TBMM (AA) - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "AK Parti 2002'de Meclis'e geldiğinde Yolsuzlukları Araştırma Komisyonu kurdu. İnşallah aynı şeyi yapacağız, Yolsuzlukları Araştırma Komisyonu kuracak, bütün yolsuzlukları milletin önüne koyacağız." dedi.
Kılıçdaroğlu, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun, "rüşvet alan siyasetçi" hakkındaki sözlerine konu olan kişiye kimsenin dokunmadığını söyledi.
AK Parti ve MHP'ye oy verenlere seslenen Kılıçdaroğlu, temiz siyaset isteyenlerin; bu kirliliğe yol açanlar ile rüşvet alanlara soruşturma açamayan savcı istemeyenlerin haktan, adaletten ve CHP'den yana olmasını istedi.
Devleti yönetenlerin topluma örnek olması gerektiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, son günlerde bazı gazete haberlerinde, vergi cennetlerine kaçırılan tutarların yer aldığını anlattı.
Kılıçdaroğlu, 2006'da vergi cennetlerine ilişkin bir düzenleme yapıldığını ancak aradan geçen sürede buna ilişkin kararname çıkarılmadığını ifade ederek, "2006-2021 bu kararname niçin çıkmıyor? Ben söyleyeyim, uyuşturucu baronlarının paraları ve rüşvet paraları için çıkmıyor. Rüşveti alacaksın oraya götüreceksin, oradan Türkiye'ye getireceksin, meşruiyet kazandıracaksın. Uyuşturucu paralarını oradan getireceksin, meşruiyet kazandıracaksın. Türkiye'yi kocaman bir çamaşırhaneye döndürdünüz. Rüşvetin, baronların paralarının, fuhuş, insan kaçakçılığı paralarının meşrulaştırıldığı bir Türkiye'yi siz kabul ediyor musunuz?" diye sordu.
- "Kara kış ekonomisi"
CHP Lideri Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin "kara kış ekonomisi" yaşayacağını; vatandaşların faturalarını ödeyemediğini, daha zamlar gelmediği için bahar yaşandığını savunarak, "Kara kışta göreceksiniz Erdoğan ekonomisinin milleti nasıl perişan ettiğini. Yağmur gibi zamlar gelecek." diye konuştu.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının internet sitesinde, elektrik faturasını ödeyemeyenlere ilişkin verilerin paylaşıldığını aktaran Kılıçdaroğlu, buna göre, Ocak 2021'de 1 milyon 37 bin olan rakamın, Nisan 2021'de 5 milyon 166 bine yükseldiğini bildirdi. Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Milletin gözünü boyamak için Erdoğan Tarım Kredi Kooperatiflerinin marketine gidiyor, 'Fiyatlar gayet uygun' diyor. Sana göre fiyatlar çok uygun. Sen elektrik, su, doğal gaz, dolmuş, taksi, uçak parası ödemezsin. Sen bedava yaşıyorsun zaten. Sen acaba 2 bin 825 lira aylık alan bir asgari ücretlinin nasıl geçindiğini biliyor musun? Bu asgari ücretli elektrik, su, doğal gaz, yol masrafı, okul masrafı, kira öder. Sen oturup bir ay 2 bin 825 lirayla geçin bakalım, nasıl oluyor? Erdoğan sözde markete gidiyor, kamuoyuna açıklamalar yapıyor, cebinden parayı çıkarıp 1000 küsur lira ödüyor, 'Fiyatlar gayet uygunmuş' diyor. Sen fiyatların ne olduğunu bilmiyor musun? Türkiye'yi nereden nereye getirdiğini bilmiyor musun?"
Konut kiralarındaki artışa dikkati çeken Kılıçdaroğlu, Ağustos 2020-Ağustos 2021 arasında İstanbul'da yüzde 63, Ankara'da ise yüzde 35 artış olduğunu söyledi.
- "Demokratik yollarla hesap sormalı"
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, "elin oğlunun" düşük faizle, Türkiye'nin ise çok yüksek faizle borçlandığını savunarak, Türkiye'nin borcunun 171 milyar dolarının kur farkından kaynaklandığını söyledi.
Bu borcu fakir fukaranın ödeyeceğini dile getiren Kılıçdaroğlu, vatandaşların, Türkiye'yi bu hale getirenden demokratik yollarla hesap sorması gerektiğini öne sürdü.
Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
"Bazen soruyorlar, 'Siz bunlardan hesap sormayacak mısınız?' diye. AK Parti 2002'de Meclis'e geldiğinde Yolsuzlukları Araştırma Komisyonu kurdu. İnşallah aynı şeyi yapacağız, Yolsuzlukları Araştırma Komisyonu kuracak, bütün yolsuzlukları milletin önüne koyacağız. Bütün uzmanları, denetim elemanlarını çağıracağız. Geçmişte ne yaptılarsa aynısını yapacağız. Farklı bir şey yaparsak diyecekler ki 'bunlar intikam alıyor.' Hayır, devlet kin ve intikam duygusuyla değil adalet ile yönetilir. Ama birisi devleti soyuyorsa, tüyü bitmemiş yetimin hakkını alıyorsa, ağzındaki lokmayı yiyorsa kusura bakmasınlar onun da hesabını sormamız lazım. Aksi halde devleti yönetemezsiniz. Devletin bürokratik kademelerinden bütün hırsızları temizleyeceğim, bunun sözünü veriyorum."
İktidarın, yönetimden gideceğini anladığı için en küçüğünden en büyüğüne vurgun yapmaya çalıştığını iddia eden Kılıçdaroğlu, "Baronlara dokunamıyorlar bile. Hapisteki baronu serbest bırakıyorlar. Çünkü o baron siyasetçiyi teslim almıştır, satın almıştır. Eğer bir uyuşturucu baronu bir siyasetçiyi parayla satın alıyorsa, onun bu memlekete vereceği ne fayda var?" sorusunu yöneltti.
Kılıçdaroğlu, Türkiye'de düzgün, yeni ve ahlaklı bir sayfa açacaklarını, böylece ülkeye en büyük hizmeti yapmış olacaklarını, bu şekilde adaleti de ayağa kaldıracaklarını ifade etti. Kılıçdaroğlu, "Saraydan talimat alıp ona göre karar veren ve dava açan savcılara da sesleniyorum; siz de kendi geleceğinizi düşünün. Adaleti yerine getirmek, saraydan talimat almakla olmaz. Saraydan talimat alıp karar veriyorsanız, sizin adalet mekanizması içinde de ahlaki düzende de yeriniz yoktur. Siz adalet değil, adaletsizlik dağıtıyorsunuz. Biz bunları düzeltemezsek o zaman niye siyaset yapıyoruz?" dedi.
- "Bunları unutacak mıyım sevgili Erdoğan?"
Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul'da bir araya geldiği kantinci esnafının, salgın döneminde "sahipsiz ve yalnız kaldıklarını" söylediğini aktardı.
Toplam 50 bin kantinde, yaklaşık 300 bin çalışan bulunduğunu kaydeden Kılıçdaroğlu, kantinlerin aile işletmesi olarak faaliyet gösterdiğini, çalışanlarının yüzde 60'ının kadın olduğunu dile getirdi. Kadınların çalışıp, üretmesinin önemine işaret eden Kılıçdaroğlu, "Milli Eğitim Bakanlığına çağrı yapalım; 2 yıl süreyle kantincilerden kira almayın." dedi.
Emekli polislerle de, her türlü engellemeye rağmen bir araya geldiğini anlatan Kılıçdaroğlu, İstanbul'da da emekli polislerle buluşacağını bildirdi. Kılıçdaroğlu, Emniyet teşkilatının 150 yıllık bir kurum olduğunu ancak sıcak siyasetin girmesiyle liyakatin yerle bir edildiğini iddia ederek, "Emniyet müdürüyle konuşuyorum, 'Öyle bir haldeyiz ki, bekçinin masasını değiştiremiyorum, değiştirdiğim an 7-8 telefon birden geliyor. Ben nasıl yöneteceğim?' diyor. Eğer siyaset, polise ve yargıya müdahale ederse Türkiye'de yeraltı dünyası güçlenmiş olur. Şu anda hükümete, şöyle veya böyle talimat veren yeraltı dünyasıdır. Çok iddialıyım. Zindaşti'yi serbest bırakan kim? Orta Doğu'nun en büyük baronu, polis yakalamış, hapse atmış. Kim serbest bıraktı bu adamı?" diye konuştu.
İki askerin yakıldığı görüntülerin yer aldığı videoya işaret eden Kılıçdaroğlu, bu olayda talimat verdiği iddiasıyla tutuklanan ancak daha sonra serbest bırakılan terör örgütü mensubunun, buna ilişkin bir haber üzerine yeniden tutuklandığını anlattı. Kılıçdaroğlu, "Kim bu adamı serbest bıraktı? Kaç lira para aldı da serbest bıraktı? Erdoğan bütün bunların karşısında neden susuyor? Sen baronlardan mı halktan mı yanasın? Sezgin Baran Korkmaz'ı önce kim tutukladı, sonra kim serbest bıraktı? Serbest bırakan adamlarla ilgili kararı alan insanlardan birisini getirdin Adalet Bakanlığına Bakan Yardımcısı yaptın, yasa dışı görev yaptı diye. Birisini de getirdin Anayasa Mahkemesine üye yaptın. Ben bunları unutacak mıyım sevgili Erdoğan? Asla unutmam. Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytansa, ne olursa olsun haksızlık karşısında asla ve asla susmayacağım." ifadelerini kullandı.
(Sürecek)