Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) yapılanmasına yönelik operasyonda Konya'da gözaltına alınan itirafçı, "mahrem imamlar"ın yönlendirmesiyle hazırlandığı askeri lise sınavları öncesinde, soruların kendisine getirildiğini ve ezberleyene kadar tekrar tekrar çözdürüldüğünü belirtti.
Konya Cumhuriyet Başsavcılığının talimatıyla, FETÖ üyelerince ankesörlü telefonlardan arandıkları iddiasıyla yakalanmasının ardından emniyette etkin pişmanlık hükümleri kapsamında ifade veren H.Y, örgütün TSK yapılanmasında aktif rol alan "mahrem imamlar"ın sınav sorularını askeri lise sınavlarına hazırlanan öğrencilere nasıl verdiğini ve bunun nasıl meşrulaştırıldığını anlattı.
İfadesinin ardından adli kontrol şartıyla serbest bırakılan itirafçı, ortaokul öğrencisiyken Konya'da örgüte ait bir dershaneye gittiğini, liselere giriş sınavlarına hazırlanmaya başlarken kendisine "Hamza" kod adının verildiğini aktararak, "Bize verdikleri kod isimleri ailemize bile söylemememizi tembihlediler." dedi.
"Mahrem imamlar"ın, dershane döneminde kendilerine bilgisayar oyunu, bovling, yüzme, basketbol, halı saha maçı gibi aktiviteler için izin verdiğini söyleyen H.Y, geriye dönüp baktığında bunların örgüte bağlılık için bir "kandırmaca" olduğunu anladığına dikkati çekerek, "Örgüt elebaşı Fetullah Gülen'in vaazlarını izlememiz karşılığında ödül olarak bize bilgisayar oyunu oynatıyorlardı. Biz de sesimizi çıkarmadan videoları izliyor, vaazları dinliyorduk." diye ifade verdi.
- "Bu soruları ve o gün olanları hiç kimse anlatmamamızı istediler"
Askeri okullara girmek için hazırlandığı sınav için "mahrem abiler"in, kendisine verdikleri fotokopi şeklindeki kitapları kimseye göstermemesi konusunda telkinlerde bulunduğunu kaydeden H.Y, askeri lise yazılı sınavından birkaç gün önce yine örgüte ait evde toplandıklarını söyledi.
Daha önce hiç görmediği bir "mahrem imam"ın eve geldiğini belirten itirafçı, ifadesini şöyle sürdürdü:
"Bu şahıs geldiğinde elinde kilitli bir çanta vardı. Bizimle ilgilenen mahrem imam Z.E, deneme çözeceğimizi, bu denemenin çok önemli olduğunu, bize çok faydasının olacağını söyledi. Muhtemelen çözeceğimiz soruları eve gelen lüks giyimli şahıs getirmişti. Bizi ayrı ayrı odalara alarak bu fotokopi halindeki soruları çözdürdüler. Sonra yanlış yaptığımız soruları not alarak ev abisi ve Z.E. tek tek çözüp bize öğretti. Soruları çözdükten sonra bizi tekrar ayrı odalara aldılar, aynı soruları çözdük. Sonra ev abisi ve Z.E. bu soruları tek tek bir kez daha tahtada çözdüler. Bu soruları ve o gün olanları hiç kimseye anlatmamamızı istediler. Bunu bize tehditkar şekilde söylediler."
H.Y, o gün olanları kimseye anlatmadığını ve günü geldiğinde sınava Konya'da girdiğini belirterek, ifadesinde şunları anlattı:
"Sınava girip sorulara bakınca, bu soruların bizim birkaç gün önce çözdüğümüz soruların aynısı ya da benzeri olduğunu anladım. Sınavdan birkaç gün sonra Z.E. isimli mahrem imamla örgüt evinde görüştüğümüzde, gülerek 'Soruları fark ettiniz, değil mi' dedi. Ben de kendisine 'Bu hak mı?' diye sordum. Bu soruma 'Karşı taraf da yapıyor bunu. Bizim yapmamız da normal' dedi. Bana söylediği karşı tarafın kim olduğunu bilmiyorum."
Yazılı sınavda yüksek bir puan alarak mülakatlara hazırlandığını beyan eden H.Y, yine örgüt evine daha önce tanımadığı bir şahsın geldiğini ve hem kendisine hem de askeri liselere yönlendirilen diğer öğrencilere mülakatta neler yapmaları gerektiğini tek tek anlattığını dile getirdi.
İstanbul'da mülakata girdikten sonra Bursa'da bir askeri liseye kayıt hakkı kazandığını fakat farklı sebeplerle burada okumak istemediğini belirten H.Y, "mahrem imamlar"ın ısrarlarına rağmen örgütten ve askeri liseden ayrıldığını ifadesine ekledi.