İSTANBUL (AA) - Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, "Karadeniz'de komşu olduğumuz ülkelerin kendi aralarında gerginlik yaşamasını istemeyiz. Ancak iş birliği ve dayanışma amacı ile komşularımızla masaya oturduğumuzda onların kendi aralarındaki siyasi sorunlarını kapının arkasında bırakır, pozitif katkı vermeye çalışırız." dedi.
Oktay, Grand Cevahir Otel'de düzenlenen 7. Uluslararası Mavi Karadeniz Kongresi'nin açılışında yaptığı konuşmada, Türkali-5 kuyusunda, başlatılan sondaj çalışmalarının ülkenin 10-11 yıllık doğal gaz ihtiyacını karşılayacağını vurgulayarak, bu keşfin yanı sıra Karadeniz'in derin/ultra-derin deniz alanlarında kuyular açılmasına yönelik çalışmaların da sürdüğünü dile getirdi.
Karadeniz doğal gazının, en büyük cari açık kalemi olan enerji harcamalarına katkı vereceğini ve bölgede kalkınmanın itici gücü olmaya devam edeceğini aktaran Oktay, Karadeniz'in çevre sınamalarına karşı korunmasına da önem verdiklerini söyledi.
Oktay, İstanbul'da ev sahipliği yaptıkları Bükreş Sözleşmesi'nin, Karadeniz'in kirliliğe karşı korunmasında önemli bir uluslararası iş birliği çerçevesi teşkil ettiğine işaret ederek,"Bölgede denizcilik, çevrenin korunması, ulaştırma, balıkçılık ve kıyı turizmi faaliyetlerinin çevreyle uyumlu bir şekilde icra edilmesini destekliyoruz. Çevreyi korurken aynı zamanda sürdürülebilir ekonomik büyümeyi hedefleyen ve bu doğrultuda deniz kaynaklarından faydalanan mavi ekonomi çalışmalarını önemsiyoruz. Ülkemizin mega projelerinden birisi olan Kanal İstanbul projesi, Karadeniz'e her açıdan değer katacak hamlelerimizin başında gelmektedir." diye konuştu.
- Karadeniz mavi ekonomide küresel bir cazibe merkezi haline gelecek"
Fuat Oktay, Kanal İstanbul Projesi'nin, Karadeniz'i Marmara Denizi'ne bağlayan alternatif bir su yolu güzergahı yapımını içerdiğini vurgulayarak, şöyle konuştu:
"Proje, Karadeniz havzasında son yıllarda artan ticaret hareketliliği, liman ve gemi sayılarındaki artışa bağlı olarak oluşan İstanbul Boğazı'nın trafik yükünü ve trafiğe bağlı tüm riskleri azaltacaktır. Kanalın Karadeniz çıkışının hemen doğusunda konteyner limanı ve lojistik merkezi, batısında ise rekreasyon ve yenilenebilir enerji alanı bulunacak, bölgeye ayrı bir değer katacaktır. Ayrıca proje kapsamında ortaya çıkacak hafriyatı, Karadeniz'de kıyı dolgusu olarak kullanacak, bu sayede Terkos Gölü'nün sızdırmazlığına katkı sağlamış olacağız. Marmara'da su kalitesini artırıp, müsilajın önüne geçilmesinden, su akış hızında sağlayacağı olumlu etkilere kadar Kanal İstanbul, çevreci bir projedir. Muhalefet, Kanal İstanbul'a sadece Karadeniz'in refahı ve çevre açısından bile bakabilse, bugüne kadar projeyi karalamak için boşa nefes tükettiğini anlardı. Kanal İstanbul ile İstanbul Boğaz'ı nefes alacak, böylece mavi Karadeniz ve tüm Karadeniz ülkeleri kazanacaktır. Bu vesileyle kongreye katılan akademisyenler başta olmak üzere bölge üzerinde çalışan tüm hocalarımızı Kanal İstanbul'un oluşturacağı fırsat ve katkılar üzerinde çalışmaya, karar alıcılara yeni öngörüler sunmaya davet ediyorum. Karadeniz bizlerin ortak çalışmalarıyla mavi ekonomide küresel bir cazibe merkezi haline gelecektir."
