İSTANBUL (AA) - Gazeteci Taha Akyol ve oğlu Ahmet Ertuğrul Akyol'u, "FETÖ operasyonu"yla korkutarak 10 bin dolar ile 320 bin lirasını alan ve tutuklandıktan sonra parayı iade eden 3 sanık, "nitelikli dolandırıcılık" suçundan 4 yıl 10 ay 22'şer gün hapis ve 412 bin 500'er lira adli para cezasına çarptırıldı.
İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuklu sanıklar Engin Kaya ve Ersin Deli katıldı. Tutuklu sanık Halil Beyret'in ise bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlandığı duruşmaya, müştekiler ve avukatları katılmadı. Müşteki Ahmet Ertuğrul Akyol'un avukatının mazeret dilekçesi gönderdiği belirtildi.
Duruşmada, daha önce alınan ara karar gereği tanık olarak dinlenilen polis memuru İ.Ç., olay günü kendilerine Taha Akyol'un dolandırılacağı bilgisinin geldiğini belirterek, bunu engellemek için bankayla irtibat kurarak hesabın bloke edildiğini söyledi.
Söz alan sanıklar, pişman olduklarını belirterek, beraat ve tahliye talebinde bulundu.
- Esas hakkındaki mütalaada sanıkların cezalandırılması istendi
Cumhuriyet savcısı, esas hakkındaki mütalaasının hazır olduğunu belirterek, mahkemeye sundu.
Mütalaada, iş bölümü yaparak fikir ve eylem birliği içerisinde hareket eden sanıkların, olay günü telefonla aradıkları mağdur Ahmet Ertuğrul Akyol'un iradesini, "terör örgütü operasyonu yapıldığını" belirtip kendilerine cumhuriyet savcısı, komiser izlenimi vererek fesada uğrattıkları ve 10 bin dolar ile 320 bin 360 lirasını aldıkları anlatıldı.
Sanıkların, aynı şekilde mağdur Taha Akyol'a yönelik eylemlerinin ise herhangi bir menfaat elde edememeleri nedeniyle teşebbüs aşamasında kaldığı kaydedilen mütalaada, sanıkların Ahmet Ertuğrul Akyol'un zararının da hazırlık aşamasında giderildiği ifade edildi.
Sanıkların, 2 mağdura karşı "nitelikli dolandırıcılık" ve "nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs" suçlarından toplam 5 yıl 3 aydan 17 yıl 6'şar aya kadar hapisle cezalandırılması talep edilen mütalaada, sanık Halil Beyret'in beyanında geçen İbrahim Ural adlı kişi hakkında da "nitelikli dolandırıcılık" suçundan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulması istendi.
Mütalaada, sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verilmesi talep edildi.
- Mahkemede, hapis ve zarar oranında para cezası verdi
Davaya ilişkin kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanıklar Engin Kaya, Ersin Deli ve Halil Beyret'e, mağdur Ahmet Ertuğrul Akyol'a yönelik, "nitelikli dolandırıcılık" suçundan, suçun işleniş şeklini, işlenmesindeki özellikleri, suç kastının yoğunluğunu, suça konu paranın 10 bin dolar ve 320 bin 360 lira olmasını dikkate alarak alt sınırdan uzaklaşıp sekizer yıl hapis ve 800 biner lira adli para cezası verdi.
Suçun en az 3 kişiyle işlendiği gerekçesiyle cezayı yarı oranında artırarak 12'şer yıl hapis ve 1 milyon 440 biner lira adli para cezasına çıkaran heyet, sanıkların parayı soruşturma aşamasında mağdura ödemesini ve etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmasını dikkate alarak cezayı dörder yıl hapis ve 480 biner liraya indirdi.
Heyet, yargılama sürecindeki davranışları ve verilen cezanın geleceklerine olası etkilerini de dikkate alarak cezayı 3 yıl dörder ay hapis ve mağdurların zararının daha fazlasına denk gelen 400 biner lira (günlüğü 20 liradan 20 bin gün) adli paraya çevirdi.
Mahkeme heyeti, mağdur Taha Akyol'a yönelik "nitelikli dolandırıcılık" suçundan da sanıklara, 1 yıl 6 ay 22'şer gün hapis ve 12 bin 500'er lira adli para cezası verdi.
Verilen ceza miktarı ve tutuklulukta geçirdikleri süreyi gözeterek sanıkları tahliye eden heyet, sanıklar hakkında yurt dışına çıkış yasağından oluşan adli kontrol tedbiri uygulanmasını kararlaştırdı.
Sanıklar toplamda 4 yıl 10 ay 22'şer gün hapis ve 412 bin 500'er lira para cezasına çarptırıldı.
Heyet ayrıca, sanık beyanında ismi geçen İbrahim Ural hakkında, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusu yapılmasına karar verdi.
- Şikayetten vazgeçmişlerdi
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, müştekiler gazeteci Taha Akyol ve oğlu Ahmet Ertuğrul Akyol'un telefonla ulaşılarak 16 Eylül 2020'de dolandırıldıkları, 21 Eylül'de sanıklardan temin edilen 10 bin dolar ile 247 bin 360 liranın müşteki Ahmet Ertuğrul Akyol'a teslim edildiği anlatılıyordu.
Sanıklar Halil Beyret ve Ersin Deli'nin avukatlarının 13 Kasım'da savcılığa, müşteki Ahmet Ertuğrul Akyol'un hesabına 73 bin liranın yatırıldığına ilişkin makbuz sureti sundukları aktarılan iddianamede, müşteki Ahmet Ertuğrul Akyol'un avukatı Erdal Kılbaşoğlu'nun da aynı gün sunduğu dilekçeyle zararın karşılanası nedeniyle şikayetten vazgeçtiklerini beyan ettiği dile getiriliyordu.
İddianamede, sanıkların terör örgütü (FETÖ) operasyonu yapıldığını belirtmek ve kendilerine savcı/komiser izlenimi vermek suretiyle müştekilerden para temin ettikleri ve birlikte suç işleme kastıyla hareket ederek "nitelikli dolandırıcılık" suçunu işlediklerine yer verilerek, suçu teşekkül halinde işleyen sanıkların bu suçtan ayrı ayrı 4,5 yıldan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılması isteniyordu.
Suç zararının iadesi ve şikayetten vazgeçilmesi nedeniyle etkin pişmanlık hükümleri uygulanması gerektiği de kaydedilen iddianamede, sanıklar hakkında 1 yıl 6 ay ile 5 yıl arasında değişen hapis istemi doğrultusunda yargılama yapılması talep ediliyordu.
Bu davayla birleştirilen "nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs" suçundan da sanıkların ayrı ayrı 2,5 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep ediliyordu.