Anasayfa Güncel Ekonomi Spor Siyaset 3.Sayfa Eğitim Yaşam Dünya Sağlık Teknoloji Bunları Biliyor musunuz?

Doğu Perinçek, "Ermeni Soykırımı Yalanı ve AİHM Kararı'' konferansına katıldı:

27.04.2022 19:41:00
"Türkiye'nin bütün düzlemlerde, platformlarda, her alanda devletlere karşı, yargı önünde şunu demesi lazım; Mahkeme kararı yok, soykırım yok"

İSTANBUL (AA) - Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, sözde Ermeni soykırımı iddialarına ilişkin, "Türkiye'nin bütün düzlemlerde, platformlarda, her alanda devletlere karşı, yargı önünde şunu demesi lazım; Mahkeme kararı yok, soykırım yok." dedi.


Marmara Üniversitesi Atatürkçü Düşünce Kulübünce düzenlenen "Ermeni Soykırımı Yalanı ve AİHM Kararı" konferansında konuşan Perinçek, Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi'nin 1948'de BM Genel Kurulunca kabul edildiğini hatırlattı.


Perinçek, ''1948'e kadar soykırım diye bir suç yok. 1948 öncesiyle ilgili 'İşte 1915'te şöyle oldu' veya başka tarihteki hadiselerle ilgili soykırım kavramı kullanılamaz.'' dedi.


Sözleşmeye göre, bir kavmi, bir milliyeti, bir etnik grubu, bir dinsel toplumu veya bir mezhebi toptan yok etme kastıyla işlenen şiddet eylemlerinin soykırım suçuna girdiğini, öznesinin devletler, şirketler, tüzel kişiler değil bireyler olduğunu kaydeden Perinçek, soykırım suçunda yetkili yargı mercilerinin de suçun işlendiği yerin yerel mahkemesi ile Uluslararası Adalet Divanı olduğunu anlattı.


Perinçek, bunların dışında herhangi bir mahkemenin soykırım suçuna karar veremeyeceğine işaret ederek, şöyle konuştu:


"Buradan hangi sonuca varıyoruz? Herhangi bir devlet başkanı, başbakan, meclis, akademik kuruluş, üniversite, belediye, tüzel kuruluş, şahıs, profesör, bunların hiçbirinin soykırım yargısında bulunmaya, hüküm vermeye ve soykırım tespitinde bulunmaya hakkı yok. Söyleyebilir, o bilgisizlikten dolayıdır. ABD Başkanı Biden'in yaptığı gibi. 24 Nisan'larda maalesef öyle bir alışkanlık edindiler. Bunun hukuki hiçbir değeri yok. Çünkü Biden, bu konuya karar verecek yetkili bir mahkeme değil."


Doğu Perinçek, 1915 olayları sırasındaki eylem ve fiillerle ilgili bir mahkeme kararı olmadığını vurgulayarak, ''Türkiye'nin bütün düzlemlerde, platformlarda, her alanda devletlere karşı, yargı önünde şunu demesi lazım; Mahkeme kararı yok, soykırım yok. Nasıl mahkeme kararı olmadan herhangi bir insana katil diyemezseniz, soykırım hakkında da mütalaada, kararda, hükümde bulunamazsınız.'' dedi.


Herhangi bir mahkemenin, 1915 olaylarına ilişkin ''soykırım suçu işlenmiştir'' diye bir hükmü olmadığını dile getiren Perinçek, bunun son derece önemli ve bağlayıcı olduğunun altını çizdi.


HDP Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan'ın, TBMM'de sözde Ermeni soykırımının tanınmasını içeren kanun teklifi verdiğini anımsatan Perinçek, şunları kaydetti:


''Kabul edilse bile bir değeri yok. TBMM bile soykırım suçunu tanıyamaz çünkü bir yargı makamı değil. Oluşan uluslararası içtihat, hem yargıdaki hem de doktrindeki içtihat tüm ülkeler için bağlayıcıdır. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne taraf olmayan ülkeler açısından bile bağlayıcıdır. Çünkü AİHM bir uluslararası mahkemedir ve onun içtihatları geçerlidir. Nitekim iki yıl önceydi, bu konu BM'ye de geldi. BM Genel Sekreteri dedi ki 'Mahkeme kararı olmadan soykırımdan söz edilemez.' Dolayısıyla bu mevzi kazanılmıştı."


Perinçek, Türk Devleti ve hükümetinin, aydınlar ve hukukçuların kazanılan mevzinin bilinciyle bu mücadeleyi sürdürebileceğini kaydetti.


Doğu Perinçek, sözlerini şöyle tamamladı:


''Bizim herhangi bir yerde karşımıza, herhangi bir merci, makam, şahıs çıkıp da 'Soykırım suçu işlediniz.' dediği zaman AİHM'in üst kararını onun burnuna dayayabiliriz. Diyebiliriz ki 'Siz yetkisizsiniz, böyle bir hükümde bulunamazsınız. Siz yetkili mahkeme değilsiniz. Dolayısıyla şimdi önümüze daha başka görevler koymak durumundayız. O da geçmişte bu konudaki tortuları, çamurları uluslararası alandan temizlemek. Çeşitli ülkelerin aldığı kararlar var. Biz şimdi Türk Devleti olarak, sözde soykırımı tanıma kararı alan bu meclislerle ilgili konuyu AİHM'e götürüp, o devletler katında girişimlerde bulunarak, 'Bu kararları kaldırın' talebinde bulunabiliriz. Bu hukuken de geçerlidir. Onların da itiraz etme şansları bulunmuyor."


DİĞER HABERLER