Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, "Yaklaşık bir asırlık hasretin sonunda Ayasofya'nın yeniden camiye çevrilmesi ve müminlerle buluşması vesilesiyle ülkemizdeki ve dünyadaki tüm Müslümanlarla beraber büyük bir heyecan ve sevinç yaşadık." dedi.
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Ahmet Hamdi Akseki Camisi'nde yaptığı "Geçmişten Geleceğe Muhasebe" konulu sohbette, modern dönemde ulaşım, iletişim ve teknolojinin büyük bir hızla geliştiğini ancak insanın derin bir yalnızlığa mahkum olduğunu belirtti.
Bugün insanlığın devasa krizlerle karşı karşıya kaldığını, savaşların, felaketlerin ve musibetlerin insanın geleceğe dair umudunu iyice zayıflattığını ifade eden Erbaş, Batı merkezli kurulan yeni dünya düzeninde insanın hayatın anlamını ve varoluşun gayesini kaybettiğini söyledi.
Erbaş, bugün insanlığın aklını ve vicdanını kullanıp kendisiyle yüzleşmeye ihtiyacı olduğuna işaret ederek, "Bilhassa İslam dünyası ve Müslümanlar olarak inanıcımızı, medeniyetimizi ve sorumluluklarımızı dikkate alarak derin bir muhasebe yapmaya ihtiyacımız var." diye konuştu.
Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını sürecine değinen Erbaş, şunları kaydetti:
"Devlet ve millet olarak hep beraber salgın hastalıkla mücadeleye devam ediyoruz. İnanıyorum ki Allah'ın izni ve inayetiyle bütün bu zorlukların üstesinden geleceğiz ve en kısa zamanda normal hayatımıza yeniden kavuşacağız. Bize düşen, hayatın zorluklarını doğru yorumlamak ve bu zorlukların üstesinden gelmek için gereken irade ve gayreti göstermektir. Tedbirli olmaktır. Unutmayalım ki tedbir bizden, takdir yüce Allah'tandır."
"Gönül yaraları başkasının yarasına merhem olunduğunda iyileşecek"
Erbaş, küresel bir çevre sorunu olarak havanın, suyun, toprağın kirletilmesi gibi hadiselerin bütün insanlığı ilgilendiren büyük meseleler olduğuna dikkati çekerek, insanın çevreyle ilişkisini başta sorumluluk duygusu olmak üzere emanet, güzel ahlak ve salih amel bağlamında yeniden gözden geçirmesinin göz ardı edilemez bir zorunluluk olduğunu belirtti.
Sağlık görevlisi, arama kurtarma faaliyetleri personeli, güvenlik güçleri, Diyanet İşleri Başkanlığı mensupları, milletin hizmetine koşan sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve tüm güzel yürekli insanların yanında olunması çağrısında bulunan Erbaş, gönül yaralarının başkasının yarasına merhem olunduğunda iyileşeceğini dile getirdi.
"2020'de olumsuzluklar karşısında milletçe kenetlenerek mücadele edildi"
Erbaş, zorlukları ve güzellikleriyle bir yılın geride bırakıldığını, milletin salgın, deprem, sel gibi olaylara hep beraber üzüldüğünü ve bu olumsuzluklar karşısında milletçe kenetlenip mücadele edildiğini belirterek, "Ama bütün bu zorluklar ve olumsuzluklar içerisinde Rabbimizin izni ve inayetiyle, yaklaşık bir asırlık hasretin sonunda Ayasofya'nın yeniden camiye çevrilmesi ve müminlerle buluşması vesilesiyle ülkemizdeki ve dünyadaki tüm Müslümanlarla beraber büyük bir heyecan ve sevinç yaşadık." ifadelerini kullandı.
Yeni bir miladi yılın ilk günlerinin yaşandığını hatırlatan Erbaş, şunları söyledi:
"Öncelikle iyi bir hayat muhasebesi yapalım. Doğru ve güzel davranışlarımızı artırmaya, kötü davranışlardan uzaklaşarak kalbimizdeki manevi kirlerden arınmaya çalışalım. Dargınlık, kırgınlık, kin ve nefreti terk edelim. Sevgiyi, saygıyı, merhameti, dostluk ve kardeşliği hayatımıza hakim kılalım. Çevremize daha duyarlı olalım. Önyargılarımızı bitirelim. Dostluk ve kardeşliğimize mani olan engelleri kaldıralım. Gönüllerimizi birbirimize açalım.
Rabbimizin bizlere ömür nimetiyle ihsan ettiği bu yeni yılı 'merhametle diriliş yılı' yapalım. Dostluk, iyi niyet, muhabbet, yardımlaşma ve paylaşmayla 'kardeşliğin ihyası yılı' yapalım. Hak, adalet, merhamet ve tüm insani değerleri kuşanarak, 'insanlığın umut yılı' yapalım. Daha huzurlu bir hayat, daha güzel bir dünya elbette mümkündür. Ama biz inanırsak, çalışırsak, gayret edersek ve şükredersek gerçek olacaktır."