukuk mahkemesinde dava açılması gerekmektedir. Diyelim ki, 15 Ekim 2024 tarihinde bir yıllık kira sözleşmesi yapılmış. Sözleşmenin bitiş tarihi 15 Ekim 2024'tür. Ev sahibi, sözleşmenin bitiş tarihinden 3 ay önce, yani 15 Temmuz 2024 tarihinden önce, ihtiyaç nedeniyle sözleşmeyi feshettiğini kiracıya bildirmelidir. Kiracı, 15 Ekim 2024 tarihinde mülkü teslim etmezse, ev sahibi 1 ay içinde, yani 15 Kasım 2024 tarihine kadar dava açarak mülkü tahliye edebilir.
Ev sahipleri, kiraya verdikleri mülkler için yıllık olarak zam yapma hakkına sahiptir. Kira sözleşmesinde belirlenen zam oranına uyulmalıdır. Eğer sözleşmede kira artışı hakkında bir hüküm bulunmuyorsa, tüketici fiyat endeksinin 12 aylık ortalamasındaki değişim oranını aşmamak koşuluyla, adil bir kira artışı yapılabilir. Ancak, bu süre 5 yıl ile sınırlıdır.
Bu sınırlama nedeniyle, ev sahibi 5 yıl sonunda kiracıyı çıkarabilir mi sorusu gündeme gelir. Bu sorunun yanıtı şu şekildedir; Beşinci yılın sonunda, ev sahibi veya kiracı, yeni kira yılı için uygulanacak kira bedelinin belirlenmesini talep edebilir. Yeni kira bedelinin, kiracı tarafından kabul edilmemesi veya kiracının ödemede gecikmesi durumunda, ev sahibi tahliye talebinde bulunarak kiracıyı mülkten çıkarabilir.
Özetlemek gerekirse; kira sözleşmesi belirli bir süre için yapılmış olsa da, sürenin sona ermesi, kiracının mülkten çıkarılması için yeterli bir neden teşkil etmez. Bu durumda, kiracı nasıl çıkarılır sorusuna verilecek cevap şu şekildedir; Kiracı, yalnızca yasalarda belirtilen nedenlerle tahliye edilebilir. Bir yılın sonunda, sözleşme gereği ev sahibi zam yapabilir. Kiracı, bu yeni miktarı ödeyemezse, tahliye talebinde bulunulabilir. Ya da beşinci yılın sonunda, ev sahibi kira tespit davası açarak yeni bir kira bedeli belirleyebilir. Bu yeni miktarı kiracı ödemezse veya ödemede gecikirse, yine ev sahibinin tahliye talep hakkı bulunur.
Kiracıyı çıkarmak, ev sahipleri için bazen kaçınılmaz bir durum olabilmektedir. Ancak, bu sürecin hukuki kurallara uygun şekilde yürütülmesi büyük önem taşımaktadır. 2024 yılı itibarıyla Türkiye’de, kiracıyı çıkarmak için izlenmesi gereken adımlar aşağıdaki gibidir:
Kiralama Sözleşmesini İnceleyin: İlk olarak, kiracıyla yapılan kira sözleşmesini dikkatle inceleyin. Sözleşmede yer alan hükümlere uygun hareket etmek, hukuki sürecin sağlıklı ilerlemesini sağlar.
Kanuni Fesih Sebeplerini Belirleyin: Türk Borçlar Kanunu ve Türk Ticaret Kanunu’nda belirtilen geçerli sebeplere dayanarak kiracıyı çıkarmak mümkündür. Örneğin, kira borcunun uzun süre ödenmemesi, mülkün kötüye kullanılması gibi sebepler geçerli fesih nedenleridir.
İhtarname Gönderin: Kanuni fesih sebepleri varsa, kiracıya yazılı bir ihtarname gönderilir. İhtarname, kiracının eksiklikleri gidermesi veya kira borçlarını ödemesi için belirli bir süre tanımalıdır.
Arabuluculuk Sürecini Değerlendirin: Türkiye’de, 2024 yılı itibarıyla, kira ilişkilerinde arabuluculuk süreci zorunlu hale gelmiş olabilir. Bu süreci izlemek, mahkemeye başvurmadan önce taraflar arasında anlaşmaya varılmasına yardımcı olabilir.
Mahkemeye Başvurun: Arabuluculuk süreci sonuçsuz kalırsa veya arabuluculuk zorunlu değilse, mahkemeye başvurulabilir. Kiracıyı çıkarmak için dava açılmalıdır. Mahkeme süreci, hukuki prosedürlere uygun şekilde yürütülmelidir.
Hukuki Yardım Alın: Kiracıyı çıkarma sürecinde, bir hukuk profesyonelinin yardımı önemlidir. Avukat, doğru belgelerin hazırlanması, mahkeme duruşmalarında temsil edilme ve hukuki sürecin doğru yönetilmesinde size rehberlik eder.
Sonuç olarak: Kiracıyı çıkarmak karmaşık bir süreç olabilir ve hukuki kurallara uygun davranmak büyük önem taşır. Her adım, Türk hukuk sistemine uygun olarak atılmalı ve taraflar arasında adil bir çözüm sağlanmalıdır.
