IPM İklim Çalışmaları Koordinatörü Dr. Ümit Şahin, Türkiye'nin enerji dönüşümünün sera gazı emisyonlarını azaltmanın yanında istihdam, sağlık, eğitim gibi sosyo-ekonomik alanlarda yan faydalar sağlayacağını söyledi.
Sabancı Üniversitesi İstanbul Politikalar Merkezi (IPM) İklim Çalışmaları Koordinatörü Dr. Ümit Şahin, Türk-Alman Çevre Yürütme Komitesi'nin hayata geçirdiği ve 4 yıl süren "Yenilenebilir Enerjinin Sosyal ve Ekonomik Faydalarının Tespiti ve Yaygınlaştırılması Projesi (COBENEFITS)" Kapanış Toplantısı'nda, bu projede gerçekleştirilen tüm eğitimlerin bağımsız araştırmacılar tarafından verilmesinin örnek teşkil ettiğini söyledi.
"Yenilenebilir enerji dönüşümünü öncelemek jeopolitik risklerden uzak tutar"
Proje ile Türkiye'nin yeşil dönüşümünde gerekli politikaların oluşturulması konusunda ihtiyaç duyulan bilgilerin ortaya çıkarıldığını vurgulayan Şahin, "Proje sonucunda şunu gözlemledik, projenin birçok kazananı oldu. Ancak Çevre, Enerji ve Sağlık bakanlıkları gibi birçok bakanlık projenin ana fayda sağlayıcıları oldu. Aynı zamanda proje ile Türkiye'nin aktif iklim politikalarına katkı ve enerjinin yeşil dönüşümü için bilimsel destek sağlamak amaçlandı" diye konuştu.
Şahin, Rusya'nın Ukrayna'ya açtığı savaş sonrası enerji alanında istikrarsızlık ve küresel enerji fiyatlarında aşırı bir yükselme yaşandığını belirterek, "İklim değişikliği konusunda adım atmamanın dezavantajları ortaya çıktı. Yenilenebilir enerji dönüşümünü öncelemek sizi tüm bu jeopolitik risklerden uzak tutacaktır. Biz de projede özellikle iklim değişikliği ile mücadele yanında iklim değişikliği ile mücadelede sosyo-ekonomik yan faydaları ortaya çıkardık. Modellerle destekledik. Projede enerji dönüşümünde istihdam, sağlık ve eğitim gibi yan faydalar ortaya çıktı" değerlendirmesinde bulundu.
"Türk-Alman ilişkileri sağlam temeller üzerine kurulu"
Almanya Federal Cumhuriyeti Büyükelçiliği Birinci Sekreteri Martin Vetter de Türk Alman ilişkilerinde çevre çalışmalarının sağlam temeller üzerine kurulu olduğunu söyledi.
Enerji sektöründe uzun yıllardır karşılıklı fayda üzerine güçlü iş birlikleri kurulduğunu ifade eden Vetter, "Son etkinlikte şebeke esnekliği, hidrojen ve yeşil hidrojen projeleri üzerine görüşmeler yapıldığını ve verimli geçtiğini öğrendik. Hiç şüphesiz geçen yıl Türkiye'nin Paris Anlaşması'nı imzalaması ve net sıfır emisyon hedefinin koyulması tüm dünyada olumlu karşılandı. Bu aynı zamanda enerji ve çevre sektöründe yeni iş birliklerini gündeme getirdi" diye konuştu.
COBENEFITS Projesi Direktörü Sebastian Helgenberger ise projenin Türkiye'nin enerji kaynaklı atmosferik emisyonlarına sebep olan kirleticilerin insan sağlığı üzerine etkilerini incelediğini ifade etti.
Elektrik ihtiyacının tüm dünyada arttığı gibi Türkiye'de de artacağını anımsatan Helgenberger, "Çalışma Türkiye'nin sağlık sistemi üzerindeki yükün hafifletilmesi için enerji sektörünün yenilenebilir enerji aracılığıyla karbonsuzlaştırılmasının yan faydalarını (co-benefit), sağlık maliyeti tasarrufu ve erken ölümlerin azalması gibi konuları ölçmek üzerine odaklandı."