- "Karadeniz'de komşu olduğumuz ülkelerin kendi aralarında gerginlik yaşamasını istemeyiz"
Karadeniz'de komşularla ilişkilerin dengeli, şeffaf ve ilkeli şekilde sürdürüldüğünü anlatan Oktay, "İkili ilişkilerimizde 500'üncü yılı geride bıraktığımız Rusya ile Türkakım ve Akkuyu Nükleer gibi önemli işbirliklerine imza atıyor, bölgede fikir ayrılıklarının kazan kazan ilişkimizin önüne geçmesine müsaade etmiyoruz. Dengeli dış politikamızın bir gereği olarak komşumuz Ukrayna'nın egemenliğini ve toprak bütünlüğünü destekliyor, bunu her platformda kararlılıkla dile getiriyoruz. Elbette Karadeniz'de komşu olduğumuz ülkelerin kendi aralarında gerginlik yaşamasını istemeyiz. Ancak iş birliği ve dayanışma amacı ile komşularımızla masaya oturduğumuzda onların kendi aralarındaki siyasi sorunlarını kapının arkasında bırakır, pozitif katkı vermeye çalışırız." dedi.
Oktay, bölgede gerginliklerin tırmanmasına ve kıyıdaş devletlerle birlikte geniş çapta tüm bölgenin güvenliğini ve istikrarını tehdit edecek noktaya erişmesine müsaade edilmemesi gerektiğini belirterek, şöyle konuştu:
"Çok taraflı iş birliklerinin oluşturacağı sinerji ile mevcut sorunların çözüleceğine dair inancımızı da koruyoruz. Ege ve Doğu Akdeniz'de Yunanistan'ın çatışmayı besleyen tavırlarını düşününce Karadeniz'de Yunanistan gibi tutum sergileyen bir komşumuzun bulunmayışı sevindiricidir. Karadeniz'de 1936 Montrö Boğazlar Sözleşmesi ve BLACKSEAFOR ile temin edilen güvenlik ortamının, Ege denizi ve Akdeniz'de de gerçekleşmesi için gayretlerimizi sürdürüyoruz. BLACKSEAFOR anlaşmasına göre; Bulgaristan, Gürcistan, Romanya, Rusya, Türkiye ve Ukrayna'nın kendi aralarında oluşturacakları iş birliği çerçevesinde güvenlik konularında ortak hareket etmelerinin yolu açılmıştır. Karadeniz'de olduğu gibi Doğu Akdeniz'de de kıyıdaş ülkelerle uluslararası hukuka ve hakkaniyet ilkesine uygun anlaşmalar imzalayarak sorunları çözmek istiyoruz. Meseleleri karşılıklı müzakerelerle çözmek, kazan-kazan temelli bir formülle hiçbir aktörü dışlamadan refahı hakça paylaşmak herkesin yararınadır. Mavi diplomasi ve mavi güvenliğin öneminin bilinciyle; tüm deniz yetki alanlarımızda barış, istikrar ve refahın baki olması için üzerimize düşeni yapmaya devam edeceğiz."
- "Mavi Karadeniz için iş birliğinin her zaman destekçisi olacağız"
Oktay, Türkiye'nin, Karadeniz'de, uluslararası ekonominin ve güvenliğin motor gücü, herhangi bir olumsuz durumda ise sigortası olduğunu vurgulayarak, "Terörle mücadelede kararlı tutumumuz ve hakkaniyetten yana duruşumuzla Karadeniz'in istikrar ve refah ile anılmasına katkı sunmaktayız. Kıyıdaş ülkelerle sahip olduğumuz köklü ilişkiler ve stratejik ortaklıklarla mavi Karadeniz için ticaretten enerjiye, ulaştırmadan turizme uzanan işbirliğinin her zaman destekçisi olacağız. Mavi vatanın cennet köşesi mavi Karadeniz'de güvenliğimizi kuvvetlendirmek için, denizciliğin güçlendirilmesi, liman hizmetlerinin kapasitelerinin artırılması, yeni sivil-askeri liman ve üslerin inşası gibi adımları atmayı sürdüreceğiz." dedi.
Fuat Oktay, 7. Uluslararası Mavi Karadeniz Kongresi'nin Karadeniz'de ortaklık ve komşuluk dayanışmasına katkı sağlayacağına inandığını dile getirerek, şunları ifade etti:
"Her birinizi kongre kapsamında yapmış olduğunuz akademik çalışmalardan dolayı tebrik ediyor, Karadeniz'in bir refah denizi olmasına verdiğiniz katkılar için sizlere teşekkür ediyorum. Kongre'nin organizasyonunda emeği geçen Karadeniz Stratejik Araştırmalar Merkezi başta olmak üzere tüm paydaşlara şükranlarımı sunuyorum.
Sekizinci Mavi Karadeniz Kongresi'ni, buradan çıkacak fikirler ve projelerin de hayata geçirilmeye çalışıldığı ve daha güçlü işbirliklerinin hüküm sürdüğü bir Karadeniz'i değerlendirmek üzere gerçekleştirilmesini temenni ediyorum."
(Bitti)