Kira sözleşmeleri, mal veya mülk sahibi ile kiracı arasında yapılan ve belirli bir süre boyunca devam eden hukuki anlaşmalardır. Ancak, taraflardan biri sözleşmeyi sonlandırmak isteyebilir. Kira sözleşmesini sona erdirmek için belirli adımlar izlenmelidir ve bu süreç, hukuki prosedürlere uygun şekilde gerçekleştirilmelidir.
Kira Sözleşmesi Şartlarına Göz Atın: İlk olarak, kira sözleşmesinin şartlarını detaylı bir şekilde inceleyin. Sözleşmede belirtilen koşullara uygun şekilde fesih yapılması önemlidir. Sözleşme süresi, fesih bildirim süresi ve diğer önemli maddeler bu aşamada gözden geçirilmelidir.
Fesih Bildirimi Hazırlayın: Kira sözleşmesini sonlandırmak istiyorsanız, karşı tarafa yazılı bir fesih bildirimi göndermelisiniz. Bu bildirimde, sözleşmenin hangi maddesi gereğince feshedildiğini belirtmek önemlidir. Ayrıca, fesih tarihini açıkça belirtmek ve gerekirse sözleşmede öngörülen bildirim süresine uymak gerekmektedir.
Yasal Bildirim Sürelerine Uyun: Birçok ülkede, kira sözleşmelerinin feshi için belirli yasal bildirim süreleri vardır. Bu sürelere uymak, hukuki sorunların önlenmesi açısından önemlidir. Yasal sürelerin ihlali, kiracı veya mal sahibi için yasal yaptırımlara yol açabilir.
Hukuki Danışmanlık Alın: Karmaşık bir durum varsa veya sözleşmenin detayları konusunda belirsizlikler varsa, bir hukuk danışmanına başvurmak faydalı olabilir. Hukuki uzmanlık, sürecin doğru şekilde yönetilmesine yardımcı olabilir ve tarafları olası hukuki sorunlardan koruyabilir.
Anahtarları ve Mülkü İade Edin: Fesih tarihinde, kiracı, sözleşmeye uygun şekilde çıkmalıdır. Anahtarlar teslim edilmeli, mülk temizlenmeli ve varsa herhangi bir hasar durumunda anlaşmaya varılmalıdır.
Kira sözleşmelerinin feshi, karmaşık bir süreç olabilir; bu nedenle, her adımın dikkatlice ve yasalara uygun şekilde atılması önemlidir. Taraflar arasında açık iletişim ve adil bir süreç, olası hukuki anlaşmazlıkların önlenmesine yardımcı olabilir.
Kiracıyı evden çıkarma süreci, adil ve hukuki adımların takip edilmesini gerektirir. Ev sahipleri, yerel yasal düzenlemelere tam olarak hakim olmalı ve gerektiğinde hukuk profesyonellerinden. Hukuki süreç, her iki tarafın haklarına saygı gösterilerek ve adalete uygun bir şekilde yönetilmelidir.
Ev sahipleri için, kiracı ile yaşanan anlaşmazlıklar veya uyumsuzluklar nedeniyle kiracıyı evden çıkarmak, hassas bir konu olabilir. Ancak, bu durumun yasal süreçlere uygun ve adil bir şekilde yönetilmesi büyük önem taşır. Bu makalede, yeni ev sahibinin kiracıyı evden çıkarma sürecini anlamak ve yönetmek için gerekli bilgiler sunulmaktadır.
Yeni bir ev sahibi olarak, kiracıyı evden çıkarmadan önce, yerel kira yasalarını ve kiracı haklarını anlamak önemlidir. Her ülkede ve bazen eyalet veya şehir bazında farklılık gösteren bu yasalar, ev sahiplerine belirli yükümlülükler ve sınırlamalar getirir. Kiracıyı evden çıkarmak için izin gereken süreçleri bilmek, yasal sorunlardan kaçınmak açısından kritik öneme sahiptir.
Ev sahibi ve kiracı arasındaki sorunları çözmek için öncelikle diyalog kurulmalıdır. İki tarafın ihtiyaçlarını ve endişelerini paylaşarak anlayış sağlamak, mahkemeye gitmeden önce sorunları çözmek için etkili bir yöntem olabilir. Kiracıyla iletişim kurarak sorunları anlamaya ve çözüm yolları aramaya çalışmak, ev sahibi için daha olumlu sonuçlar doğurabilir.
Yasal süreçler karmaşık olabilir ve ev sahipleri için riskler taşıyabilir. Kiracıyı evden çıkarma sürecinde yasal danışmanlık almak, doğru adımların atılmasına yardımcı olabilir. Bir avukat, kira sözleşmesi ve yerel yasa hükümleri konusunda rehberlik edebilir ve sürecin yasal olarak doğru yürütülmesine yardımcı olabilir.
Kira sözleşmesine uyulması, ev sahipleri için önemlidir. Kiracının sözleşmeyi ihlal etmesi durumunda, sözleşmeye uygun adımlar atılmalıdır. Ancak, bu adımların yine de yasalara uygun olması gerektiği unutulmamalıdır.
Eğer diyalog, anlaşma veya hukuki danışmanlık ile sorunlar çözülemezse, ev sahibi yasal çıkarma sürecine başvurabilir. Bu süreç, yerel yasalara uygun olarak belirli adımları içerir ve genellikle mahkeme kararı gerektirir. Ancak, yine de bu sürecin adil bir şekilde yürütülmesi ve kiracının haklarına saygı gösterilmesi önemlidir.