İSTANBUL (AA) - Bayrampaşa Cezaevi'nde 19 Aralık 2000'de düzenlenen "Hayata Dönüş Operasyonu"nda görev sınırlarını aştıkları gerekçesiyle dönemin jandarma görevlisi 196 sanığın yargılanmasına devam edildi.
Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tarafların avukatları katıldı. Başka suçtan tutuklu bu davadan tutuksuz olan sanık Kamil Öğül, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya bağlandı.
Duruşmada savunma yapan tutuksuz sanık Kamil Öğül, olay zamanı Ankara Özel Asayiş Komutanlığına bağlı bölükte üsteğmen olarak görev yaptığını, operasyondan bir hafta önce İstanbul'a getirildiklerini ve ihtiyat bölüğü olarak görevlendirildiklerini söyledi.
Hasdal'da toplumsal olaylara müdahale eğitimi yaptığını anlatan sanık Öğül, "Operasyon sabahı 5 gibi cezaevine girdik. Bölük 80-90 kişiydi, benim bölüğüm erlerden oluşuyordu. Biz ikinci kata çıktık, bekledik. Mahkumlarla direkt temas halinde değildik. Kapılar da kaynaklıydı. Akşama kadar bekledik, akşam geri döndük. Diğer koğuşların pencerelerinin görüşü kısıtlıydı. İçeride ne olduğu görünmüyordu. Üzerimizde robocop kıyafeti vardı, cop, kask ve koruma kıyafetlerinden oluşuyordu. Rütbelilerde normal tabanca vardı, erlerde yoktu." dedi.
Tahliyeler olunca akşam saatlerinde cezaevinden çıktıklarını, tutuklu ve hükümlüler ile temaslarının olmadığını aktaran sanık Öğül, cezaevine girmek için bir eğitim almadıklarını, atıl bir görev yaptıklarını kaydetti.
Sanığın savunmasının tamamlanmasının ardından ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, tanık Zeki Bingöl'ün adresinin tespiti konusunda daha önceden görevli olduğu kurumlara ve Koruma Şube Müdürlüğü'ne yazı yazılmasına ve diğer eksik hususların giderilmesine karar vererek, duruşmayı erteledi.
- Davanın geçmişi
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, sanıkların 19 Aralık 2000'de Bayrampaşa Cezaevi'nde düzenlenen operasyonda görevli jandarma birliklerinde görev aldığı belirtiliyor.
Sanık olan dönemin 39 jandarma görevlisinin, görev sınırlarını aşarak aşırı güç ve silah kullanıp faili belli olmayacak şekilde 12 kişinin ölümüne sebep oldukları, 29 kişiyi de öldürmeye teşebbüs ettikleri belirtilen iddianamede, özellikle görev sınırları ve silah kullanma yetkilerinin aşılıp aşılmadığına, orantılı veya aşırı güç kullanılıp kullanılmadığına ilişkin delillerin değerlendirilmesinin mahkemeye ait olduğu ifade ediliyor.
İddianamede, suç tarihinde jandarma görevlisi olan sanıkların ölen 12 kişi için ayrı ayrı 20 ile 25'şer yıl arasında hapis cezası öngören "görevin ifası sırasında kasten öldürme" ile 29 mağdur için ayrı ayrı 9 ile onbeşer yıl arasında hapis cezası içeren "görevin ifası sırasında kasten öldürmeye teşebbüs" suçlarından cezalandırılması isteniyor.
Yargılama devam ederken İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca olayla ilgili 157 sanık hakkında ek iddianame düzenlendi. İddianamede, bu sanıkların "kasten öldürme" suçundan cezalandırılmaları talep ediliyor.
Yargıtay 5. Ceza Dairesi, bu iddianame ile Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki dosyanın birleştirilmesine karar verildi. Dosyaların birleşmesi sonucunda sanık sayısı 196'ya yükseldi.