Beşiktaş'ta esnaf ziyareti gerçekleştiren AK Parti'nin İBB Başkan adayı Murat Kurum, burada basın mensuplarına çiçek takdim etti, İstanbul'un her yerinin çiçek bahçesine döneceğini söyledi.
Bir basın mensubunun, "Sökülen dikey bahçeler geri konulacak mı?" sorusuna Kurum, "Tabii ki konulacak. Hep diyorum iklim değişikliği diye. Bu mücadeleyi yapabilmeniz için yeşil alanları artırmanız lazım, korumanız lazım. Dolayısıyla iklim değişikliği ile mücadele konusunda yutak alan dediğimiz yeşil alanların artırılması lazım. Biz 2053 net sıfır emisyon hedefi koyduk. Sözde çevrecilik olmaz. Dikey bahçelerimiz de geri gelecek. Yeni bahçelerimiz, mahalle parklarımız geliyor. Mahalle millet bahçeleri geliyor. Her mahallede bahçemiz olacak" yanıtını verdi.
Bir vatandaş, Ihlamur Kasrı'nın yakınlarındaki İBB arazisinde annesinin 80 senedir oturduğunu, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun da olduğu bir programda, "Sizi oradan bir yere atmayacağız" şeklinde söz verildiğini ama buna rağmen sorununun çözülmediğini belirterek, Kurum'dan destek beklediğini söyledi.
Kurum, şöyle konuştu:
"Biz istiyoruz ki vatandaşımızın İstanbul'da mülkiyetle ilgili hiçbir sorunu kalmasın. Biz Bakanlığımız döneminde de kendi mülkiyetimizdeki alanlara ilişkin vatandaşımıza her türlü desteği verdik. Burada da Büyükşehir mülkiyeti üzerinde vatandaşımızın yıllardır üzerinde oturduğu tapu tahsis belgesi ile veya başka belgelerle mülkiyet hakkı varsa hakkını da koruyacağız ve el ele inşallah dönüşüm süreçlerini yürüteceğiz. İstanbul'un her yerinde bunu yapmak istiyoruz. Çünkü İstanbul’un bir deprem riski var. Deprem riskini inşallah sizlerle birlikte kaldıracağız. İstanbul’daki bu çileyi, bu karmaşayı, bu problemleri kaldırmak için sizlerle birlikte belediye başkanlarımızla birlikte geleceğiz, hizmet edeceğiz."
Beşiktaş'taki balıkçılar çarşısına da uğrayan Kurum, burada balıkçılarla bir süre sohbet etti.
Kurum, Cumhur İttifakı'nın seçim çalışmalarına ilişkin soru üzerine şunları söyledi:
"31 Mart gecesine kadar Cumhur İttifakımızla birlikte İstanbul'un her yerinde bugüne kadar olduğu gibi olmaya devam edeceğiz. Bunu da sokakta görüyoruz. Bugün Beşiktaş'tayız. Sokaktaki heyecanı, motivasyonu görüyoruz. 31 Mart'ta büyük bir zaferi de İstanbullularla birlikte kazanıyor olacağız. Tabii ki İstanbullular artık değişim bekliyor ve bu değişimi emin olun sokakta her yerde görüyorsunuz, şahit oluyorsunuz. Bu motivasyon bizi de açıkçası çok heyecanlandırıyor. Tabii ki İstanbulluların bugün yaşadığı işte trafik problemiyle alakalı, karmaşayla alakalı buradaki güvensizlikle alakalı, hizmet değil de eser değil de sosyal medya belediyeciliğiyle alakalı şikayetlerini de hep görüyoruz. Algı belediyeciliğiyle alakalı rahatsızlıklarını görüyoruz. Şunu duymak çok güzel, 'Ya biz sizi biliyoruz. Siz söylediğinizi yapıyorsunuz. Hem bakanlığınız döneminde hem genel müdürlüğünüz döneminde bunu yaptınız. Biz şahidiz.' Malatyalısı, Elazığlısı, Giresunlusu, Trabzonlusu, Bartınlısı, Kastamonulusu bizi orada gördü. Dolayısıyla bizim söylemlerimizle alakalı herhangi bir tereddütleri yok. Çünkü yaptık, yapacağız. Bu anlayışı sadece İstanbul'umuz için inşallah sergileyeceğiz."
İstanbul'da beklenen depreme ilişkin yapılacak çalışmalar hakkında Kurum, şunları kaydetti:
"Aylardır bilim insanlarımızla yapmış olduğumuz çalışmaları İstanbullu hemşehrilerimizle perşembe günü saat 11.00'de büyük bir coşkuyla büyük bir heyecanla büyük bir katılımla bilim insanlarımızın, sivil toplum örgütlerimizin, muhtarlarımızın, derneklerimizin katılımıyla tüm İstanbullularla paylaşıyor olacağız. Ardından üç lansmanımız daha olacak. Hem deprem dönüşümüyle alakalı, hem trafik çilesini ortadan kaldıracak çözümlerimizle alakalı, hem de İstanbul'un yeşilini arttıracak, mavisini koruyacak ve paylaşan İstanbul'u sosyalleşen, mutlu olan İstanbul'u anlatacak projelerimizi de detaylı bir şekilde diğer lansmanlarımızda anlatıyor olacağız."
Gündemlerinin her zaman İstanbul olacağını, 25 Ocak itibarıyla tanıtımlarını başlatacaklarını söyleyen Kurum, şöyle devam etti:
"Birçok mega projemiz olacak. Birçok burada İstanbullunun sorunlarını ortadan kaldıracak irade olacak. Ama bu iradeyi atarken çok yönlü bir irade ortaya koymuş olacağız. Bu irade bir sistem dahilinde atılıyor olacak. Bir projeyi gerçekleştirirken her yönüyle, sosyal boyutuyla, idari boyutuyla, oradaki ekonomik boyutuyla ve insani boyutuyla değerlendiriyor olacağız. Yani burada iş yapmak çile haline gelmeyecek. İstanbullular kendilerini endişe içerisinde hissetmeyecek. Risksiz, endişesiz, problemsiz ve eşsiz bir İstanbul'u bu projelerin her safhasında görecekler. O yüzden burada hem yönetim anlayışıyla hem iyi iş yapma anlayışıyla aslında bir sistemi ortaya koyuyor olacağız. Sadece bir proje olarak, bir eser olarak bakmayacağız. Bu manada da açıklayacağımız asıl olan projeler değil sistem. Buradaki sistemi anlatıyor olacağız. Ve projelerimizle birlikte de sistemle bakış açımızı, İstanbul'a bakış açımızı tüm İstanbullularımızla paylaşıyor olacağız."
Bir basın mensubunun "Mega projelerden biri de Kanal İstanbul mu?" sorusuna Kurum, "İstanbul'un gündeminde olmayan hiçbir şey bizim gündemimizde olmayacak dedik. Bunu ifade ettik. İstanbul halkı neyi istiyorsa, neyi bekliyorsa biz de hep onların isteği ve dilekleri doğrultusunda çalışacağız ve bu beklentileri karşılayacak projeler yapacağız. Öncelik sıralaması olacak." yanıtını verdi.